Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Fenerbahçe - Manchester United maçının yazar yorumları - Futbol Haberleri

        ÖZEL BİRİ DEĞİL ÖZEL BİR TAKIM | SERDAR ALİ ÇELİKLER

        Sezar’ın hakkı Sezar’a, Fenerbahçeli oyuncuların çoğunluğu ellerinden geleni yapıyor, koşturup mücadele ediyorlar ama ligde istedikleri sonuçları sıklıkla alamıyorlardı. Ama gerek Feyenoord gerekse dünkü ManU maçında mücadelenin de emeğin de 3 mislini harcadılar ve harika - muhteşem bir galibiyete imza attılar.

        Daha 70. saniyede Moussa Sow olağanüstü golüyle takımını öne geçirince doğrudan “Savunalım, kontraya çıkalım” planına geçildi. Dolayısıyla Dick Advocaat’ın “A Planı”nın ne olduğunu bilemeyeceğiz. Çünkü 70. saniyeden sonra doğrudan ‘Eğer 1-0 öne geçersek...’ planı devreye girdi. İşte o da Şener ve Hasan Ali’nin de tandemin yanlarına gelip 4 stoperli Lens ve Volkan Şen’in de adeta bek gibi oynadığı ve herkesin savunma görevlerini kusursuz yaptığı anlayışa dönüldü.

        30-43 arası uzun süren bir dönem dışında çok iyi kontra fırsatları da yakalandı ve hemen hepsi pozisyonumsuya dönüştü. Lens-Sow ve Şen’in varlıkları kontraya imkan tanıdı. Feyenord maçından sonra dün de mükemmel oyanayan Lens tam bu tür oyunların biçilmiş kaftanı. Sadece olağanüstü top taşıma yeteneği ile değil enfes frikiği ile de sahanın krallarındandı.

        Lens'in harika frikik golüne çaresiz bakışlar...

        Fener’in “Top onlarda kalsın, biz savunup hızlı çıkalım” mantığı bir ara ManU’ya yüzde 70’lik topla oynama oranı üstünlüğünü sağladı ama işte tam da burada benim savunduğum “topla oynama oranı bir yalandan ibarettir” tezim doğrulandı. Misafirin bir tane bile “Allah korudu” kavilinden pozisyonu oluşmadı. Son 10 dakikada Fener taraftarı ‘oley’ çekiyordu. Bu galibiyet 3 şeyi bir kere daha gösterdi:

        1- Taraftarı harekete geçirecek bir yönetim değişikliği şart. Potansiyel bir kez daha ortaya kondu. 40 bin kişi ile şov yapıldı. İbra manyak edildi. 52 bin olduğunu düşünün bir de.

        2- Ligde kapanan takımlara, ‘top geçer adam geçmez’ hocalara karşı zorlanan F.Bahçe, Avrupa’da oynayan takımlara karşı hep etkili oluyor. Açıkçası hocasının da oyuncuların da Avrupa motivasyonu çok daha üst düzey. Dünkü sonuçla da gruptan çıkma yolunda büyük bir adım attılar.

        3- Yıllarca onu ‘özel biri’ yapan savunma tandanslı sağlam yapılı takım mantalitesi Mourinho’yu artık taşımıyor. Fenerbahçe dün Mou’nun artık o kadar da özel biri olmadığını bir kez daha kanıtladı.

        FENERBAHÇE:

        Belki biraz Alper ile sonradan giren Emenike dışında tüm Fenerbahçeli oyuncular gecenin yıldızıydı. Özellikle Lens-Sow-Josef ve 4 savunmacının tümü ve elbette Topal..

        MANCHESTER UNITED:

        Hocasından oyuncusuna kadar çok kötü bir görüntü sergilediler.

        HOW ARE YOU MANCHESTER? (NASILSIN MANCHESTER?) | ERCAN TANER

        1- Dakika bir Gooooool diye ayağa fırlamak çok güzel bir duygudur...

        2-Tarihte geriye gittim Moussa Sow’un muhteşem golünde... Klaus Fischer ve Hugo Sanchez böyle goller atardı. Sow’un bu golüne esasında ayrı makale yazılır..

        3- Futbol hayata çok benzer... Bütün planları yaparsınız, ama kaderinizin planlarını asla bilemezsiniz... Jose Mourinho’nun Manchester geleceğini çok merak ediyorum...

        4- İlk yarı Volkan Şen ve Lens iki kişilik oynadı... Mehmet Topal çok sakin ve hatasızdı... Pogba’nın sakatlanıp çıkması bence, Fenerbahçe için avantaj gibi gözükse de, İbrahimoviç’in adı, 10 dakikalık United baskısına yol açtı...

        KADER ANI: ERKEN TOKAT! DAKİKA 2: Kadıköy’de ‘Sow’ erken başladı... İngilizler neye uğradığını şaşırdı... Muhteşem röveşatayla birlikte özgüven arttı, zafer geldi.

        5-ManU savunmasında Darmian, Blind, Shaw, esas yerleri kanat savunma olan oyuncular... Bir tek, formsuz Rojo, orjinal stopper... Orta alan kurgusu Manchester United’in zayıf karnı... Bu diziliş Advocaat için bulunmaz bir hazine gibiydi ve rakibin bu eksiklerini iyi kullandı.

        6- 58. dakikada zaman durdu, Lens vurdu... De Gea gözleriyle takip etti... United, hakemi her pozisyonda baskıya almaktan, atak yapmayı unutmuştu. Artık Türk futbol tarihine yeni bir zafer yazılıyordu, buna emindim...

        Bazı maçlar vardır, teknik analiz, topa sahip olma, maçın rakamları, hemen çöpe atılır, formalar konuşur... Sarı-lacivert çubuklu forma her şeyi bir kenara bıraktı, tarih yazdı..

        7- Son 15 dakika öyle anlar öyle pozisyonlar oldu ki, Fenerbahçe 400 milyon Sterlin transfer harcaması yapan United’ı, Premier ligin zavallı takımlarından biri haline getirdi... Ama Rooney her zaman tehlikelidir, savunma onu unuttu... Ben ise, Emenike’nin dün geceki beceriksizliğini unutmayacağım..

        8-Teşekkürler Fenerbahçe...

        SARI-LACİVERT GECE | FAİK ÇETİNER

        Advocaat, F.Bahçe’yi Van Persie’yi yanına oturtarak sahaya sürmüştü. Tribünler bunu tartışırken Sow’un jeneriklik röveşata golü gelince Kadıköy’de oyunun havası da, gidişatı da bir değişiverdi.

        Bu golden sonra oyun ilk yarı boyunca ilk yarı boyunca beklediğimiz gibi gitti. F.Bahçe geriye yaslandı, Manchester United da oyunu tamamen rakip alana yığdı. İlk 45 dakikada çok iyi alan savunması yapan, kademe hatası yapmayan F.Bahçe rakibine pozisyon da vermedi. Volkan Şen ve Lens ofansif futboldan çok, iki kanatta defansif oyuna katkı sağladılar.

        Rakibin oyunu riske ederek yüklendiği dakikalarda ani ataklar geliştiren F.Bahçe ikinici golü bulsa maç da bu yarıda noktalanacaktı. Pogba’nın sakatlanıp yerini İbrahimovic’e bırakması da sahadakileri iyice gerdi. Çünkü İsveçli, her kaybettiği toptan sonra hıncını ya Kjaer ya da Skrtel’den almaya çalıştı.

        İkinci bölümde de Manchester yine rakip alana yığdı. F.Bahçe de ani ataklar peşindeydi. Nitekim Mehmet Topal’ın rakip alana taşıdığı faulle durdurulduğu pozisyon maçın da kırılma anıydı. Serbest vuruşta sahanın en iyilerinden Lens, topu ağlara yollayınca işin rengi de belli oldu. Bu golden sonra F.Bahçe’de artık kendi alanından çıkıp oyunu rakip sahaya taşımaya başladı. Volkan Şen’in yerine oyuna giren Emenike kaleciyle karşı karşıya kaldığında golü yapsa ikili averaj da F.Bahçe lehine olacaktı.

        Dün gece F.Bahçe’de kötü oynayan, mücadele etmeyen bir oyuncu yoktu. (Emenike hariç!) Bu müthiş mücadelenin hakkı da galibiyet olmalıydı, oldu da. Mourinho’su, Pogba’sı, İbrahimovic’i ile Manchester United’ı ezerek devirmek her takımın harcı değildi. Aslında Kadıköy dolunca işler de kolaylaşıyor. Dün gece futboluyla, golleriyle, tribünleriyle muhteşem bir gece yaşadık. Bize Sarı-Lacivert bu geceyi yaşatanlara da şapka çıkaralım.

        İNCE HESAPLAR

        Grupta artık matematik hesapları ön planda. Feyenoord, F.Bahçe ve Manchester arasından iki takım diskalifiye olacak. Feyenoord ve ManU’yu Kadıköy’de deviren F.Bahçe bu gruptan çıkmalı. Çıkmazsa yazık olur.

        SEVİMSİZ İBRAHİMOVİC

        Şüphesiz önemli bir yıldız. Ancak dün gece gördük ki artık futboluyla değil, agresifliği ve antipatikliğiyle öne çıkıyor. Yıldız oyuncuların futbolu geriledikçe anlaşılan sevimsizlikleri de artıyor. Tıpkı İbrahimovic gibi.

         Image Title 1  Image Title 2
        Description

        ŞIMARIK İBRA'YA KART ÇIKMADI | BÜLENT YAVUZ

        Maçtan önce hakemin UEFA tarafından değiştirilmesi kafalarda soru işareti yaratmıştı. Ama Milorad Mazic, boş bir hakem olmadığını gösterdi. Öncelikle art niyetlilere söylüyorum; Mazic, bir iki hatasına rağmen çok iyi bir maç yönetti. F.Bahçe aleyhine hiç hata yapmadı. Lens’in ceza alanı dışında düşürülmesinde penaltı beklentisi yersizdi. Müdahale ceza alanı dışındaydı. Oyunun başında ManU’lu iki oyuncuya gösterdiği sarı kartlarla otoriter kimliğini ortaya koydu. Ancak İbrahimovic’in şımarık davranışları Mazic’e biraz dokundu. Kjaer’in boynunu sıktı. Sonra hakem eliyle İbra’yı sakinleştirmeye çalışırken, İsveçli, elini çok sert şekilde iteleyerek hakemi aciz duruma soktu. Tek hatası buydu. Şımarık İbra’ya sarı kartını, hatta eline vurduğu için kırmızı kartını gösterebilirdi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ