Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Serdar Ali Çelikler köşe yazısı: Kulüplere 1 milyar $ versem ne olur? - Futbol Haberleri

        Süper Lig A.Ş kurulacaksa ilk yapılacak şey ‘hırsızlık düzeninin’ önünü kesen önlemleri almaktır. Bu düzende kulüplere değil 600 milyon Dolar 1 milyar Dolar versem ne olur

        Kulüpler Birliği’nin; Süper Lig A.Ş girişimi, ilgi alanıma giren konulardan. Henüz netleşmemiş proje ile ilgili elimizdeki ham bilgiler üzerinden olumlu olumsuz yorum yapmamız doğru olmaz. Ama projenin işleyiş biçimi ve Türkiye’deki futbol gerçeklerine göre desteklerim ve çekincelerimi dile getirmeye çalışıp sorularla bitireceğim yazımı;

        DESTEKLERİM

        ■ Daha ortada TV bile neredeyse yokken Fransa, 1944 yılında bu uygulamaya geçmiş. İngiltere 92’den; Almanya 2000’den beri bu sistemde. Endüstriyel futbol bu sistemi mecbur kılıyor.

        ■ Hacıosmanoğlu ile Aziz Yıldırım’ın ortak olacağı bir sistemde kavganın azalacağı malum. Saha, ışıklandırma, çim kalitesi gibi uygulamaların bir standarda kavuşturulması istendiğinde Süper Lig A.Ş’nin yaptırım gücünün mevcut TFF’den çok olacağı da aşikar. Bunlar bile marka değerini, dolayısıyla geliri artırabilir.

        ■ Süper Lig A.Ş de tıpkı TFF gibi yayın yetki belgesini elinde bulunduracağından havuzu bozma tehditlerinin bir anlamı kalmaz.

        ■ Yayın geliri artabilir ama lig isim hakkı sponsorluk sözleşmeleri bedelleri muhakkak artacaktır.

        ■ Yayın dağılımında ‘paraşüt sistemi’ getirileceğinden küme düşen takımların gelirleri 30 milyon TL’den 2.5 milyon TL’ye bir anda düşmeyecek ve düşen kulüpler birden bire ‘dımdızlak’ kalmayacak. Böylece gerisin geri giden Sakaryaspor-Kocaelispor gibi örnekler çok azalacak.

        ■ TFF’ye verilecek pay düşüleceğinden TFF’nin küçülmesi kaçınılmaz. TFF sadece organizasyona odaklanır. TFF Başkanlığı çok önem verilen; seçilmek için kavga edilmesini gerektirecek bir pozisyon olmaktan çıkar. Siyasi atama ile gelen TFF Başkanlığı biter.

        ÇEKİNCELERİM

        ■ Göksel Gümüşdağ sürekli Premier Lig ve Bundesliga’dan örnek veriyor. Ama bu lig birliklerinde Mali Disiplin’e uymayan; FFP’ye uymayan kulüplere kimse ‘idare ederiz’ demiyor. Misal Bundesliga lig birliği geçen yıl “17 takımımız da UEFA FFP’ye uyumlu. Sadece Wolfsburg değil. UEFA’nın bu kulübümüze vereceği ceza olursa birliğimiz bu konuda karşı durmayacak” açıklaması yaptı. Bizde olabilir mi?

        ■ Açık bir gerçek var; kulüplerimiz vahşice soyuluyor. Gümüşdağ’ın bizzat kendisi yıllar önce verdiği bir röportajda söylediği gibi “Sadece Digitürk’ten gelen para takım yönetmeye de yeter para biriktirmeye de...” ‘Şahsi Sorumluluk’ kuralı başta; kulüpler yasası çıkmazsa soygun büyür; batan kulüp sayısı artar. Süper Lig A.Ş kurulacaksa ilk yapılacak şey ‘hırsızlık düzeninin’ önünü kesen önlemleri almaktır. Böyle bir çalışma görünürde yok.

        ■ TFF taca çıkacağından altyapıtesis gibi yatırımları kimse beklemesin. Şu aşamada Fatih Terim’in üzerinde çalıştığı okul projeleri anında kadük olur. MHK hakem seminerleri; antrenörler seminerleri ya yapılamaz ya da senede 1’e düşer, çünkü TFF bütçe çıkarmaz. Hakem ücretleri azalır. Bu durumda sistem ilk planda kaosa girer. Bunun çözümü için A- Süper Lig A.Ş; MHK’yı da gözlemci temsilcileri de bünyesine katar; B- Almanya’daki gibi Süper Lig A.Ş TFF’ye sadece altyapı yatırımlarına harcansın diye para verir. Ama zaten kulüplerin gözü TFF’nin yayın payında olduğundan bu ihtimali yok sayıyorum.

        ■ Parayı yöneten patrondur. Patronlar her şeyi yönetip her maçta hakemlere sallamaya devam ederlerse sistem hata verir. Bir süre sonra Süper Lig A.Ş’nin MHK’yı da tekeline alması kaçınılmaz olur.

        ■ Kurulacak A.Ş’nin CEO’su Süreyya Ciliv olursa; Burhan Karaçam olursa; Ersin Özince olursa tamam. Ama kerameti kendinden menkul siyasi görüşü, ya da kulüpçülük geçmişi ile gelecek CEO olursa şimdiden geçmiş olsun.

        ■ G.Saray da Fenerbahçe de (2 kez) CEO atadı kulüplerine. Hiçbiri tutmadı. Futbol dinamiği ile şirket yönetim dinamiği örtüşmüyor. Süper Lig A.Ş’de nasıl örtüşecek?

        SORULARIM

        Şimdilik aklımda olanlar bunlar. Ama işin özü başlıktaki soruda; kulüplerimiz gelirleri artsın istiyor. Yarın kulüplere bıraktım 600 milyon Dolar’ı; 1 milyar Dolar versem ne olacak?

        ■ Fenerbahçe yine bir Aykut Kocaman bulup 3 yılda 91 milyon Euro sadece bonservise harcayıp 500 milyon Dolar borçlu hale mi gelecek; yoksa vaziyeti toparlayacak mı?

        ■ Başkanları Ünal Aysal’ın yılda kemiksiz 14 milyon Euro kazanan İbrahimoviç’i alabileceğine inanan sıradan G.Saray taraftarı; 2 yıl sonra gelinen ‘battık’ durumundan Aysal’ı sorumlu tutacak mı tutmayacak mı?

        ■ Feda diye gelinen dönemden 2 kat büyüklükte borç üreten Beşiktaş yönetimi; hala ve hala stat gibi tesis yatırımlarını bitiremeyecek mi yoksa tesislerini yapabilecekler mi?

        ■ Nereden geldiği belli olmayan parayı transferlerde har vurup harman savuran Trabzonspor başkanı mal varlığının 3 katı borç yarattığında taraftarı “yürüyüşüne hastayım başkanım” mı diyecek? “Sen kulübün geleceğini nasıl harcarsın” mı?

        ■ Bir yaz transfer döneminde 3 büyüğe toplam 20 milyon dolara oyuncu satan Denizlispor; Sadece Beşiktaş’a sattığı 2 oyuncudan 15 milyon dolar kazanan Gaziantep; neredeyse her sene büyüklere oyuncu veren Eskişehirspor gibi kulüpler hala ve hala ve hala “paramız yok oyunculara para ödeyemiyoruz” noktasında kalacak mı? Yoksa o camialar “Kardeşim ne yaptın bu paraları” diye soracak mı?

        Ve son bir kez daha ısrarla söylüyorum: Futbol Piyasası Denetleme ve Düzenleme Kurulu (FPDDK) kurulmadan hiçbir sistem doğru işlemez.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ