BBP Genel Başkanı Mustafa Destici Habertürk TV'de Kübra Par'ın sorularını yanıtladı

Destici'nin konuşmalarından öne çıkan ana başlıklar şöyle:

"CUMHUR İTTİFAKI GÜNEY'DE YÜZDE 95 OY ALDI"

Bizim reklam kanallarımız kapalı. Siyasetin finansmanı şeffaf ve adil değil. Devlet sadece 5 partiye veriyor, bizler bunu alamıyoruz. Bir seçimde 1,5 katrilyon lira para 5 partiye dağıtılıyor. El insaf! Ben "gelin bu parayı esnafa verin" diyorum ama hiçbirinden ses yok. Afyon, Güney seçimlerinde Süleyman Çağlar ehliyetli, liyakatli, dürüst bir partilimizdi. Seçilseydi çok güzel işler yapacaktı. Öncelikle AK Parti'yi tebrik ediyorum. Bizim bileşenlerimizdendir. Cumhur İttifakı'nın bir üyesiyiz orada farklı adayımız olsa da. Sonuç şu; evet AK Parti yüzde 63, BBP ikinci parti oldu, aynı ittifağın ortağı. Cumhur İttifakı'nın toplam oyu Güney seçimlerinde yüzde 95 olarak gerçekleşti. Afyon Güney seçimlerini bir başlangıç olarak görüyoruz.

"ADAY ÇIKARSAYDIK CUMHUR İTTİFAKI KAYBEDERDİ"

Yerel seçimlerde bütün yerlerde seçime girseydik minumum yüzde 5 oy alırdık. Ağrı'nın Doğubeyazıt ilçesinde biz aday çıkarsaydık aradan HDP çıkacaktı. Aynı şey Ağrı, Siirt, Bingöl, Hakkari, Şırnak il merkezi için geçerli. Diyarbakır, Mardin için de geçerliydi. Biz bu hassasiyeti gösterdik. Batıya geldiğimizde büyük şehirlerde Cumhur İttifakı hassasiyeti ile aday çıkarmadık 30 büyük şehirde ittifakın adaylarını destekledik. İstanbul Sancaktepe'de, Üsküdar'da aday çıkarsaydık Cumhur İttifak kaybediyordu. Bursa'da, Giresun'da da öyle.

"HDP VE PKK KAZANMASIN DİYE ADAY ÇIKARMADIK"

2018'de resmi olarak Cumhur İttifakı'nın içindeydik, protokoldeydik. İttifakın iki şekli vardı. Birinci şekli kendi logonuzu, ikinci şekli ittifakın listesini koyuyorsunuz. Yerel seçimlerde resmi bir ittifak yoktu zaten. Büyük şehirlerde ittifak yapıldı. Biz tamamen kendimiz aday göstereceğimiz yerleri belirledik. İki hassasiyeti, devletin bekasını önceleyerek HDP, PKK'nın adayları kazanmasın diye aday çıkarmadık. Sivas'ın bize bırakılması noktasında hassasiyet koyduk. Orada yüzde 36 aldık. Bu işbirliği sağlıklı bir şekilde yapılsaydı inanıyorum ki, Ankara ve İstanbul kaybedilmeyecekti. İstanbul'da en çok Sivaslı nüfus var. 1 milyon civarında. 650-700 bin seçmeni var. Bunun 100 bini kafadan Büyük Birlik Partili. Her şartta 50 bini BBP'ye oyunu basıyor.

"BBP ADI VE AMBLEMİYLE İTTİFAKTA YER ALACAKTIR"

Cumhur İttifakı darbeye karşı 15 Temmuz'da sokakta kuruldu. Karabağ, Doğu Akdeniz, terörle mücadele bizim temel politikamız. Bunlar sürdürüldüğü müddetçe Cumhur İttifakı'nın içinde yer alırız. İç politikada, ekonomide arızalar giderilebilir. Ben Meclis'te hükümetin her getirdiği teklife 'evet' oyu vermiyorum. Bizim stratejimiz BBP kendi adı ve amblemiyle ittifakta yer alacaktır. Şimdi ittifak ve seçim kanunu ile ilgili değişiklik Meclis'e gelecek. Bizim arkadaşlarımız bu konuda AK Parti heyetiyle görüşme yaptı. O netleştikten sonra bu durumun çok daha netlik kazanacağını, bizim BBP olarak şu andaki kararımızın partimizin ittifakta kendi adıyla yer alması. Biz bunun yasaya konmasını istiyoruz. 2017 referandumunda da teklif etmiştik. Partilerin hepsinin amblemi olsun ama liste tek olsun. Her parti amblemini koysun, aldığı oy belli olsun. BBP'nin amblemi ya da ittifakta yer alacak başka partilerin amblemi orada yoksa seçmen başka yere kaçabiliyor çünkü.

"HDP'Yİ KAPATMAK İÇİN DELİL ARAMAYA GEREK YOK"

Biz meseleye ittifakların çıkarları, kazançları, kaybı olarak bakmıyoruz. Biz meseleye Türkiye'nin kazancı ve demokrasi olarak bakıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde terörle arasında mesafe koymayan parti olmaz, müsaade etmezler. Batasuna kararları ortada. Sadece kınamadığı için kapatılıyor. AİHM kendisine yapılan başvuruyu reddediyor. HDP tamamen PKK'nın lider kadrosu ve İmralı canisi tarafından kurdurulmuştur. İmralı notlarında çok açık olarak bu yazıyor. İçinde Ermeni kökenli vatandaş var, Türk kökenli var, müftü var, başı kapalı var. Her renkten. Ama biz özünü biliyoruz. Özü tamamen PKK'nın partisi. HDP'yi kapatmak için delil aramaya da gerek yok. HDP'nin sözcüleri bunu çıkıp meydanlarda deklare ediyor zaten.

"AHMET ŞIK GİBİLERİN KAFASINDA TÜRKİYE DEVLETİ YOK"

Ben yasaya, Anayasa'ya, hukuka, terörle mücadelesine bakıyorum. HDP'yi büyüten çözüm süreci oldu. Çözüm sürecinde barajı aştı. Gerçek yüzünü gizledi, makyajlı surat gösterdi. Televizyonlarda saz çalan eş başkan öbür tarafta miting meydanında 'Burası özgür Kürdistan olacak, başkan Apo'nun heykelini dikeceğiz' dedi. Bizim seçenlerle problemimiz yok. Kim teröre bulaşıyorsa, kim onun yanında duruyorsa hiçbir devlet ona yaşam hakkı veremez. Hem iç hukuk hem uluslararası hukukun beklentisini karşılamalı ve HDP kapatılması lazımdır. 'Katil devlet' diyor. Bizim ordumuz Suriye'nin kuzeyinde barış harekatları başlattığında HDP'li milletvekillerinin tamamının ağzından bunu duyduk. Dışarıda kiminle mücadele etsek, Yunanistan'la mı karşı karşıya geldik bunlar Yunanistan tarafında. Bunlar Amerika, İsrail'in tarafında. Türkiye'ye düşmanlık eden herkesle beraber oldular. Hükümeti meşru yollarla devirebileceğiz diyebilirsiniz ama 'devleti yıkacağız' derseniz Ahmet Şık gibilerin kafasında Türkiye devleti diye bir kavram yok. Başka bir devlet kavramı var. Bu millet sana milletvekili onurunu bahşetmiş, kıymetini bileceksin.

"DEVLET HER SÖYLENTİYLE İLGİLİ HAREKETE GEÇMEZ"

Kurulduğumuz günden beri meşruiyetten yanayız. Gayrimeşruyu hiçbir zaman tasvip etmeyiz. Hukuk, ahlak, demokrasi, fikir, inanç ve düşünce hürriyetini ön plana koyan siyasi hareketiz. Eğitim, sağlık, ekonomide yükselen toplum ve güçlü bir devlette hukuk ve meşruiyet alanının dışına kim çıkarsa kabul etmeyiz. Genel ve evrensel ahlaki kuralların dışına çıkarak insanın doğasına, yaratılış gayesine uygun olmayan yaşam biçimlerini benimsemeyiz. Gençlerimizi kaybetmek istemiyoruz. Nesiller bizim için çok önemli. Devletin varlığı bizim için çok önemlidir. Devlet olmazsa milletler varlığını sürdüremez. Devletin hafızası açık ve canlıdır. Yeri zamanı geldiğinde hareket eder. Hukuk bazen geç işleyebilir ama mutlaka hedefine varır. Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili hem Kuzey Kıbrıs'ta hem burada soruşturma başlamış vaziyette. Her söylentiyle ilgili hukuk ya da devlet harekete geçecek diye bir şey yoktur. Ciddi bulduklarını alır, bulmadıklarını almaz.

"TIR'LAR TÜRKMENLERE GİTMESE BİLE DURDURAMAZSINIZ"

Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu Bey'in 15 Temmuz gecesinden itibaren bugüne baktığımızda terörle mücadele noktasında, özellikle jandarmamızla birlikte, MİT, TSK ve bütün kuvvetlerimiz koordineli bir şekilde ortak hareket edip teröre karşı mücadele veriyor. Burası zarar görmesin. MİT TIR'larının durdurulması meselesi. Velev ki bu TIR'lar Türkmenlere gitmiyor diyelim. Yine bu TIR'lar durdurulamaz. Teröristlere yardım ediyor algısı oluşturacak birtakım uygulamalarla karşı karşıya bırakılamaz. Devletlerin dış politikaları milli politikalardır. Herşey doğru yapılmış olsa Türkiye bugün bir Türkiye daha olurdu. Son 200 yıldan bugüne yanlış yapılan pekçok iş vardır. Biz devletimize, ülkemize, milletimize sahip çıkıyoruz.

"BBP'NİN OY ORANI TAMAMEN BELİRLEYİCİ BİR DURUMDA"

Muhalefet bir erken seçim yapılsın havasına girdi. Joe Biden seçildikten sonra biraz hareketlendi bu iş. Şunu bilsinler ki, Joe Biden istedi diye seçim olmaz. Biz de çok geniş anket yaptırdık. Türkiye geneli anket yaptırdık. Bir de özelde BBP'ye geçmişten bugüne oy veren seçmenler üzerine anket yaptırdık. Orada gördüğümüz şu; oylar kafa kafaya. BBP'nin yüzde 2 civarındaki oyu orada tamamen belirleyici oluyor. Anketteki sonuç bu. 3 ay sonra, 1 ay sonra ne olur bilemem. Son yerel seçimlerde Ankara, İstanbul, Adana, Mersin, İzmir gibi büyük şehirleri Millet İttifakı adayları kazandı HDP'nin desteğiyle. Kazandılar ama parti oyları, il genel meclisi, belediye meclisi oylarına baktığımızda Cumhur İttifakı'nın oyları yüzde 53. Bunun yüzde 2'si BBP'nin.

"DARALTILMIŞ BÖLGE ÇALIŞMALARINDAN VAZGEÇİLMELİ"

Kemal Bey'in konuşma dozu gerçekten çok yüksekti. Meclis Başkanı ile bu işin ilgisi yok. Bir milletvekili denmemiş, siyasetçi denmiş. Sayın İçişleri Bakanı bunun ismini savcıya açıklayacağını söylemiş. Meclis Başkanımız olgun tavır gösterip, sayın İçişleri Bakanı'na mektup yazarak açıklamasını istedi. Ben Kemal Bey'i, Meral Hanım'ı ziyaret ettim. Önce gelin bu seçim kanunu ve siyasi partiler yasasında uzlaşalım. Barajı kaldıralım. Baraj sıfırlanmalı. Hem güçlendirilmiş parlamenter sistem, hem ileri sistem hem de baraj yüzde 5. Kafadan yüzde 5 oy çöp demek. Kafadan sınıfta kaldılar. Gerçekten parlamenter sistemi, temsilde adaleti önemsiyorsanız baraj 0 diyeceksiniz. Dar ve daraltılmış bölge çalışmalarından da vazgeçilmelidir. Biz 81 ilde 81 seçim çevresini savunuyoruz. En az yüzde 80'e ön seçim getirilmelidir.

"NETANYAHU BENZETMESİ MERAL HANIM'A YAKIŞMADI"

Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı kim olursa olsun, Türk milletini temsil ediyor. Onu İsrail gibi terörist devletin eli kanlı Başbakanına, Netanyahu'ya benzetilmesi gerçekten çok yakışıksızdı. Meral Hanım'a da yakışmadı. Üç gün sonra Rize'ye gitmek bana göre bile bile lades demek gibi bir şey. Rize sayın Cumhurbaşkanımızın memleketi. Ben bu hafta sonu Polatlı'dan başladım Sivrihisar, Afyon, Sinanpaşa, Güney'e kadar ziyaret ettim. Halkın içindeyim. Orada halk tepki de gösterebilir. Demokraside halk söyleyecek size. Ben orada fiili ilk saldırıyı maalesef ve maalesef İYİ Partili arkadaşlar başlattı. Yanlış görmüşsem düzeltirim. Halka yumrukla, kavgayla cevap verilmez. Bunu kim yaparsa yapsın doğru bulmuyoruz. Bir küfür, hakaret yok.

"ANLAŞAMADIĞIMIZ MADDELERİ DE TOPLUMA GÖTÜRELİM"

Sayın Cumhurbaşkanımız çağrı yapsın, biraraya gelelim. Önce bir oturalım. Bu aramızdaki buzları eritir, gerginliği azaltır. Dünyaya sivil bir anayasa yapmak için darbe anayasasından kurtarmak için biraraya geldik deriz, bu güzel mesaj olur. Sistemde anlaşamasak da birtakım revizyonlar yaparız. Anlaştığımız maddeleri topluma götürürüz, anlaşmadığımız maddeleri de topluma götürür, hangisini seçerlerse o olur.

"ALTYAPI VE ÜSTYAPI PROJELERİ 2023'TEN SONRAYA BIRAKILSIN"

Ekonomik daralma yaşadık. Bütün dünya yaşadı. Sadece turizmdeki yıllık 30-35 milyar dolar bizzat turizmcinin cebine giren bir de esnafın cebine giren para var. İnanılmaz bir gelir. Biz bu geliri kaybetmeseydik cari açık meselesini çoktan halletmiştik. Hizmet sektörü pandemiden çok olumsuz etkilendi. Sanayicilerimizin, özellikle imalatçılarımızın önemli kısmının işleri arttı. İstihdam, ihracat arttı. Kocaeli'ye gittim, belediye başkanımız, valiyle konuştum, aynı şeyi söylediler. Burada bu kesimlerin desteklenmesi lazım. Altyapı ve üstyapı projeleri 2023'ten sonraya bırakılsın devlet tüm imkanlarını vatandaşa, esnafa, çiftçiye versin. Gübre, ilaç fiyatı, mazota ÖTV konur mu? Bu dönemde paylaşmayacaksınız da ne zaman paylaşacaksınız.

Hiç mi eksiğimiz yok, hatımız olmadı? Oldu ama süratle dönülüp doğruya gidildi. Turizmci 2 senedir iş yapmıyor. Geçtiğimiz yıl kredi almış. Bu dönem gittiğinde adamda ciro isteniyor. Adam iş yapmamış ki. Buralarda hükümet biraz daha aşağıya inmeli. Bürokrasi yeni sisteme adapte olamadı işin doğrusu. Davul siyasetçilerin sırtında tokmak başkaların elinde olmaz. Altyapı ve üstyapı yatırımları 2023 sonuna bırakılmalı. Devlet ihtiyaç sahibine, çiftçi, küçük imalatçıya vermelidir. Üreterek bu süreci aşacağız.