Serdar Ali Çelikler: 3 puan önemli

Beşiktaş ve Trabzonspor'un 2'şer puan kaybettiği, Galatasaray'ın yenildiği hafta ligin en zayıf kadrolu takımı ile evinizde oynuyorsunuz. Kazanıp, geçen haftaki kazadan sonra hasarsız yola devam etmek istiyorsunuz. Maça da golle başlıyorsunuz. Gerçek olamayacak kadar güzel değil mi?

☆

Vitor Pereira, Başakşehir maçındaki bana göre hatalı başlangıç 11'inden vazgeçmişti. Onun 3-4-2-1'li dizilişli oyun formasyonuna göre orta 4'lünün önündeki 3'lü için 6 - 7 alternatif var. Mesut - İrfan - Enner - Pelkas - Rossi - Berisha ve Muhammed. Bu 6'lıdan ancak 4.5'u şampiyonluk kalitesinde. Bu 4.5 kişi Mesut-İrfan-Enner-Pelkas ve buçuk da Rossi. Bu 4.5 oyuncunun 3'ü forma giydiğinde skor üretilebilir. Geçen Başakşehir maçında sadece Pelkas vardı sahada. Bu maçta Enner - Mesut ve Rossi vardı. Rossi asisti yaptı, Ferdi pozisyonuna iyice oturduğunu attığı golle gösterdi. 15. dakikadan itibaren maça denge getiren Giresun, 30-45 arası oyun üstünlüğünü ele aldı. Balde bir altı pastan bir de penaltıdan 2 yüzde yüz golü kaçırdı. Hep söylerim bir teknik adamın bu tip pozisyonlar için kendi kendine "Bu golleri yedik aslında" demesi lazım diye. Olympiakos da Hatay da bu pozisyonları gol yaparlar. F.Bahçe kötü ve ümitsiz bir oyunla ama 1-0 önde olarak içeri girdi. 2. devrede Vitor Hoca, "hücumda top tutamıyorum bari geride sağlam durayım" diye düşünüp oyun merkezini geriye aldı. Savunmayı sağlamlaştırdı. Sarı kartlı Mert Hakan yerine Crespo'yu attı içeri. Pozisyon üretemeyen, rakip yarı alanda top tutamayan F.Bahçe'nin imdadına Giresun stoperi ve kalecisinin ortak hatası yetişti. Mesut skoru 2-0'a getirdi. 85'de Giresun ilk lig golünü Fener'e atınca son 10 dakika stresle bitti. Sivas maçında berabere kalmasına karşın taraftarına umut veren bir oyunu olan F.Bahçe'nin 3 puana rağmen ciddi soru işaretleri doğurduğu bir gerçektir.