21. Yüzyıl'ın en iyi 9 filmi
British Film Institute ile İngiliz sinema dergisi Sight and Sound tarafından düzenlenen ve 1952'den bu yana her 10 yılda bir güncellenen 'Tüm Zamanların En İyi 100 Filmi' listesinin 2022 edisyonu geçtiğimiz haftalarda açıklandı. Eleştirmenler, akademisyenler, programcılar, arşivciler ve küratörlerin oylarıyla belirlenen listenin birinci sırasına Chantal Akerman'ın 'Jeanne Dielman, 23 Quai du Commerce, 1080 Bruxelles' adlı filmi yerleşti. Böylelikle listenin tarihinde ilk kez bir kadın yönetmenin filmi zirveye çıktı. Peki, 1639 kişinin oy kullandığı bu geniş kapsamlı ve saygın soruşturmada ilk 100'e 21. Yüzyıl'dan hangi filmler girdi? Habertürk film eleştirmeni Mehmet Açar'ın yazısı.
3. ALEV ALMIŞ BİR GENÇ KIZIN PORTRESİ
(Portrait de la jeune fille en feu)
Listeye 30’ncu sıradan giren film, 18. Yüzyıl’da Fransa’da geçiyor. Marianne (Noémie Merlant), bir ressam... Sistemin kadınların karşısına çıkardığı blokların arasındaki çatlaklardan sızmayı başarmış, görece ekonomik özgürlüğünü kazanmış biri... Héloise (Adèle Haenel) ise erkek egemen toplumun kadınlar için daralttığı yaşam alanlarında sıkışıp kalmış bir genç kız... Özgürlük özlemine dair bir aşk filmi seyrediyoruz. Tüm kadın karakterler düşünüldüğünde, alt metinlerde dönemin erkek egemen toplumunun manzarası çıkıyor ortaya. Feminist bir film olduğu da söylenebilir. Kadın dayanışmasına yapılan vurguyu da unutmamak gerek. Belki çok iddialı bir öyküsü ya da konusu yok. Yasak âşk hikâyesini, sinemada ilk kez görmüyoruz. Ama öylesine iyi geliştirilmiş bir senaryo ve çarpıcı bir sinema duygusu var ki, hikâyeyi sanki ilk kez anlatılıyormuş gibi seyrediyoruz. Céline Sciamma, böylesi güçlü bir sinemaya nasıl ulaşıyor derseniz, öncelikle sadelik geliyor aklıma ve sinemanın resim sanatıyla kardeşliğini hiç aklından çıkarmayan kadrajları... Filmin içinde gördüğümüz resimler ne kadar anlamlıysa filmin içinden gelen müzikler de o kadar anlamlı...
2. MULHOLLAND ÇIKMAZI (2001)
(Mulholland Drive)
David Lynch’in bulmacayı andıran yapısıyla dikkat çeken filmi, listede 8’nci sırada yer alıyor. Naomi Watts’ın canlandırdığı Betty, hayallerini gerçekleştirmek üzere Hollywood’a gelmiş genç, heyecanlı ve yetenekli bir oyuncu adayıdır… Teyzesinin evinde tanıştığı Rita (Laura Harring) ise geçirdiği kaza sonrası hafızasını kaybetmiş esrarengiz bir kadındır. Katıldığı deneme çekiminde başarılı performans sergileyen Betty, gerçekte kim olduğunu bulmaya çalışan Rita’ya yardım etmeye karar verir. Rita ile Betty’in gizemli serüvenlerini izlerken mafyanın işinden ettiği kibirli genç yönetmen ve aptal kiralık katil gibi başka karakterlerle tanışırız. Film ilerledikçe, Hollywood’un karanlık yüzü ve sürprizlerle dolu katı gerçeklerinin, gençlik hayallerinin masumiyetini yok ettiğini görürüz. Hollywood’da yıkılan masum hayaller üzerine çekilmiş en etkileyici ve güzel filmlerden biri…
1. AŞK ZAMANI (2000)
(Fa yeung nin wah - In the Mood for Love)
1960’ların başlarında Hong Kong’ta aynı binada oturan bir kadın (Maggie Cheung) ve erkek (Yony Leung) eşlerinin ilişkiye girmesiyle yalnız kalır ve zaman içinde duygusal olarak birbirlerine yakınlaşırlar. Hong Konglu usta yönetmen Wong Kar Wai’nin filmi, dünya prömiyerini yaptığı Cannes Film Festivali’ndeki ilk gösteriminden itibaren özellikle eleştirmenler ve sinefiller arasında bir başyapıt olarak kabul edildi. Anlatım tekniği, stili, müzikleri, kadrajları, renk paleti ve kostümleriyle öne çıkan ‘Aşk Zamanı’, içerdiği melankoli duygusuyla da hafızalardan silinmeyen bir film. 2012’de Sight & Sound soruşturmasında en iyi 24’ncü film olarak yer almıştı. 10 yıl sonra 19 basamak yükselerek 5’nci sıraya geldi. Soruşturmaya göre 1975’den bu yana çekilen en iyi film olma özelliğini de taşıyor.