Ayhan Şensoy: Futbol gerçek taraftarını özlüyor
Habertürk TV'den Ayhan Şensoy, dün akşam Emin Çağlar moderatörlüğünde Ahmet Talimciler, Besim Dellaloğlu ve Erdal Hoş'un konuk olduğu "Oyunun Hikayesi" programında ele alınan değişen taraftar kültürü ile ilgili görüşleri kaleme aldı
Fenerbahçe kulübü, 26 Ekim 1986 yılında 29 yaşındayken hayatını kaybeden, unutulmaz Bordeaux zaferinin kahramanlarından "Doktor" lakaplı futbolcusu Hüseyin Çakıroğlu’nu anan bir paylaşımda bulundu. Kulübün resmi twitter hesabından yapılan paylaşımın altına yapılan yorumlar korkunçtu.
Futbol taraftarı profilinin büyük bir değişime uğradığı görülüyor. Sadece rakiplerin değil, kendi kulüplerinin yaptıklarına da tepki göstermek için fırsat arayan bir topluluk var.
Dün akşam Blomberg HT'de 'Oyunun Hikayesi' programında sporun sosyolojisini ve değişen taraftar kültürünü konuştuk. Emin Çağlar moderatörlüğünde 3 değerli hocayı konuk ettik. Emin Çağlar sordu, Profesör doktor sosyolog yazar Ahmet Talimciler, Sakarya Üniversitesi öğretim görevlisi ve spor yorumcusu Erdal Hoş ile sosyolog yazar Besim Dellaloğlu yanıtladı.
"PARA GİRDİĞİ HER YERİ BOZAR"
Ahmet Talimciler, ''Hayatımızda her şey değişirken, taraftarlığın da değişmemesi mümkün değil. Ancak futbolun dünyada finansal açıdan sektöre dönüşmesi ruhunu öldürdü. Taraftar tüketim aracına dönüştürüldü. Endüstriyel futbol bitti, finansal futbol başladı. Bu durum taraftarın oyuna bakışını değiştirdi. Para girdiği her yeri bozar'' dedi.
"SOSYAL MEDYA TARAFTAR PROFİLİNİ DEĞİŞTİRDİ"
Besim Dellaloğlu ise ''Manevi kazanç sağlayan bir taraftar profili var. Verdiğinden daha fazlasını almak istiyor. Hangi oyuncu kalmalı, hangi oyuncu gitmeli, hangi hoca gelmeli? söz sahibi olmak istiyor. Böyle olmasında sosyal medyanın da payı büyük'' ifadelerini kullandı.
"OYUNU ARTIK TRİBÜNDEKİ TARAFTAR OYNUYOR''
Erdal Hoş da ''Günümüzde futbolcu oyun oynamıyor, iş yapıyor. Mevcut düzen oyuncuya bir alan bırakmıyor. 40 yıl önce George Best, Maradona gibi yıldızlar oyun oynuyorlardı. Artık oyunu tribündeki taraftar oynuyor. Oyun günlük hayatta olmayanın arayışıdır. Futbolcular bir iş yapıyor, oyun falan oynamıyor. Taraftarın tuttuğu takım şampiyon olduğunda sonraki gün hayatı değişmeyecek. Maaşına zam almayacak, borcu silinmeyecek ama futbolcu için aynı durum geçerli değil. Futbolcu maç kazandıkça daha çok para kazanma fırsatı yakalayacak'' şeklinde konuştu.
Dünya tüm toplumsal dokularıyla bambaşka bir yere gidiyor. Bu büyük dönüşümün başrolünde bireyselcilik var. Taraftarlık gibi yüksek fedakarlık ve aidiyet isteyen bir kavram bununla birlikte nasıl yürür? yaşayıp, göreceğiz.
