Tümörü yok eden "atom" etkisi: Proton terapi
Radyasyon Onkolojisi alanında dünyanın en başarılı isimleri arasında sayılan Avusturya MedAustron İyon Terapi Merkezi Genel Direktörü Prof. Dr. Eugen Hug, yüksek enerjili proton parçacıklarıyla sağlıklı dokulara neredeyse hiç dokunmadan, direkt tümörü yok eden "proton terapi"nin, tıbbın çaresiz kaldığı en zor bölgedeki tümörlerde dahi hayat kurtardığını ve özellikle çocuk hastalarda çok başarılı sonuçlar verdiğini söyledi. Prof. Dr. Gökhan Özyiğit ise Türkiye'de de bir an önce bir proton terapi merkezi kurulması gerektiğini kaydederek "Örneğin melanoma dediğimiz cilt tümörlerinde hem tümörün kendisi, hem de yayıldığı yerleri ışınlayarak biyolojik ajanları da tedaviye eklediğimizde, hastada tam iyileşmeye ulaşabiliyoruz. 10 yıl önce bunu hayal bile edemezdik" dedi
ABONE OLTürk Radyasyon Onkolojisi Derneği (TROD) tarafından gerçekleştirilen 15'inci Ulusal Radyasyon Onkolojisi Kongresi'ne katılmak üzere Antalya'ya gelen dünyaca ünlü Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Eugen Hug, kanser tedavisinde radyasyon yan etkisini neredeyse sıfırlayan yöntem proton terapi hakkında açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Hug, klasik radyoterapi ile ulaşılamayan en zor bölgelerdeki tümörlerde proton terapi sayesinde hastayı ağır yan etkilere de maruz bırakmadan tedavi edebildiklerini kaydederek önemli bilgiler verdi. Atom çekirdeğinin parçalarından olan "protonun", tıbbın kullanımına da girmesiyle bazı hasta gruplarında klasik radyoterapinin pek çok dezavantajını ortadan kaldırdığına işaret eden Prof. Dr. Hug, proton terapinin en büyük avantajının, sadece tümörü hedefleyerek çevre dokulara zarar vermeden yüksek enerjili ışın terapisi verme şansını tanıdığını kaydetti.
Prof. Dr. Hug, "Klasik radyasyon tedavilerinde, tümöre giderken o bölgedeki sağlıklı dokular da oldukça ciddi radyasyon dozlarına maruz kalıyor. Halbuki proton tedavisinde radyasyon dozunu doğrudan tümörün içine gömebiliyoruz. Işının giriş yolundaki sağlıklı dokuları koruyabiliyoruz. Asıl önemli olan, çıkış dozunun neredeyse sıfır olması. Bu özellikleriyle klasik radyoterapiden ayrılıyor" dedi.