Kök hücre: Mucizevi bir tedavi mi seçicilik gerektiren bir girişim mi?
Kök hücre tedavilerinin uygulandığı birçok hastalık bulunsa da her derde deva olduğu iddiası "mucize" algısına yol açıyor. Uzmanlar başarıya götürenin doğru hasta seçimi kadar hastanın yaşı ve hastalığının derecesi gibi faktörler de olduğuna dikkat çekerek, "en büyük tehlike bu tedavi şekline gereğinden fazla anlam yüklemek" diyor. Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun haberi
ABONE OLKök hücre tedavilerinin kullanım alanları son yıllarda oldukça genişledi. Günümüzde, kök hücre, cilt hastalıklarından genetik hastalıklara, nörolojik problemlerden kelliğe kadar geniş bir hastalık grubuna uygulanıyor. Ortopedik çok sayıda rahatsızlığın çözümlerinden birinin de bu alanda yaygın başvurulan kök hücre tedavileri olduğu belirtiliyor. Buna karşın kök hücre tedavileri bazı çevrelerce bize sunulduğu gibi gerçekten her tür hastalıkta etkili olan mucizevi bir tedavi çeşidi mi yoksa uygulanmasında seçici olunması gereken bir girişim şekli mi?
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Sporcu Sağlığı ve Spor Bilimleri Enstitüsü Müdürü ve Baltalimanı Kemik Hastalıkları Hastanesi Artroskopi ve Spor Yaralanmaları Klinik Sorumlusu Prof. Dr. Şükrü Sarper Gürsu, kök hücre tedavilerinin ortopedi ve travmatolojide kullanımına dair önemli bilgiler veriyor. Bu tedavilerin çeşitli ortopedik sorunların giderilmesinde yaygın şekilde tercih edilmeye başladığını belirten Gürsu; kök hücrelerin tedavi amacıyla kullanıldığı ortopedik sorunlar arasında; eklem kıkırdağı hasarları, menisküs yırtıkları, çeşitli tendon ve bağ hastalıklarının olduğunu belirterek; “Kök hücreler vücudumuzda yer alan dokuların köken aldığı hücreler olarak tanımlanmakta ve tedavide kullanımları bu esasa dayanmaktadır. Bu uygulama ile bozulmuş ya da hasarlı dokuları oluşturan hücrelerin köken aldıkları hücreleri sorunlu bölgeye yerleştirerek yeniden sağlam doku oluşturmaya çalışıyoruz. Kök hücre tedavilerinin başarısı, bazı hastalıklar söz konusu olduğunda tüm dünyada kabul görse de; bazı çevrelerde olması gerekenden daha geniş tutulması ve gerekenden daha fazla anlam yüklendiği bir gerçek” diyor.