Ayhan Şensoy: Gerçekten süper mi lig?

Süper Lig'de sezonun ilk yarısı pandeminin gölgesinde geçti. 30'dan fazla maçı statlarda izleme şansım oldu. Ancak keyif alarak izlediğim maç sayısı bir elin parmağını geçmez. VAR'a rağmen hakemi aldatmaya çalışan oyuncular, verdikleri kararlarda bir standart tutturamayan hakemler, oyunu güzelleştirme konusunda muhafazakar olan teknik direktörler. VIP tribününde hakemlere ve rakibe küfür eden yöneticileri de es geçmeyelim. Tribünlerde seyirci olmadığı için seslerini daha iyi duyma imkanı bulduk.

Sezon başında Aytemiz Alanyaspor, ilk devrenin ortasından itibaren Beşiktaş zaman zaman da Galatasaray, Gaziantep Futbol Kulübü ve Atakaş Hatayspor performansıyla dikkat çeken takımlar oldular. Fenerbahçe için yorum yapmanın henüz erken olduğunu düşünüyorum. Çünkü eldeki kaliteli kadronun sahaya oyun olarak yansımasını göremedik. Mesut Özil'in gelişiyle sezonun ikinci yarısında çok farklı bir Fenerbahçe görebiliriz.

Saha içinde durum bu. Peki yöneticiler nasıl bir performans sergiliyor?

Günlük çekişmelerle yola devam eden Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ın zararı yüzde 928 arttı.

Bunun en büyük nedeni tribün gelirinin olmaması. Son açıklanan mali tabloda 3 büyük kulübün toplam borcu 10 milyar 218 milyon 790 bin. Fenerbahçe 4 milyar 719 milyon 708 bin borç ile ilk sırada. Beşiktaş'ta da durum farklı değil. Borç 3.5 milyara yaklaşmış durumda. UEFA ile yaptığı finansal fair-play anlaşmasından dolayı sattığı kadar harcama yapmak zorunda olan Galatasaray'ın borcu ise 2 milyar 123 milyon TL. Sezon sonunda bu rakamın 2.5 milyar TL'yi bulması bekleniyor. Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ın bankalara borcu 5 milyar 900 milyon TL. Artık Avrupa kupalarından elde edilmesi muhtemel gelirlerin de bir hayal olduğunu düşünürsek, önümüzdeki birkaç yıl içinde borçların daha da yükselmesi öngörülüyor.

Anadolu Kulüplerinde durum daha da vahim. 4 yıllık yeni stadının zemininin bakımını yaptırmayan Yeni Malatyaspor, sezon başında Christian Cueva'ya 1 milyon Euro ödedi ve neredeyse hiç faydalanamadan sözleşmesini feshetti. Yeni Malatyaspor'da oyuncular 3 aydır maaş alamıyor. Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Murat Cavcav, babasının mirasını 4 yılda tüketti. Kasasındaki parasıyla övünen Gençlerbirliği bugün artık borçlu kulüpler arasına girdi. Üstelik sezonun ilk yarısını küme düşme potasında tamamladı. Ankaragücü ise geçmişten kalan borçlar nedeniyle transfer dönemlerini önce transfer yasağını kaldırmakla geçiriyor. Denizlispor'da maaşlarını alamayan oyuncular FIFA'ya gidiyor. İşin daha da üzücü tarafı Gaziantepspor, Mersin İdman Yurdu, Orduspor ve Karabükspor'da olduğu gibi bugün hunharca kulüpleri borç batağına sürükleyip batıranlara hiçbir hesap sorulamayacak. Son söz; birkaç yıl içinde Bursaspor ve Eskişehirspor gibi altyapılardan oyuncularla yola devam etmek zorunda kalan takım sayısının artacağını düşünüyorum.