Üç çocuğu kanlar içinde bulan tanık astsubayın ağlatan ifadesi yürekleri dağladı
Trabzon'da 5, 8 ve 11 yaşlarındaki üç çocuğunu öldüren müezzin Emre Göktaş'ı olay yerinde yakalayıp, gözaltına gönderen astsubay Y.A.'nın tanık olarak verdiği ifade yürekleri dağladı: Manzara karşısında durakladım ve daha sonra çocukların boyunlarına ve nabızlarına bakarak hayatta olup olmadıklarını kontrol ettim. Bir yandan ağlıyor bir yandan da nabızlarına bakıyordum. Vücutları sıcaktı. Küçük kız çocuğu terlemişti. Çocukların yaşayabileceğini umut ederek, ambulans çağırdım. Zavallı çocukların baş ve yüz bölgesinden vurulduklarını gördüm...
Çocukların cansız bedenleri karşısında gözyaşlarına boğulduğunu anlatan astsubay, olay yerinde toplaşan öfkeli kalabalığın içinden katil babayı nasıl kaçırdığı anlattı. Tanık assubay arada çocukların annesi boşanma davası açarak hiçbir talebinin olmadığını ve kısa sürede boşanmak istediği söyledi.
ÇOCUKLARI ÖLDÜRDÜKTEN SONRA JANDARMAYI ARAMIŞ
Enis Yıldırım'ın haberine göre Trabzon'un Of ilçesine Uluağaç köyünde silahla 3 çocuğunu öldüren müezzin babayla telefonda konuşan astsubay Y.A. olay günü yaşadıklarını anlattı. Görevdeyken nöbetçi astsubaydan mesaj aldığını belirten Y.A. “Emre Göktaş çağrı merkezini arayarak, ‘Vuruldum öldüm gelin beni alın’ demiş. Bu haberden sonra söz konusu şahsı ardım. ‘Adam vurdum beni öldürecekler. Gelin beni alın’ diye konuşarak iki kişiyi vurduğunu anlattı. Ben gelene kadar saklanmasını belirterek olay yerine ulaştım. Orada ellerini havaya kaldıran Emre Göktaş, 'Ben çocuklarımsız yapamam Allah’ım ben ne yaptım' diye feryat ediyordu. Kendisine kelepçe takarak gözaltı yaptım. Belindeki silahı teslim alarak kimi vurduğunu sordum.
SAĞLIKÇILAR GÖRDÜKLERİ MANZARA KARŞISINDA ŞOKA GİRDİ
Daha sonra yolu takip ettim. Üç çocuğun kanlar içerisinde yerde yattığını gördüm. Manzara karşısında durakladım ve daha sonra çocukların boyunlarına ve nabızlarına bakarak hayatta olup olmadıklarını kontrol ettim. Bir yandan ağlıyor bir yandan da nabızlarına bakıyordum. Vücutları sıcaktı. Küçük kız çocuğu terlemişti. Çocukların yaşayabileceğini umut ederek, ambulans çağırdım. Zavallı çocukların baş ve yüz bölgesinden vurulduklarını gördüm. Bir süre araca yaslandım. Sonra uzman çavuşu çağırarak aracı olay yerinden uzağa gönderdim, etraftakiler cinayeti onun işlediğinden habersizdi. Uzman çavuşa geldiğim araçla olay yerinden gitmesini söyledim. Tekrar çocukların yanına gittim, bir yandan ağlayıp bir yandan tekrar nabızlarını kontrol ettim. Ambulansla olay yerine gelen sağlık personeli gördükleri manzara karşısında şoka girdi.
"ÇOCUKLARIN GÖZLERİNİ KAPAYIP TABUTA KOYDUM!
Tanık astsubay sözlerini şöyle tamamladı:
Bir sağlıkçı çocukların hayatını kaybettiğini söyledi. Gözyaşlarımı tutamayarak tekrar kontrol etmesini istedim. Çocukların gözlerini kapattım, ikisini aynı tabuta koydum.
Tutuklanan katil baba olaydan sonraki açıklamasında, “Çocuklarım benden çok soğumuştu. Kendimi kaybettim. Hiçbir şeyi hatırlamıyorum” demişti. Öte yandan çocukların annesi, boşanma davası açarak hiçbir talebinin olmadığını ve kısa sürede boşanmak istediği açıkladı. Sibel Göktaş'ın avukatı Burak Özdemir aile mahkemesi verdiği dilekçede çocuklarını öldüren babanın baskıcı olduğunu ve müvekkilin fikrini bile söylemesine izin vermediği ileri sürdü.
Fotoğraf: Üç çocuğunu katleden cani baba Emre Göktaş...
KATİL BABA İKİ KEZ SAÇ EKTİRİP, KUMA İSTEDİĞİNİ SÖYLEMİŞ
Çocuklarını katleden babanın iki kez saç ektirdiğini, burun estetiği yaptırdığını ileri süren avukat Özdemir, davalının kendisine lüks harcamalar yaparken çocuklarıyla hiç ilgilenmediği iddia etti. Davalının kuma getirme girişiminde olduğunu da iddialarına ekleyen avukat Burak Özdemir mahkemeye sunduğu dilekçesinde, "Sen erkek doğuramayacaksın. Ben genç bir kadın ile evleneyim. Onu nikahlarım sana da ev işlerinde yardım eder. Kardeş kardeş geçinirsiniz. Dinimiz 4 kadını kabul ediyor" dediğini belirtti.
