Güllaç neyden yapılır? Güllaç yaparken içine neler konur, malzemeleri nelerdir?
Güllaç, hem lezzetli hem de sağlığa faydalı bir tatlıdır. İlk olarak, süt içeriği sayesinde vücuda gerekli olan kalsiyum, protein ve vitamin sağlar. Bu, kemik sağlığı ve dişlerin korunması açısından önemlidir. Süt, bağışıklık sistemini güçlendirir, vücudu besler ve genel sağlığı destekler. Güllaçta kullanılan gül suyu ise, sadece tatlıya özel bir aroma katmakla kalmaz, aynı zamanda sakinleştirici ve rahatlatıcı özelliklere sahiptir. Gül suyu, stresin azaltılmasına yardımcı olabilir ve sindirim sistemini rahatlatabilir. Güllaç, yaz aylarında soğuk servis edildiği için ferahlatıcı bir etki yaratır.

Güllaçta bulunan ceviz veya fındık, sağlıklı yağlar, protein ve lif açısından zengindir. Bu malzemeler, kalp sağlığını destekler, kolesterol seviyelerini düzenler ve sindirimi kolaylaştırır. Ceviz, omega-3 yağ asitleriyle bilinir ve bu da beyin fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Aynı zamanda, antioksidanlar bakımından zengin olduğu için vücudun serbest radikallerle savaşmasına yardımcı olur.
Güllaç tatlısı, düşük kalorili ve hafif yapısı ile diğer tatlılara göre daha sağlıklı bir alternatiftir. İçeriğindeki şeker oranı, diğer tatlılara göre daha düşük olduğu için, şeker tüketimine dikkat eden kişiler için iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, gluten intoleransı olanlar için, glutensiz olarak hazırlanabilir ve bu da güllacı daha geniş bir tüketici kitlesi için uygun hale getirir.
GÜLLAÇ NEYDEN YAPILIR?
Güllaç, geleneksel Türk mutfağının önemli tatlılarından biri olup, Ramazan ayında iftar sofralarında sıkça tüketilir. Bu tatlının ana malzemesi, güllaç yaprağı adı verilen ince, beyaz, yumuşak hamurdur. Güllaç yaprağı, nişasta ve un karışımından yapılan, çok ince açılan ve sonra kurutularak hazır hale getirilen bir tatlı hamurudur. Ancak, güllaç tatlısının kendisi süt, şeker, gül suyu ve cevizle tatlandırılarak hazırlanır. Bu yapraklar, güllaç tatlısının temelini oluşturur ve sütle ıslatıldığında, yumuşak, hafif ve lezzetli bir kıvam alır.
Güllaç yaprağı, aslında bir çeşit nişastalı yufka olup, geleneksel olarak ince ince açılır ve bir süre kurutulup paketlenerek satılır. Güllaç tatlısının yapımında, bu yufkalar, süt ile ıslatılır. Süt, tatlıya lezzetini veren en önemli bileşenlerden biridir ve taze süt kullanılır. Şeker de tatlıyı tatlandıran bir diğer temel malzemedir. Bu malzemeler, tatlının kıvamını ve tadını belirleyen unsurlar arasında yer alır. Gül suyu ise tatlıya o özgün ve hafif aromayı veren, güllacın karakteristik özelliğini taşıyan bir bileşendir. Gül suyu, tatlının üzerinde hoş bir koku bırakırken, geleneksel tariflere göre tatlının daha lezzetli olmasına katkı sağlar.
Güllaç yapımı sırasında, güllaç yaprakları tek tek sütle ıslatılarak büyük bir tepsiye serilir. Aralarına şekerli süt karışımı dökülür ve her kat arasına ceviz, fındık veya bazen Antep fıstığı eklenir. Bu malzemeler, güllaç tatlısına hem kıtırlık hem de lezzet katmaktadır. Yufkaların tüm katmanları sütle ıslatıldıktan sonra, tatlı iyice şişer ve yumuşar. Tatlı, dinlendirilerek, soğutulup soğuk servis edilir. Üstüne daha fazla ceviz veya nar taneleri eklenerek süslenebilir.
GÜLLAÇ MALZEMELERİ NELERDİR?
Güllaç tatlısı, ağır ve yumuşak yapısıyla tanınır. Tüketildiğinde oldukça hafif bir lezzet bırakır ve sütün, şekerin ve gül suyunun uyumlu birleşimi sayesinde oldukça ferahlatıcı bir tat ortaya çıkar. Hem görsel hem de damak zevkine hitap eden güllaç, sıcak yaz günlerinde soğuk olarak sunulduğunda ferahlatıcı bir tatlı alternatifi olarak sofralarda yer alır. Güllaç yapımı malzemeleri şunlardır:
Bu malzemelerle, geleneksel güllaç tatlısı yapılır ve sütle ıslatılmış güllaç yaprakları, şekerli süt karışımı ve ceviz gibi malzemelerle kat kat dizilerek hazırlanır.
GÜLLAÇ TARİFİ
Güllaç yapımı, geleneksel bir tatlı olarak oldukça özel ve adım adım dikkatle yapılması gereken bir süreçtir. İlk olarak, güllaç yaprakları temin edilir. Güllaç yaprakları, ince nişasta yufkalarından yapılır ve kuru şekilde satılır. Tatlının ilk aşaması, bu yaprakları hazırlamakla başlar. Yapraklar, sıcak sütle ıslatılır. Süt, taze olmalı ve şekerle tatlandırılmalıdır. Şeker, sütün içinde eriyene kadar karıştırılır. Süt kaynadıktan sonra, biraz soğutulması sağlanır, çünkü çok sıcak süt, güllaç yapraklarının dağılmasına yol açabilir.
Güllaç yaprakları, büyük bir tepsiye dizilmeden önce, her bir yaprak sütle ıslatılır. İlk güllaç yaprağı, sütle iyice ıslatıldıktan sonra, tepsiye serilir. Üzerine biraz şekerli süt gezdirilir ve ceviz veya fındık serpilir. Ceviz, tatlıya hem kıtırlık hem de lezzet katarken, fındık da benzer bir tat sağlar. Daha sonra bir diğer güllaç yaprağı eklenir, yine sütle ıslatılır ve bu işlem, yapraklar bitene kadar tekrarlanır. Yaprakların her katı, sırasıyla sütle ıslatılır ve arasına ceviz veya fındık eklenir. Güllaç katmanları oluşturulurken, tatlı 4-5 kat yapraktan oluşur. Bu katlar her seferinde sırasıyla şekerli sütle ıslatılır.
Güllaç tamamen yerleştirildikten sonra, üstü güzelce düzeltilir ve tatlının üzerine biraz daha gül suyu gezdirilir. Gül suyu, güllacın karakteristik kokusunu ve aromasını pekiştirir. Eğer istenirse, tatlının üzerine nar taneleri veya ek olarak ceviz eklenebilir. Ardından, güllaç tatlısı en az birkaç saat boyunca dinlendirilir. Dinlendirme süresi, tatlının daha lezzetli olmasını sağlar. Genellikle, güllaç tatlısı soğuk olarak servis edilir. Tatlıyı kesmeden önce, bir süre buzdolabında bekletmek, hem tatların birbirine karışmasına yardımcı olur hem de tatlının daha iyi bir kıvama gelmesini sağlar. Soğuduktan sonra, dilimlenerek servise sunulur ve hafif, sütlü, tatlı bir lezzet ile damakları şenlendirir.