Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam Seyahat Side gezi rehberi! Side'de görülmesi gereken yerler...

        Levent Özçelik, HT Cumartesi'de Side'yi kaleme aldı. Side; tarih, doğa, kum, güneş, deniz ve antik hikâyeleriyle baharı yaşamak için ideal bir destinasyon. Lidyalılardan Perslere, Büyük İskender’den Helen krallıklarına ve Romalılara kadar pek çok uygarlığın gelip geçtiği; Yunan, Roma, Bizans dönemlerinin yapı özelliklerini, modern çağın tüm gerekleriyle birlikte bugüne taşıyan Side, hâlâ kıpkırmızı narların kenti... Hesychius’un sözlüğünde Side’nin anlamı, “nar” olarak geçiyor. Nar simgesi, zamanın paralarının, mermer yontuların üzerinde de yer almış. Yunanca’da narın adlarından biri olarak kullanılan Side sözcüğü, aynı zamanda pek çok kadın kahramana da ad olmuş.

        Harita

        ANTİK BİR YOLCULUK

        Baharın tatlı serinliği eşliğinde antik bir yolculuk başlasın: Albenili kent kapısı ve Roma hamamı. Az ilerideki mermer yolu takip ederek ulaşacağınız limanda yer alan Athena ve Apollon tapınakları, şimdilerde balıkçıların ağlarına ve akşamları da rakı sofralarına mekân olmuş durumda. Ağlarını tamir eden, küçük çakılarla midye ayıklayan balıkçılara selam verip sütunlu yola geri dönmeli. Side’de kara surları varlığını hâlâ sürdürürken deniz surları neredeyse hiç görünmüyor. Kara surlarının kimi yerlerinde 10 metre yüksekliğinde kuleler yer alıyor ki bunlar “konglomera” adı verilen taşlardan yapılmış. Büyük bölümü dikdörtgen, kalan bölümü yuvarlak ve yarım yuvarlak olan kara surları ve aralarındaki kapılar, İS. II ve III. yüzyıllarda şeref avlusu olarak kullanılmış, sonraki yüzyıllarda ise savunma hizmeti sunmuş.

        REKLAM

        Side’de toprak altında kalmış pek çok tarihi eserin açığa çıkmasında emeği geçen Prof. Arif Müfid Mansel tarafından 1947’de başlatılan kazı ve incelemeler, surların Helenistik döneme ait olduğunu ortaya koymuş. Sütunlu caddede, araçlar ve insanlar kemerli bir kapının altından geçerek giriyor antik kente. Kapının hemen dibinden başlayan, agoraya ve tiyatronun önüne kadar giden bu cadde, eskiden korint sütunları bulunan güzel caddelerden biriymiş. Şimdi eski görkemini yitirmiş. Otlarla kaplı olan diğer caddenin solunda Bizans bazilikasının kalıntıları görülüyor.

        SÜTUNLARI MISIR’DAN

        Müze öncesi bırakmış olduğumuz agoraya yeniden dönelim. Sadece temelleri kalmış kalıntılar, eskiden dükkânlarla çevrili, sütunlarla sınırlandırılmış muazzam bir yapıya aitmiş. Antik dönemde; korsanlar, esirlerini açık artırmayla agoranın avlusunda satışa çıkarırmış. Antik kentin en görkemli yapısı kuşkusuz ki tiyatro. Girişinde anıtsal kapı ve restore edilmiş bir çeşme bulunan tiyatro, İS. 2. yüzyıla tarihleniyor. Mimarlık tarihi açısından önemi, diğer antik kentlerde olduğu gibi bir dağ yamacına yaslanmayıp kemerli mekânlar üzerinde kurulmuş olmasıymış. Geç Roma döneminde gladyatör gösterileri için kullanılan 15 bin kişilik tiyatronun sahnesi harap durumda. Tiyatro, İS. V ve VI. yüzyıllarda açık hava kilisesine dö- nüştürüldüğü için sanırım, iki küçük şapel ve yanındaki yolun kenarında bir Dionyssos tapınağı bulunuyor. Önündeki sütunlar ise Mısır’dan getirtilmiş.

        MAYIS VE EYLÜL EN İYİ ZAMANI

        - Modern kentin, çok yıldızlı otellerin ve apartmanların arasına sıkışıp kalmış antik kentte görülmesi gereken önemli yapılar arasında, agora, tiyatro, müze, hamam, anıtsal çeşme yapıları, Apollon ve Athena tapınakları yer alıyor. Sorgun, Titreyengöl, Manavgat Şelalesi, Selekueia, Etenna, Selge, Köprülü Kanyon Milli Parkı ve Olukköprü Milli Parkı da Side civarında gezebileceğiniz yerlerden.

        - Side civarındaki tarihi ve doğal güzellikleri günlük turlara katılarak da gezebilirsiniz.

        -Nisan başında başlayan turizm sezonu, ekim ayına kadar devam ediyor. Temmuz ve ağustos Side’nin en yoğun ayları. Mayıs ve eylül ise sakin, serin ve ucuz olduğu için tercih edilebilecek en iyi zaman.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ