Bel fıtığı hastalarına müjde!

Aşırı kilo nedeniyle bel fıtığı ameliyatı olamayan, kilo vermek için yapması gereken egzersizleri ise ağrı yüzünden yapamayan hastaların girdiği kısır döngüye “Proloterapi tedavisi” son veriyor

Ameliyat noktasına gelmiş bel fıtığı hastaları bir de aşırı kiloluysa, tedavi süreci adeta bir kabusa dönüşür. Ameliyat olması için kilo vermesi gereken hasta, ağrı nedeniyle hareket edemez hale gelirken, diyetle kilo vermeye çalıştığı birkaç ay içerisinde ilerleyen fıtık, hastayı uzun süre yatağa bağlıyor. Hasarlı bölgede oluşturulan mikropsuz iltihap ile dokuları canlandıran “Proloterapi” yöntemi, aşırı kilolu hastalarda, fıtığın kaynağına inerek birkaç seansta hastayı ayağa kaldırıyor.

Proloterapiyi Türkiye’de ilk kez uygulayan ve yaygınlaşmasını sağlayan Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. İlker Solmaz, dokuları canlandıran tedavi yöntemi Proloterapi ile fıtığa neden olan hasarlı bölgenin kalıcı olarak tedavi edilebildiğini söyledi.

FAZLA KİLO TEDAVİYİ ZORLAŞTIRIYOR

Uzm. Dr. İlker Solmaz, aşırı kilolu hastaların tedavilerinin diğer hasta gruplarına göre daha zor ve sıkıntılı olduğunu belirterek, “Beldeki rahatsızlıktan dolayı hareket güçlüğü yaşayan bu hastalar için hareket edebilmek neredeyse imkansızdır. Bu nedenle de ameliyata hazırlık sürecinde vermeleri gereken kiloları egzersiz yapamadıkları için çok daha uzun sürede ancak diyetle vermeleri gerekiyor, bu da tedavinin geciktirilmesi ve hastalığın ilerlemesi anlamına geliyor” dedi. Proloterapi yöntemi ile ileri düzeydeki bel fıtığı rahatsızlıklarının birkaç seansta ameliyata gerek kalmadan kalıcı olarak tedavi edilebildiğini vurgulayan İlker Solmaz, “Bu yöntemin kilo sorunu olan bel fıtığı hastaları içinde bir kurtarıcı olduğunu söylemek yanlış olmaz” diye konuştu.

HEDEF FITIĞA NEDEN OLAN BÖLGENİN TEDAVİ EDİLMESİ

Bel fıtığı olan hastalarda ağrının giderilmesi için ağrı kesiciden, ameliyata kadar uzanan birçok yöntemin kullanıldığını anımsatan İlker Solmaz, ancak bu yöntemlerin ağrıyı yalnızca ertelediğine, nedeni ortadan kaldırılmadığı için de fıtığın tekrarlamasına neden olduğuna işaret etti. Asıl hedefin fıtığa neden olan hasarlı bölgenin tedavisi olduğunu dile getiren Dr. Solmaz, Proloterapinin bel fıtığında kullanılışına ilişkin şu bilgileri verdi:

“Proloterapi, yöntemi ile rahatsızlığın kaynağı olan bölgedeki eklem ve kas yapışma yerlerine, bağlara özel bir solüsyon enjekte edilerek orada mikropsuz iltihap oluşturulur. Oluşturulan mikropsuz iltihap sayesinde hasarlı bölge kısa zamanda tamir edici hücreler tarafından işgal edilir ve tamirci olan bu hücreler, iltihabı yok ederek o bölgede sağlam bir dokunun oluşmasını sağlar. Kilo sorunu nedeniyle ameliyat olamayan bel fıtığı hastalarında güvenle uygulanan Proloterapi yöntemi, ameliyatsız ve kalıcı bir tedavi yöntemidir”

Bel ağrısından korunmak için egzersizler

YAN ETKİSİ YOK

Dr. İlker Solmaz, yöntemin hemen hemen hiçbir yan etkisinin olmadığının altını çizerek, yöntemin uygulanmasında hekimin el becerisinin önemli olduğunu vurguladı. Solmaz, “Hekim seçilirken çok dikkat edilmelidir. Tecrübesiz ellerde yapılan tedaviler birçok komplikasyona neden olabiliyor. Bu yüzden Proloterapi yöntemi kesinlikle tecrübeli ve eğitimli ellerde, doğru ortamlarda uygulanmalıdır” uyarısını yaptı.

KİLO İSKELETİ DE BOZUYOR

Dr. İlker Solmaz, aşırı kilonun kas ve iskelet sistemini de bozarak, bu sistemlerin hastalıklarına da davetiye çıkardığına işaret ederek, “Aşırı kilo almamak için egzersiz yapmak ve beslenmeye dikkat etmek gerekir” dedi.

Belinizi korumanın 10 yolu!

- EŞYA KALDIRIRKEN DİZİNİZİ BÜKÜN - Yanlış pozisyonda yük kaldırmak belde rahatsızlığa sebep olan hatalı davranışların başında geliyor. Yerden bir eşya alacağınız zaman, dizlerinizi bükerek yere çömelin ve eşyayı bu pozisyonda kaldırın.

- BELİNİZİ DÖNDÜRMEYİN - Özellikle arabada, arkaya dönüp oradan bir şey almak bel ağrısına sebep olabiliyor. Omurganın dönerek hareket etmesine yol açan bu tip tehlikeli ve ani davranışlardan kaçının.

KİLO VERİN - Kilo almak özellikle bel bölgesindeki diskleri zorluyor. Bütün vücudun ağırlığı bel bölgesindeki omurlara biniyor ve yük oradan bacaklara doğru dağılıyor. Eğer kişi kilo alırsa omurgaya binen yük artıyor. Fazla kilolarınızdan kurtulmak için sağlıklı beslenin ve düzenli egzersiz yapın.

YÜKSEĞE UZANMAYIN - Bel ağrısına yol açan davranışlardan biri de yükseğe uzanmak ve yukarıdaki bir yükü almakla gerçekleşiyor. Başınızdan yükseğe uzanmayın, yüksekteki bir yerden ağırlık almayın.

- EGZERSİZ YAPIN - Bel çevresindeki kasların güçlendirilmesi için egzersiz yapın. Düz koşu ve yüzme en çok tavsiye edilen sporlar arasında yer alıyor. Basketbol, futbol gibi mücadele içeren ya da halter gibi ağırlık kaldırılan sporlar ise bel ağrısı şikayeti olanlara tavsiye edilmiyor.

HAREKETSİZ KALMAYIN - Bilgisayar başında yarım saat oturuyorsanız, beş dakika kalkıp dolaşın. Bu masa başında çalışanlar için de geçerli. Oturulan her yarım saatte bir pozisyon değiştirmek ve kalkıp dolaşmak, ağrılardan korunmada önem taşıyor.

- DESTEK KULLANIN - Çalıştığınız koltukta ya da sürücü koltuğunda mutlaka beli destekleyecek bir yastık bulundurun. Çalışırken olduğu gibi, otomobil kullanırken de oturma pozisyonu önem taşıyor. Geriye doğru çok yaslanmayın ve direksiyona daha yakın durarak araba kullanın.

- YATARAK KİTAP OKUMAYIN - Yatar pozisyonda kitap okumak bel ağrısına yol açıyor. Öne doğru eğildiğiniz için omurganın duruşu değişiyor. Aynı şekilde yatakta dizüstü bilgisayarıyla da çalışmayın.

- YATAK SEÇİMİNE ÖNEM VERİN - Yatakların ne sert ne de çok yumuşak olması gerekiyor. Ortopedik özellikli yataklar bel sağlığını koruyor. Yatma pozisyonunda ise bir kısıtlama bulunmuyor. En rahat ettiğiniz pozisyonda uyuyun.

RAHAT AYAKKABI GİYİN - Özellikle kadınlar için uzun saatler yüksek topuklu ayakkabı giymek sakıncalı olabiliyor. Çünkü bütün omurganın dengesi ve ağırlık merkezi değişiyor. Tüm ağırlık bele yükleniyor. Bu yüzden işe giderken spor ayakkabı, işte ise iş ayakkabısı giymeye çalışın.