Obezite sorunu ancak hastaya özel program ve çoklu yaklaşımla çözülebilir
Obezite hastalığına yaklaşımda yöntem değişti. Çok yorgun bir kişiye, "Uyuman gerek" demek, nasıl o kişinin uyku sorununu çözmeye yetmiyorsa kendini yemek yemekten alıkoyamayan birine "yeme!" denmesi de aynı anlama geliyor. Bu noktada kişiye ne yapılacağının söylenmesinden çok, sorunun çözümüne yardım edecek yaşam tarzı değişiklikleri ve tedavi uygulamaları gerekiyor. "Daha az ye ve daha çok egzersiz yap!" dönemi bitmiş görünüyor. İşte dünyanın baş belası ve çağın hastalığı olarak nitelenen obezite ile ilgili bilimsel bilgiler ve çarpıcı gerçekler. Ceyda Erenoğlu'nun özel haberi...
ABONE OLİsrail’in obezite konusunda ünlü ismi Dr. Gabriella Lieberman İstanbul’daydı. Kendisiyle kaldığı otelin boğaz manzarası eşliğinde bir röportaj gerçekleştirdik. İdeal kiloda ve fit görünen bu bilim insanına ilk sorum ailesinde obezite sorunu yaşayan birey olup olmadığıyla ilgiliydi. Fazla düşünmeden “hayır” dedi. Bu yanıta rağmen İsrail, yüzde 25’lik oranıyla obezitenin yaygın yaşandığı çok sayıda ülkeden biri. Sheba Tıp Merkezi Obezite Klinik Şefi ve Endokrin Uzmanı Dr. Lieberman’ın bu hastalığa ilişkin en hassas olduğu konulardan birini de belirtelim. Diyor ki; “Kimseyi ‘obez kişi’ diye etiketlemeyelim. ‘Diyabetli kişi’ veya ‘obez kişi’ şeklindeki kavramları doğru bulmuyorum. Bu, hakaret gibi algılanabilir. Beni böyle tanımlasalar ben de hakaret olarak algılarım.”