Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Eğitim Batman Üniversitesinde müzik ve şiir dinletisi düzenlendi
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Millî bayramların maneviyatına uygun bir şekilde kutlanmasını önemseyen ve öğrencilerine de bu maneviyatı aşılamaya çalışan Batman Üniversitesinde, Millî Mücadele meşalesinin yakılışının 103. yılında ‘19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’ vesilesiyle müzik ve şiir dinletisi düzenlendi.

        19 Mayıs 2022 tarihinde Merkez Yerleşke Rektörlük Konferans Salonunda düzenlenen etkinliğe Üniversite Rektörü Prof. Dr. İdris Demir, Batman İl Emniyet Müdürü Köroğlu Kıraç, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Adem Taşkın, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necmettin Sezgin, Genel Sekreter Ali Yılmaz, dekanlar, müdürler, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

        REKLAM

        Programın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Demir, milletlerin tarihlerinde sevinç ve coşkuyla kutlanan kıvanç ya da üzüntüyle hatırlanan felaket günleri olmak üzere önemli günlerin olduğunu belirtti.

        Demir konuşmasına şu şekilde devam etti: “Öyle ki her iki durumda da millî bilinç kuvvetlenir ve birlikte yaşama arzusu artar. Zira millet, kıvançta ve kederde birleşebilen, aynı duyguları aynı hassasiyetleri paylaşabilen dinamik bir yapıdır. Ne mutlu bizlere ki, işte bugün tarih sahnesine altın harflerle kazınmış olan İstiklal Mücadelesinin ilk kıvılcımının yakıldığı günü 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutlamanın haklı sevinci ve gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Tarih sahnesinde hiçbir büyük zafer kolay kazanılmamış, mutlaka bir bedele mal olmuştur.

        Bugünkü büyük ve güçlü Türkiye Cumhuriyeti de bu necip milletin büyük fedakârlıklarıyla, sömürü ve işgale karşı verdiği iman ve kararlılık dolu mücadelesiyle kurulmuştur. 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi’nin ardından ordular dağıtılmış, stratejik noktalar tek tek ele geçirilmiş ve cephanelikler kontrol altına alınmıştı… Millet, uzun savaş yıllarının yorgunluğu ve ümitsizliği içindeydi… Ancak yine bu millet ki, küllerinden doğmak için küçük bir kıvılcım bekliyordu. Sefalet, yokluk, ölüm hiçbiri tasa değil yeter ki vatan sağ olsun! Zira Gazi Mustafa Kemal’in ifade ettiği gibi: “Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun istiklâlden yoksun millet, medeni insanlık dünyası karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye layık görülemez. Yabancı bir devletin koruyup kollayıcılığını kabul etmek insanlık vasıflarından yoksunluğu, güçsüzlük ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir.” Binlerce yıllık kadim tarihi boyunca istiklalini kaybetmektense ölmeyi yeğleyen milletimiz, tekerrür eden şartlar karşısında kendisine biçilen tutsaklık rolünü asla kabullenmemiş ve “Savaşmayı değil, ölmeyi emreden” başkomutanın liderliğinde, “Vatan sevgisi imandandır” şuuruyla bağımsızlığını prangalar altına almak isteyen tüm zalim odaklara karşı emsalsiz bir mücadele destanı yazmıştır. 19 Mayıs 1919’da Bandırma Vapuru’yla Samsun’a çıkan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, tüm Anadolu’da dalga dalga büyüyecek Millî Mücadele’nin ilk adımını atarken en büyük gücü yine istiklal aşığı bu milletten almıştır. Edirne’den Kars’a, Çanakkale’den Ankara’ya, Samsun’dan Batman’a her bir karışı tüm dünyada emsali görülmemiş bir istiklal mücadelesiyle taçlanmış, ecdadımızın emaneti bu aziz vatanı can pahasına korumak, hak ettiği müreffeh seviyeye taşımak bizim, sizin hepimizin en büyük vazifesidir.”

        "VATANINI EN ÇOK SEVEN, GÖREVİNİ EN YAPANDIR"

        Türkiye Cumhuriyeti’nin istikbali, umudu, gözbebeği olan gençlerin, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da ecdadımızın emanetini mukaddes bilip en yüksek zirveye taşıyacaklarından hiç kuşkusu olmadığını ifade eden Rektör Demir sözlerini şu şekilde tamamladı: “Unutmayınız ki, içinizdeki yaşama sevinci, mücadele azmi ve gençlik heyecanı en büyük gücünüzdür. Disiplin, azim ve inançla çalışarak “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır!” şiarıyla yürüdüğünüz sürece başarı da zafer de önünde sonunda sizin olacaktır. Geçmişi, sizi siz yapan değerleri unutmadan, birlik ve beraberlik içinde çağın gerektirdiği bilgi ve teknolojiye hâkimiyetinizle, donanımınızla, ilminizle, ahlak ve duruşunuzla geleceğe yön verecek, Türkiye Cumhuriyeti’ni, size emanet edilmiş bu aziz eseri daima ileriye en ileriye sizler taşıyacaksınız! “19 Mayıs gençlik demek; gençlik, gelecek demektir!” Her biriniz bu milletin geleceği, umudu, inancısınız. Şartlar zor olabilir, an gelir hayat türlü imtihanlarla sizi sınayabilir. Ancak sevgi, hoşgörü, kardeşlik ve imanla harmanlanarak benliğinizde vücut bulmuş Anadolu mayası, köklerinden beslendiğiniz bu milletin ulu çınarı öylesine güçlü, öylesine eşsiz ki her türlü şart ve durumda sizi dimdik ayakta tutacak yegâne kuvveti yine kendi özünüzde, yine kendi köklerinizde bulacaksınız. Bugün bu büyük coşku ve kıvancı hep birlikte yaşamamıza vesilen olan Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitlerimizi saygı, şükran ve rahmetle anıyor; İstiklal Mücadelemizin meşalesinin yakıldığı, büyük Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramınızı tekrar tüm kalbi duygularımla kutluyorum!”

        Prof. Dr. Demir’in açılış konuşmasının ardından Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından sunulan müzik dinletisi eşliğinde ülkemizin önemli şairlerinin Atatürk, Bayrak ve Millî Mücadele temalarıyla yazdıkları şiirlerin, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Ferhat Korkmaz, Dr. Öğr. Üyesi Zehra Görkem Duran Gültekin ve Dr. Öğr. Üyesi Murat Kara, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu öğretim elemanlarından Öğr. Gör. Ayşegül Saylan ve Türk Dili Edebiyatı Bölümü öğrencisi Sultan Yaşlıgöz tarafından okunmasıyla devam eden program, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencilerinden Gülseren Birgin tarafından okunan Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi ve İstiklal Marşımıza protokol üyelerinin ve salondakilerin de ayağa kalkarak eşlik etmeleriyle sona erdi.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ