'Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır' sözüyle başlayan tutku koleksiyona dönüştü
Çankırı'da yaşayan masal anlatıcısı Arzu Çetin Akyol, 5 yıldır biriktirdiği içlerinde 200 yıllık bir parçanın da bulunduğu birbirinden farklı desen ve şekillerdeki 150 kahve fincanını evinde sergiliyor
Çankırı'da masal anlatıcısı Arzu Çetin Akyol, 5 yılda biriktirdiği 150 fincana adeta gözü gibi bakıyor.
AA'nın haberine göre kent merkezinde yaşayan Akyol, Kastamonu'da ziyaret ettiği bir müzede gördüğü fincan koleksiyonundan etkilenerek kendisi de koleksiyon oluşturmaya karar verdi.
Gezdiği kentlerden, yakınlarından, mezatlardan ve sosyal medya aracılığıyla irtibat kurduğu kişilerden birbirinden farklı desen ve şekillerdeki fincanları toplamaya başlayan Akyol, 5 yılda 150 parçanın yer aldığı bir koleksiyonun sahibi oldu.
Akyol, fincan aşkının "Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır" diye anlatılan hikayelerle başladığını söyledi.
"Türk kahvesi kültürü ve geleneği"nin UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine alınmasıyla hevesinin daha da arttığını belirten Akyol, "Arkadaşlarım artık bana özel günlerde ne hediye edeceklerini gayet iyi biliyorlar. Bununla birlikte bana gelen fincanların üzerinde mutlaka hediye eden arkadaşlarımın isimlerini not aldım ki ilerleyen zamanda fincan koleksiyonumu müzeye çevirebilirsek onların isimleri de kalıcı olacak" dedi.
Koleksiyonunda 200 yıllık fincanın da bulunduğuna işaret eden Akyol, şöyle devam etti:
"Yeni dekorlu fincanlardan da var. Bir fincanım, arkadaşımın büyük büyükbabasından kalan bir fincan. Kendi büyükbabası bu fincandan kahve içerken hayranlıkla izlermiş, daha sonra babası kahve içerken. Kendisi kahve içmeye kıyamamış, 'koleksiyonunda kalmalı' diyerek bana göndermişti."
MİSAFİRLER KAHVE İÇECEKLERİ FİNCANI KENDİLERİ SEÇİYOR
Koleksiyondaki fincanların takım olmadığını, her birinin ayrı desen ve şekillerde olduğunu vurgulayan Akyol, şunları söyledi:
"Bazı akşamlar misafirim geldiğinde dolabı açıp da 'Bir fincan seçelim kahvemizi onda içelim' dediklerinde ben o fincanda yapıyorum kahvelerini, afiyetle içiyorlar. Bu fincanlar 3-5 derken çoğaldı 150'ye ulaştı. Evimizin girişine güzel bir raf sistemi hazırlatıyorum. Fincanlarım orada sergilenecek ama ilerleyen zamanlarda 81 ile çağrı yaparız, 81 ilden birer fincan gelir, belki bir konak buluruz ya da fincan müzesi açabiliriz. Bunun girişiminde de bulunabilirim."
Türk kültüründe kahvenin önemine vurgu yapan Akyol, fincanlarının kendisi için çok kıymetli olduğunu, özenle temizlediğini sözlerine ekledi.
