Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Değer miydi Yılmaz!

        Superpoligon editörü hafta sonunda çocuğu ve yeğeni ile 'Çok Filim Hareketler Bunlar'ı izledi, ardından şu satırları kaleme aldı:

        Değer miydi Yılmaz! Yılmaz Erdoğan kendisini nasıl bitirdi? Bir daha da o mutfağa girmem! ...

        Bu ülkede kaliteli iş yapan birini bulmak hakikaten çok zor. 'Kaliteli' dediğin kişiye ya da kişilere inanmak da dün itibari ile sona ermiştir benim için.

        Çok katı geldi değil mi giriş. Ne yapalım, yazdıranlar utansın.

        Her Pazar günü beğeni ile takip ettiğim, kafamı dağıtmama yardımcı olan Yılmaz Erdoğan kaptanlığındaki 'Çok Güzel Hareketler Bunlar' ekibi bir de sinema filmi yaptı biliyorsunuz, adı: 'Çok Filim Hareketler Bunlar'...

        Hani bazı tv kanallarında filmden sonra seyirciye mikrofon uzatılan, 'Harika', 'Müthiş' denilen sinema filmi...

        Bunun adına ne denir biliyor musunuz: Dolandırıcılığın ilk adımı...

        Sen nüfuzunu kullanıp çeşitli kanallarda yaptırdığın filmi yere göğe sığdırtamayacaksın önce. Bir de Beyaz gibi star bir arkadaşın var ise şayet işlem tamamdır. Tüm ekibi çıkartacaksın canlı yayında milyonların önüne. Ekip iki şov attıracak, Beyaz da onlara çanak tutacak, 'muhteşem' nidalarına devam edecek film için.

        Gerisi mi? Gelsin paralar. Anlayacağınız organize işler ...

        Beğeni görecelidir elbet, film kötü de olabilir. Salonda bir Allah'ın kulu gülmemiş de olabilir. Film çıkışında verdiğiniz paradan çok giden iki saatinize de yanabilirsiniz. Amma velakin toplu olarak yapılan ve tamamen yanıltma odaklı 'pr' çalışmasının manası nedir! Yıllardır ekmeğini yediğiniz bu halkı kandırmak, cebi biraz daha doldurmak için bu elbirliği, bu omuz da neyin nesi.

        Peki; bugün sana inandım, yarın bir daha nasıl inanacağım?

        Buraya kadar 'Çok Filim Hareketler Bunlar'ı beğenmediğimi hatta bugüne kadar çekilen en kötü Türk filmleri sıralamasına girmeye aday olduğunu anlamışsınızdır sanırım.

        Yılmaz Erdoğan'ın şahsına bir çift laf daha etmem lazım.

        O kadar güvenmiştim ki sana. Bir duruşun, fikri vardı. Haktan, hukuktan, adaletten dem vururdun sürekli. İnandırıcı gelmiştin. Ama artık ciddi manada soru işaretleri taşıyorum kafamda,

        Televizyonda iş yapan bir programı sırf para uğruna sinemaya taşıdın. Yaptığının kötü olduğunu bilmiyor olman mümkün değil. Buna rağmen TV reytingin sayesinde üç kuruş daha fazla kazanmak istedin. Sonuç ortada. TV'de ekrana getirdiklerinle kolaj yapsan ve bunu açık açık söylesen inan amatör ruhu ile çalışan o çocuklara destek sonsuz olurdu.

        Ama paranın yüzü sıcak tabi...

        İşte bendeki sıcaklığı da bu yüzden kaybettin.

        Üzgünüm ama bi daha da o mutfağa girmem, beslenmem!

        Süperpoligon

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ