Fed faiz kararı ne zaman açıklanacak? Fed faiz indirimine gider mi, beklenti ne yönde?
Fed faiz kararı için tüm dünyanın gözü Para Politikası Kurulu toplantısına çevrildi. Öte yandan, Fed, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun Nisan sayısını yayımladı. Raporda, ticaret politikasındaki değişikliklere ilişkin endişelerin listenin başında yer aldığı, bunu politika belirsizlikleri ile ABD'nin borcunun sürdürülebilirliğinin takip ettiği aktarıldı. Peki, Fed faiz kararı ne zaman açıklanacak, son gelişmeler neler? İşte, detaylar...

Küresel piyasalarda gözler, Fed'den gelecek faiz kararına odaklandı. Mart ayında faizi pas geçen Fed, küresel ticaret, politika belirsizliği ve ABD'nin borcunun sürdürülebilirliğinin, finansal istikrara yönelik en önemli riskler olarak görüldüğünü bildirdi. Peki, Fed faiz kararı ne zaman açıklanacak?

FED FAİZ KARARI NE ZAMAN AÇIKLANACAK?
ABD Merkez Bankası takvimine göre Nisan ayında Fed faiz kararı için toplanmayacak. Bir sonraki Fed faiz kararı 6-7 Mayıs tarihlerinde yapılacak toplantının ardından 7 Mayıs günü saat 22.00'de açıklanacak.

FED MART AYI FAİZ KARARI NE OLMUŞTU?
ABD Merkez Bankası (Fed) 2025'in ikinci faiz kararını açıkladı. Buna göre Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC) politika faizini piyasa beklentisine paralel bir şekilde yüzde 4.25-4.50 aralığında sabit bıraktı.

FED FAİZ İNDİRİMİNE GİDER Mİ?
ABD yönetiminin 'Önce Amerika' anlayışıyla yürüttüğü politikalar, piyasalarda yön belirleyici olmaya devam ederken, yatırımcıların odağının tarifelere ilişkin kaygılardan, müzakere sürecine dair olumlu beklentilere ve güçlü bilançolara kaydığı gözlendi.
ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin açıklamaları da takip edilirken, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller, tarifeler nedeniyle işten çıkarmaların başlayabileceğini ve işsizlikte önemli bir artış olması halinde faiz indirimlerini destekleyeceğini belirtti.
Tarifelerin temmuz ayından önce ekonomi üzerinde önemli etkisinin olacağına inanmadığını aktaran Waller, ancak karşılıklı tarifelerin yürürlüğe girmesi halinde işsizliğin hızla artabileceğini ifade etti. Waller, tarifelerin enflasyonist etkisinin muhtemelen geçici olacağını kaydetti.
Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack da net ve ikna edici verilerin olması halinde Fed'in faiz indirimleri konusunda haziran ayında harekete geçebileceğini aktardı. Hammack, Fed'in 6-7 Mayıs'taki toplantısında faiz oranlarını düşürmeyi düşünmek için erken olduğunu söyledi.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ise Fed'in mayıs ayında politika faizini değiştirmeyeceğine kesin gözüyle bakılırken, Bankanın haziran ayında yüzde 66 ihtimalle faiz indirimine gideceği fiyatlanıyor.

FED KÜRESEL TİCARETİ FİNANSAL İSTİKRARA YÖNELİK BİR RİSK OLARAK GÖRÜYOR
Fed, Amerikan finansal sistemindeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Finansal İstikrar Raporu'nun nisan sayısını yayımladı.
ABD'nin finansal istikrarına yönelik risklere ilişkin yapılan anketin sonuçlarının paylaşıldığı raporda, ticaret politikasındaki değişikliklere ilişkin endişelerin listenin başında yer aldığı, bunu politika belirsizlikleri ile ABD'nin borcunun sürdürülebilirliğinin takip ettiği aktarıldı.
Raporda, "Ankete katılanların çoğu, tarifeleri ana risk olarak görürken, bazıları, yerel ekonominin ithal mallara yönelik artan tarifeleri mütevazı bir aksamayla atlatabileceğini belirtti." ifadesi kullanıldı.
Fed'in raporunda, "Anket katılımcıları, tırmanan bir ticaret savaşı potansiyelinin daha ciddi sonuçlara yol açabileceğini değerlendirdi." görüşü yer aldı.

Ticaret dışında politika belirsizliğinin de finansal istikrara yönelik önemli bir risk olarak görüldüğüne işaret edilen raporda, hükümetin harcama önceliklerindeki değişiklikler ile ABD'nin uluslararası angajmanının kapsamının buna dahil olduğu kaydedildi.
Raporda, ABD'nin borcunun sürdürülebilirliği, kalıcı enflasyon ve parasal sıkılaşma, riskli varlık/değerleme düzeltmesi, tahvil piyasasının işleyişi, resesyon, bankacılık sektörü stresi, jeopolitik riskler, yabancıların ABD varlıklarından çıkışı, özel kredi stresi, banka dışı finansal kuruluş stresi, ABD dolarının değeri ve kurumsal kredi stresinin en çok dile getirilen diğer riskler olduğu belirtildi.