Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika Cumhurbaşkanı Erdoğan Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreninde konuştu - Son Dakika Haberleri

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri töreninde konuştu.

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri'nin sahiplerine bakıldığında ülkemizin eşi benzeri bulunmayan kültürel zenginliğine bir kez daha şahit oluyoruz." dedi.

        Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde yaptığı konuşmasına ödüle layık görülen kıymetli sanatçıları, fikir ve edebiyat erbabını, ustaları ve onların temsilcilerini tebrik ederek başladı.

        Titiz bir çalışmayla bu anlamlı ödüle layık görülen kültür sanat insanlarını tespit eden seçici kurula da teşekkür eden Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri'nin sahiplerine bakıldığında ülkemizin eşi benzeri bulunmayan kültürel zenginliğine bir kez daha şahit oluyoruz." diye konuştu.

        Erdoğan, müzik alanında ödüle layık görülen Ajda Pekkan'ın sanat dünyasının çınarlarından biri olduğunu söyledi.

        Yıllara meydan okuyan duruşu ve sanat icrasıyla Pekkan'ın müzikseverlerin hafızalarında müstesna bir yer edindiğini anlatan Erdoğan, "Sayın Pekkan, 'Kimler geldi kimler geçti', 'Petrol', 'Her yaşın bir güzelliği var' gibi şarkılarıyla sanat tarihimizin altın sayfalarına adına yazdırmıştır. Türk müziğinin son yarım asrına damga vurmasının yanında yeni sanatçıların yetişmesine de ilham kaynağı olan Ajda Pekkan'ı tebrik ediyoruz." dedi.

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, Prof. Dr. Süleyman Saim Tekcan'ın 60 yılı aşan sanat hayatı ile ülkenin resim alanında duayen isimleri arasında ilk sıralarda yer aldığını dile getirdi.

        Tekcan'ın aynı zamanda içinde 25 binden fazla sanat eseri bulunan İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi ile ülkenin dört bir yanından sanat okullarının, liselerinin ve akademilerinin kurucusu olduğunu anlatan Erdoğan, "Hocamız gerek resim, özgün baskı, heykel gibi geniş yelpazeye yayılan eserleriyle, eğitimci kişiliğiyle büyük bir emek ve katma değeri fani ömre sığdıran müstesna bir şahsiyettir. Sanatını bu toprakların kültürü ve birikimi üzerine inşa eden Tekcan'ı tebrik ediyoruz." ifadelerini kullandı.

        Yılmaz Erdoğan'ın Türk sinemasına yönetmen, yapımcı, senaryo yazarı ve oyuncu olarak yıllarını verdiğini, her kesimden seyircinin gönlünde taht kurduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

        "Vizontele, Ekşi Elmalar, Kelebeğin Rüyası ve Bir Demet Tiyatro gibi birçok güzel eserde onun imzası var. Sayın Erdoğan'ın oyunculukta sergilediği en önemli mahareti, kanaatimce Anadolu insanını ideolojik ön yargılara hapsetmeden tüm doğallığı ve samimiyetiyle gerçekçi bir şekilde anlatmasıdır. Sinema alanında ödül alan Yılmaz Erdoğan'ı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

        Bu sene tiyatro alanında büyük ödülün sahibi Türk tiyatrosunun yaşayan efsanelerinden Sayın Ayla Algan'dır. Aylan Algan Hanımefendi gerek yurt içinde gerek yurt dışında sergilediği sahne performanslarıyla milyonları kendine hayran bırakan bir değerimizdir. Kendi aynı zamanda ülkemizde tiyatro sanatının gelişmesi için önce tiyatro atölyesi, sonra tiyatro araştırma laboratuvarı projelerini hayata geçirmiştir. Yunus Emre'nin tüm insanlığı kuşatan, kucaklayan sevgi dilini bir hayat felsefesi olarak benimseyen, tiyatronun bu felsefeden nasiplenmesi için büyük emekler sarf eden sanatçımızı tebrik ediyoruz."

        Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim inancımızda alimler peygamberlerin varisleri olarak görülür." diyerek medeniyetin köklü müktesebatını, günün birikimi ve imkanlarıyla harmanlayarak geleceğe taşıyanların alimler olduğunu vurguladı.

        Erdoğan, şöyle devam etti:

        "Prof. Dr. Hayrettin Karaman, İslami ilimlerde derin vukufiyeti, hoşgörüsü, tevazusu ve özgün eserleriyle tanınan işte böyle bir hocamızdır. Hayrettin Karaman hocamız, sadece ilmiye kimliği ile değil, vesayete karşı dik duruşu ve mücadelesi ile de temayüz etmiş bir isimdir. Akademisyenliğinin ilk yıllarında kaleme aldığı 'İslam Hukukunda İçtihat' adlı teziyle adından çokça söz ettirmiş, İslam Araştırmaları Merkezinin (İSAM) kurucuları arasında yer almış, çeşitli sivil toplum kuruluşlarında sorumluluk üstlenmiştir. Fildişi kulesine hapsolmak yerine hayatın içinde bizzat var olan Müslümanların soru ve sorunlarına İslam fıkhından güncel çözüm yolları arayan, içtihat kapısını açık tutmak için canla başla çalışan hocamızın şöhreti ülkemiz sınırlarının ötesine geçmiştir. Türkiye'nin ilk imam hatip mezunlarından biri olarak imam hatip neslinin yetişmesinde Hayrettin Karaman hocamızın çok büyük emeği vardır. Maruz kaldığı onca baskıya, haksızlığa, hadsizliğe rağmen halen gazete yazılarıyla, makaleleriyle, hikmet dolu sohbetleriyle gönül dünyamızı aydınlatan muhterem hocamıza Rabb'imden sağlıklı, bereketli ömürler niyaz ediyorum. Ödülünü takdim edeceğimiz Hayrettin Karaman hocamızı da tebrik ediyoruz. Özellikle, şahsen benim de hocam olması hasebiyle saygılarımı sunuyorum."

        "TÜRKÇENİN BÜYÜK SAVUNUCUSU"

        Edebiyat alanında ödüle layık görülen Yavuz Bülent Bakiler'in nice güzel şiirin yanı sıra hatıra, seyahatname, biyografi, mektup tarzında kaleme aldığı pek çok eseri edebiyat hazinesine armağan ettiğini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

        "Sayın Bakiler'in edebi zenginliği ilgi alanlarının genişliğinden geliyor olmalı ki 86 yıllık bereketli ömrüne, siyaset, hukuk, bürokrasi, basın, televizyon gibi birbirinden farklı tecrübeler sığdırdı. Onun sohbetine aşina olanlar kalemi kadar kelamının da kuvvetli olduğunu çok iyi bilirler. Kendisinin dilinden Sivas'ı, Ankara'yı, İstanbul'u, Balkanlar'ı, Türkistan illerini okuyan, dinleyen herkes bir duygu seline kapılmaktan kurtulamaz. Edebiyat alanında bu seneki ödülü merhum Yılmaz Öztuna'nın ifadesiyle 'Türkçenin büyük savunucusu' Yavuz Bülent Bakiler'e veriyor, kendisine sağlıklı, hayırlı ömürler niyaz ediyoruz."

        Karikatür ve animasyonda Varol Yaşaroğlu yeni bir soluk kazandırmıştır. İçindeki çocuk ruhunu kaybetmeden çalışan, üreten, Kral Şakir gibi çocuklarımızın sevdiği karakteri kazandıran Yaşaroğlu'nu kutluyorum.

        Gastronomi alanında Ömür ve Emre Akkor Türk mutfağına ve milli kültürümüze emsalsiz hizmette bulunuyorlar. Türkiye'nin lezzet haritasını çıkaran Ömür ve Emre Akkor kardeşlerini tebrik ediyor, ellerine ve emeklerine sağlık diliyoruz.

        Dans ve balede Tan Sağtürk akla gelen ilk isimlerdir. Diyarbakır'da açtığı dans ve bale okuluyla önemli sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren Tan Sağtürk'ü tebrik ediyoruz.

        Selçuklu zarafetini Osmanlı ustalığı ile birleştiren, Tokyo Camii, Aşkabat gibi ülkemizi yurt dışında temsil eden mimar Hilmi Şenalp'in fikir ve yürek teri vardır. Sayın Hilmi Şenalp'i kutluyor, çalışmalarında muvafakiyetler diliyoruz.

        Sayın Sevan Bıçakçı'ya zanaat alanında ödül vermekten bahtiyarlık duyuyorum. Bu toprakların kadim zenginliğini yaşatan herkes gibi sayın Bıçakçı'ya şükran borçluyuz.

        Sayın Gülbün Mesara tezhib, minyatür ve katı ustası kıymetli sanatçımızdır. Sabırla, sebatla bütün ömrünü klasik sanatlarımıza vakfetmiş olan Gülbün hanımefendiye şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

        Asırlardır sözlü kültürümüzü yansıtan, gönüllerimizi ilim, hikmet ve sevdayla dokuyan aşıklarımızdır. Her bir türküde Anadolu insanının çığlığı, umudu, acısı ve irfanı vardır. 1973 yılında ebedi aleme irtihal eden Aşık Veysel Şatıroğlu, Anadolu halk ozanlarının yakın tarihimizin en önemli temsilcilerindendir. Aşık Veysel, milletimizin gönül yollarını en iyi bilen, o yolda yürüyen, o yolda ömrünü tamamlayan özünden geçeni büyük maharetle söze ve saza döken hakiki bir halk ozanıdır.

        Bu toprakların sevinci, kederi, hasret ve sevda duygularını dile getiren Aşık Veysel'in Sivas ellerinde söylediği türküler bütün coğrafyamızda yankılanmıştır. Hakkı ve değişmez hakikati söyleyen böyle bir devrin yaşadığı dönemde kılık kıyafeti sebebiyle Ankara'nın Ulus semtinden dışarı atılması milletimizin hafızasında onulmaz yaralar açmıştır.

        Gazi'yi görmek için Sivas'tan Ankara'ya 3 ay yol yürüyen Aşık Veysel'e yapılan bu kötülük insanımıza bakış açısının çarpıklığı ortaya koymuştur. Millete ait ne varsa hepsini birden gerilik emaresi olarak yaftalayan faşizm heveslilerin kültür sanat hayatımızda yol açtığı tahribatın izlerini ortadan kaldırmak elbette kolay olmadı.

        Bu yılki Vefa Ödülümüzü büyük usta Aşık Veysel'e vererek bir ayıbı temizliyor devlet olarak kendisine şükran borcumuzu da ifa ediyoruz.

        Vatandaşlıktan çıkarıldıktan 58 yıl sonra Bakanlar Kurulu kararıyla Nazım Hikmet'e Türk vatandaşlığı veren biz olduk. Yaşadığı dtönemde sırf Kürçe şarkı söyledi diye linç edilen Ahmet Kaya'nın mezarını Türkiye'ye getirme teklifini biz yaptık.

        İstanbul'a Atatürk Kültür Merkezi'ni Ankara'ya Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nı kazandırarak önemli görevi üstlendik.

        REKLAM

        CUMHURBAŞKANLIĞI KÜLTÜR VE SANAT BÜYÜK ÖDÜLLERİ SAHİPLERİ

        Müzik Ödülü: Ajda Pekkan

        Tiyatro: Ayla Algan

        İlim-Kültür: Hayrettin Karaman

        Mimari: Hilmi Şenalp

        Gastronomi: Ömür Akkor - Yunus Emre Akkor

        Zanaat: Sevan Bıçakcı

        Resim: Süleyman Saim Tekcan

        Dans-Bale: Tan Sağtürk

        Karikatür-Animasyon: Varol Yaşaroğlu

        Edebiyat: Yavuz Bülent Bakiler

        Sinema: Yılmaz Erdoğan

        Geleneksel Sanatlar: Gülbün Mesara

        Vefa Ödülü: Aşık Veysel

        CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN PAYLAŞIM

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ödül töreni sonrası yaptığı sosyal medya paylaşımında şu ifadeleri kullandı: 2022 Yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ni takdim ettiğimiz kıymetli sanatçılarımızı, fikir ve edebiyat erbabımızı, hocalarımızı ve üstatlarımızı ayrı ayrı tebrik ediyor, her birine şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ