Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Tümosan Konyaspor Beşiktaş - Konyaspor maçının yazar yorumları - Tümosan Konyaspor Haberleri

        BEŞİKTAŞ'IN MESAJI | ALİ GÜLTİKEN

        Şenol Hoca’nın oyun felsefesinde her zaman öne doğru oynamak var. Amaç dikine, en kısa sürede rakip kaleyle buluşmak... Sezonun ilk bölümünde takım kadrosunda değişim yaşanırken de bu düşüncesinden hiç vazgeçmedi. Fakat arada yaşanan sakatlıklar, takımın bu yöndeki işleyişini biraz yavaşlattı. Özellikle Oğuzhan, Talisca ve Caner’in takım rekabetinden dönem dönem uzaklaşmaları takımın hücum ritmini etkiledi.

        REKLAM

        Sezonun ikinci yarısıyla beraber iyileşen Talisca, oyun ritmini yakalayan Oğuzhan ve Babel’in katılımıyla Beşiktaş, Şenol Hoca’nın düşündüğü kimliğe yeniden büründü. Özellikle Beşiktaş’ın oyun aklı orta alanın işlerlik kazanması dün izlediğimiz Beşiktaş’ı ortaya çıkardı. Oğuzhan, Atiba’nın yanında oynadığı zaman çok daha verimli oluyor. Özellikle öndeki Talisca, Babel ve Quaresma gibi usta ayakları yönlendiren ve onları çok daha verimli hale getiren bir şekle bürünüyor. Hem kendi oynarken keyif alıyor hem de öndeki oyuncuları parlatıyor.

        Talisca, Babel ve Quaresma... Hangisi topla buluşursa buluşsun taraftar ayağa kalkıyor. Boşuna değil, nedeni var... Çünkü bu oyuncular yaratıcı oyuncular. Hem oyun kurabiliyorlar hem kendileri gole gidebiliyorlar. Ayrıca üçünün de etkili gol-asist yapabilme özellikleri var. Dün akşam üçü de işbaşındaydı. Onlar işbaşında olunca golcüler kimliklerine bürünüyorlar.

        Golcülerin nefes aldığı yerler ceza alanı içi. Cenk, dün akşam yine çok güzel şeyler söyledi: “Ceza sahası içerisinde beni topla buluşturun, santrada gol sevincinde buluşalım.” Dün akşam bunu bir kez değil, birkaç kez söyledi. Beşiktaş’ta sezonun ilk yarısında santrfor konusu çok konuşuldu. Sorunun bu bölgede olduğu düşünüldü. Ama tartışmanın odağı yanlıştı. Çünkü Beşiktaş orta alan ve kanat problemini çözdüğünde gördük ki santrfor bölgesinde bir sıkıntısı yok. Oğuzhan’ın, Babel’in, Quaresma’nın, Talisca’nın olduğu yerde, arkadan Gökhan Gönül’ün katkı yaptığı bir takımda Beşiktaş Cenk’le birlikte pozisyon ve gol sıkıntısı yaşamaz. Attığı 3 golle beraber hak ettiği takdir ve alkışın da dün akşam Cenk’e verilmesi galibiyet kadar sevindirici oldu.

        REKLAM

        Şampiyonluk yarışında yürüyüş şekliniz çok önemlidir. Kazanırken birçok şey söylersiniz. Beşiktaş teknik heyetiyle, sahada ve kulübede olan oyuncuları ile bu ligin en iyi takımı mesajını çok açık bir şekilde veriyor. Tereddüte yer bırakmıyor. Oyun disiplini, coşkusu, takım bütünlüğü, felsefesi ve kazanma arzusu, herkesin anlayabileceği dilde dün akşam sahadaydı.

        BİRLİKTELİK

        Takımın sahadaki coşkusuyla, taraftarın tribündeki coşkusu ve omuz omuza görüntüsü çok güzel bir bütünleşmeydi. Bu da sonuç kadar değerliydi.

        KUSURSUZ FIRTINA... ERCAN TANER

        1- Beşiktaş’ın rakipleri için, Vodafone Arena stresi gerçeği, artık kesinlikle ortaya çıktı...

        2- Beşiktaş taraftarı, ‘pazartesi sendromu’ denilen sıkıntıyı, hem de buz gibi havada, takmamıştı bile...

        3- Arena, ilk 15 dakika, rakipler için, gerilim filmlerinde sizi terleten sahneler vardır ya, aynen öyle oldu...

        4- Bayern Münih’in, kendi evinde oynadığı çoğu maçta, rakibi sarsan, yakasına yapışıp, köşeye sıkıştıran futbolunu, 15 dakikada Beşiktaş oynadı...

        5 Rıfat Ilgaz’ın Hababam Sınıfı’ndaki Mahmut Hoca’nın, günümüzdeki uyarlaması olan Şenol Güneş’in oynattığı futboldan, sahadaki öğrencileri büyük zevk alıyor, bu belli...

        REKLAM

        6- Ama, Beşiktaş bazen oyunda duruyor... Bu meseleyi Mahmut Hoca’nın, pardon, Şenol Güneş’in çözmesi lazım!

        7- Babel transfer edildiğinde, bükülen dudakları hatırladım... Ama şunu biliyordum, uluslararası tecrübesi büyük olan Babel, kanatta rahat oynar... Santrfor mevkisinde görev versen, çok faydalı olur...

        8- Beşiktaş’ın attığı gollerde iki isim aklıma geldi.. Usta işi gollerdi; çünkü hemen yazayım; Oğuzhan: İniesta gibi sakin, bıraktı... Çok şık bir dokunuş... Cenk Tosun: Dönerek vurduğu şut, tam bir Romario golüydü...

        9- Q7, son Avrupa şampiyonu Portekiz’in oyuncusu olarak sahne aldığında, onu durdurabilecek savunma göremiyorum... Tosic, hırslı, çabuk ama, maalesef saatli bomba...

        10-Şu anda ligimizde, Talisca tarzında başka oyuncu yok... Bizim ligin çok üstünde... Onun için, bonservis fiyatı 23 milyon Euro...

        REKLAM

        11- Aykut Kocaman’ın takımı Atiker Konyaspor, oyunu hiç çirkinleştirmedi... Dün akşam İstanbul’da fırtına vardı ve Aykut Kocaman buna bir şey yapamazdı...

        İKİNCİ GOLDEN ÖNCE FAUL VAR | BÜLENT YAVUZ

        Müsabakada hakemi zorlayacak pozisyon çoktu. Bunların büyük bir bölümünde doğru kararlar veren hakem Özgür Yankaya iki kritik kararıyla da spor medyasını ikiye böldü. Öncelikle ikinci gol öncesinde yani 28’de Cenk Tosun orta sahaya yakın bir bölümde Bajic’in sağ ayak topuğuna net bir şekilde basıyor. Oradan dönen top Oğuzhan’la buluşup gol olunca Konyalılar haklı şekilde hakeme itiraz ettiler ama netice değişmedi. 45+1’de Skubic’in ceza alanına gönderdiği top Tosic’in sol dizinden sol eline geliyor görüntüsü verince Konyalılar penaltı bekledi. Bu pozisyon için ‘penaltı’ diyen de var, ‘dizine değdi’ diyenler de var. Defalarca izlenmesine rağmen işin içinden çıkılamıyor. Ama bence top Tosic’in eline değil, dizine değiyor. Haliyle hakemin verdiği ‘devam’ kararına katılıyorum. Penaltı diyenlere de çok da fazla bir sözüm olmaz.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ