AB'nin 52 Tuz Gölü Depolama Tesisi veya 4 TürkAkım hattına ihtiyacı var
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Avrupa'nın gaz tedariğinde güvenli rota olarak Türkiye'yi işaret etti. Putin'in önerisinin gerçekleşmesi önemli bir enerji altyapısı hamlesini gerektiriyor. Yıllık gaz tüketimi 396.6 milyar metreküp olan AB'nin toplam 114 milyar metreküp gaz depolama kapasitesi bulunuyor. Tüm depolarını doldursa bile stoklarındaki gaz 105 gün yetiyor. Senelik ihtiyacının tamamını depolamak isterse tamamlandığında 5.4 milyar metreküplük kapasitesiyle Avrupa'nın en büyük yeraltı depolama tesisi olacak Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Tesisi'nden 52 adet inşa etmesi gerekiyor. Bu da tahmini 231 milyar Euro'luk bir yatırım gerektiriyor. Eğer Rusya'dan AB'ye giden gazın tamamı 'güvenli rota' Türkiye'den geçirilmek istenirse de 'tarihi' olarak nitelenebilecek bir boru hattı veya hatları projesi ortaya çıkar. 31.5 milyar metreküp yıllık kapasitesi olan TürkAkım hattından Türkiye yıllık ortalama 9 milyar metreküp gaz tedarik ediyor. Eğer Kuzey Akım gibi boru hatları faaliyete geçmez, Türkiye kendi payını hiç artırmadan bu hattan gelen gazı Avrupa'ya aktarsa bile, Avrupa için 136 milyar metreküplük bir gaz açığı oluyor. Bu 136 milyar metreküpün taşınması için 4 adet daha TürkAkım inşa edilmesi gerekiyor. Bu da 44 milyar Euro yatırım anlamına geliyor
Avrupa'da enerji krizi devam ederken dün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yaptığı bir açıklama gündeme damga vurdu. Moskova'da düzenlenen Rus Enerji Haftası kapsamında küresel enerji piyasalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Putin "Baltık Denizi'nde Kuzey Akım hatlarında kaybedilen hacimleri Karadeniz'e yönlendirebiliriz. Böylece, Avrupa'ya yönelik yakıt ve doğalgaz kaynaklarımız için ana rotayı Türkiye üzerinden sağlayarak, Türkiye'de büyük bir doğalgaz merkezi kurulabilir" dedi.
'TEKNİK OLARAK MÜMKÜN'
Bu açıklamanın üzerine Enerji Bakanı Fatih Dönmez de söz konusu teklifi değerlendirmek için erken olduğunu dile getirerek "Türkiye, bu ve buna benzer birçok uluslararası projeyi zamanında tamamlamıştır. Teknik olarak mümkün. Bu tarz uluslararası projelerde teknik, ticari ve hukuki açıdan değerlendirme ve fizibilite çalışması yapılması lazım" ifadelerini kullandı.
Bakan Dönmez'in de işaret ettiği gibi Türkiye doğalgaz depolama ve iletim konusunda gerekli teknik tecrübeye sahip olduğunu çeşitli projelerde pek çok kez kanıtladı. Şu anda Türkiye'nin iki büyük doğalgaz depolama tesisi, 1 LNG terminali ve 1 LNG depolama ve transfer gemisi bulunuyor.
TÜRKİYE GÜVENLİ SEÇENEK OLARAK ÖNE ÇIKTI
Putin'in açıklaması henüz çok taze ve detayları eksik olsa da muhtemel projenin Avrupa'ya gidecek gazın Türkiye'de büyük bir depolama tesisine getirilmesi ve boru hatlarıyla çeşitli ülkelere dağıtılmasını kapsadığı tahmin ediliyor.
Putin'in bu açıklamayı yapmasının nedeni ise Rusya'dan Avrupa'ya gaz akışını sağlayan Kuzey Akım boru hatlarında yaşanan sızıntılar ve buradaki 'sabotaj' iddiaları oldu. Son yaşanan gelişmeler ışığında gazın Türkiye'de depolanarak Avrupa'ya aktarılması daha güvenli bir seçenek olarak öne çıktı.
YILLIK GAZ TÜKETİMİ 396.6 MİLYAR METREKÜP
Peki Avrupa'nın enerji güvenliği için tam olarak neya ihtiyacı var? Öncelikle Avrupa'nın Rus gazına ne kadar ihtiyacı olduğuna bakmak gerekiyor. Avrupa toplam enerji ihtiyacının yüzde 21.5'ini doğalgazdan sağlıyor. Geçen yıl AB ülkeleri toplamda 396.6 milyar metreküp gaz tüketimine ulaştı.
Hanelerin enerji ihtiyacının yüzde 32'si doğalgazdan sağlanıyor. AB'nin toplam gaz talebinin yüzde 40'ı hanelerden geliyor. Talepte haneleri sanayi ve elektrik üretimi takip ediyor.
Bu seneye kadar Avrupa'nın satın aldığı doğalgazın yüzde 40'ı Rusya'dan yüzde 24'ü Norveç'ten ve yüzde 11'i Cezayir'den geliyordu. Bu oran son yaptırımlarla kademeli olarak düşürülse de Rusya en önemli doğalgaz tedarikçisi konumunu koruyor.
Slovakya, Letonya gibi AB üyesi ülkelerde Rus gazına bağımlılık oranı yüzde 100'e çıkıyor. Rus gazının Almanya'nın tüketimindeki payı ise yüzde 65.
DOLULUK ORANI YÜZDE 90'I AŞTI
Bu veriler ışığında AB hem yaptırımlar hem de Rusya'nın kendi kararıyla gaz tedarikini kesme ihtimaline karşı doğalgaz depolamaya başladı. 2022 sonuna kadar depolardaki doluluk oranı için yüzde 85 hedefini koydu. AB depolarında doluluk oranı yüzde 91'i aştı. Yukarıda da belirtildiği gibi doğalgaz tüketiminin önemli bir bölümü hanelerden geliyor ve henüz ısınma amaçlı olarak doğalgaz tüketimi zirveye ulaşmadı. Kış soğukları yaklaşırken Avrupa genelinde tasarruf önlemlerinin konuşulmasının nedeni de bu.
DEPOLAMA KAPASİTELERİ YILLIK TÜKETİMLERİNİN ÇOK ALTINDA
Aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi bazı Avrupa ülkelerinin doğalgaz depolarındaki doluluk oranı yüzde 100'e ulaşmış durumda. Ancak bu ülkelerin depolama kapasitesi yıllık tüketimlerinin çok altında bulunuyor. Örneğin Belçika depolarını tam kapasite kullanırken, depoladığı miktarın yalnızca yüzde 4.91'ine denk geliyor. Yani ülkeye gaz akışı tamamen kesilse elindeki stokla yaklaşık 18 gün sorun yaşamadan doğalgaz tüketebiliyor.
AB ülkelerinde doğalgaz depolalarının doluluk ve mevcut doğalgaz rezervinin yıllık tüketime oranı:
BAZI ÜLKELERDE TESİS YOK
Almanya ve Fransa gibi AB'nin en önemli ekonomilerinde de depolama kapasitesinin sırasıyla yüzde 94.97'si ve yüzde 98.27'si kullanılıyor. Ancak bu miktarlar Fransa'nın yıllık tüketiminin yüzde 30.28'ine, Almanya'nın yıllık tüketiminin ise yüzde 25.75'ine denk geliyor.
Bunun yanında Güney Kıbrıs, Estonya, Finlandiya, Yunanistan, İrlanda, Litvanya, Lüksemburg ve Slovenya gibi AB üyelerinin doğalgaz depolama tesisleri bulunmuyor.
TEDARİK KESİLİRSE 105 GÜN YETER
Eğer AB ülkeleri ellerindeki depolama olanaklarının yüzde 100'ünü kullanırsa yıllık tüketimlerinin yüzde 29'unu depolama imkanı bulmuş olacak. Yani Birliğe gaz tedariki tamamen kesilirse depolardaki doğalgaz toplam 105 gün idare eder.
TOPLAM KAPASİTE 114 MİLYAR METREKÜP
Toplam depolama kapasitesinin yaklaşık 114 milyar metreküp olduğu AB'de 151 aktif depolama tesisi bulunuyor. Bunun 60 tanesi Almanya'da yer alıyor.
Almanya'nın toplam depolama kapasitesi 25.1, Hollanda'nın 14.7, Fransa'nın 13.2, Avusturya'nın 9.8 milyar metreküp depolama kapasitesi bulunuyor.
Türkiye ise Almanya gibi ülkelere göre biraz geç kalmış olsa da son yıllarda doğalgaz depolama konusunda önemli atılımlara imza atıyor. Silivri Yer Altı Doğalgaz Depolama Tesisi'nin kapasitesi bu kapsamda 3.2 milyar metreküpten 4.6 milyar metreküpe çıkarıldı. Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Tesisi'nin ise yüzde 51'i tamamlandı ve devreye alındı. Tesis bittiğinde 5.4 milyar metreküplük kapasitesiyle Avrupa'nın en büyük yer altı doğalgaz depolama tesisi olacak.
Avrupa Birliği yıllık tüketiminin tamamını depolamak isterse Tuz Gölü'ndeki tesisten 52 tane inşa edilmesi gerekiyor. Bu tahmini 231 milyar Euro'luk bir yatırım gerektiriyor.
Türkiye Putin'in belirttiği gibi bir köprü/ aktarım merkezi olacaksa bu yeni boru hatlarının inşa edilmesi gerektiği anlamına geliyor. Karadeniz'in altından geçerek Rus gazını önce Türkiye ardından da Avrupa'ya taşınmasına olanak sağlayan TürkAkım boru hattının yıllık 31.5 milyar metreküp taşıma kapasitesi bulunuyor.
Rusya'nın Anapa şehrinden Kıyıköy'e uzanan 930'ar kilometre uzunluğundaki iki deniz hattıyla 142 ve 70 kilometre uzunluğunda iki ayrı kara hattından oluşan TürkAkım boru hattından faaliyete geçtiği ilk 2 yılda 34.8 milyar metreküp gaz taşındı. Bunun 16.8 milyar metreküpü Avrupa'ya sevk edildi. Eğer Türkiye yıllık ortalama bu hattan 9 milyar metreküp gaz almaya devam etse bile Avrupa'ya 22.5 milyar metreküp gaz aktarılabilir. Şu anda gaz akışı kesilen KuzeyAkım 1 hattından Avrupa'ya yıllık 55 milyar metreküp gaz taşınıyor.
Rusya'dan Avrupa'ya ihraç edilen yaklaşık 158.5 milyar metreküplük doğalgazın 22.5 metreküpü TürkAkım ile sağlansa 136 milyar metreküplük bir gaz açığı oluyor. Bunun tamamının Türkiye'den aktarıldığı bir senaryoda 4.3 tane TürkAkım boru hattının inşa edilmesi gerekiyor. Bu da yaklaşık 44 milyar dolarlık bir yatırım anlamına geliyor.