Galatasaray'ın tarihi Kadıköy zaferi nasıl geldi?
Kadıköy'de çıktığı kritik derbiyi 3-0 gibi bir skorla kazanan Galatasaray birçok ilki yaşarken tarihi zafer ise adım adım planlandı. Fenerbahçe'nin zorlandığı maçları masaya yatıran analiz ekibinin verileri doğrultusunda rakibini oyuncularına adeta ezberleten Okan Buruk, maç öncesi hazırlığı, eleştirilen 11 tercihi ve maç içi değişiklikleriyle galibiyeti ilmek ilmek ördü! İşte dev zaferin perde arkası
Spor Toto Süper Lig'in 18. haftasında konuk olduğu Fenerbahçe'yi deplasmanda 3-0 yenerek liderliğini sürdüren Galatasaray, bu sonuçla ligde puanını 39'a çıkartarak, ikinci sırada olan Fenerbahçe ile puan farkını 4'e çıkardı. Bu sezon deplasmanda en çok puan toplayan takım olan sarı-kırmızılılar, 1993'ten bu yana en farklı deplasman galibiyetini Kadıköy'de alırken tarihi zaferde başrolde ise Okan Buruk ve kurmayları vardı. İşte Kadıköy galibiyetinin perde arkası ve detayları...
PSİKOLOJİK HAZIRLIK
4 Ocak'ta Ankaragücü'nü 2-1 yenen Galatasaray bu zaferi hemen unutarak derbiye konsantre oldu. Kadıköy'e lider olarak gidecek olan sarı-kırmızılılarda Okan Buruk ve yardımcıları, derbinin önemine vurgu yapsa da ligin henüz ilk yarısında olunduğunu hatırlatan telkinlerde bulundu. Derbideki olası bir mağlubiyetle henüz bir şey kaybedilmeyeceğini belirten Buruk, önlerindeki 10 maçlık süreçte sadece iki kez İstanbul dışına çıkacaklarını hatırlatarak oyuncularında oluşabilecek gerginliği azaltmaya çalıştı. Bu sezon kampa girmeyen Galatasaray, derbi öncesinde de kampa girmedi ve oyuncular, cumartesi günü yaklaşık üç saat süren çalışmaların ardından tesislerden ayrıldı.
ANALİZ EKİBİ ROTAYI ÇİZDİ, BURUK UYGULADI
Fenerbahçe'yi sezon başından bu yana zaman zaman statta yakından takip eden analiz ekibi, Buruk'a bu maç için üç maçtan örnekler vererek derbi planına dair rotayı da çizdi. Analiz ekibi özellikle Fenerbahçe'nin yenilmese de zorlandığı Fatih Karagümrük maçı, Rennes karşılaşmaları ve 2-0 kaybettiği Trabzonspor mücadelelerinden kesitler çıkararak sarı-lacivertlilerin zayıf karnını tespit ederken Buruk ve kurmayları da derbi planını buna göre şekillendirdi.
DAHA DİREKT OYUN
Bu sezon topa sahip olma yüzde ortalaması yüzde 56 olan Galatasaray'da Buruk, sarı-lacivertlilerin topla yaratamadığı ve set hücumlarında zorlandığı düşüncesiyle derbide daha direkt bir oyun kurguladı. Kadıköy'de topa sadece yüzde 37 sahip olan Galatasaray'ın planı tuttu. Fenerbahçe topa sahip olsa da oyuna hakim olamadı ve tehlike yaratmakta zorlandı.
TOP BIRAKILMADI, KAZANILACAĞI YER BELİRLENDİ
Galatasaray topa sahip olmak yerine topun arkasına geçmedi; Fenerbahçe'ye baskı yapacağı bölgeyi iyi seçti. Sarı-lacivertlilerin yarı sahasına gelmesine izin veren sarı-kırmızılılar, ceza sahası civarında ise şiddetli bir pres yaptı. Kendi üçüncü bölgesinde Fenerbahçeli oyuncuları yanlış karara itmek için baskı yapan Galatasaraylı oyuncular ayrıca sarı-lacivertlileri sürekli olarak kanatlardan oynamaya yönlendirerek burada iki zaman zaman üç kişiyle baskı yaptı ve hataya zorlandı.
KEREM VE RASHICA, İÇ KORİDOR KAPADI, STOPERLER TERS AÇIYA ZORLANDI
Galatasaray, top Fenerbahçe'deyken 4-2-3-1 şeklinde değil, elmas şeklindeki 4-4-2 ile dizildi. Kanatlardaki Kerem ve Rashica rakibi kenarlarda değil, orta sahaya daha yakın bir bölgede karşılarken iç koridordaki pas açısını kapamış oldu. En uçtaki Mertens ve Barış Alper Yılmaz ise sarı-lacivertlilerin üç stoperinin ikisine baskı yaparak oyun kurulumunda Fenerbahçe'yi ters açıyla pas vermeye itti.
FENERBAHÇE'Yİ GERİ KOŞTURDU
Başakşehir maçı dışında sezon boyunca set hücumlarıyla gol arayan Galatasaray bu karşılaşmada ise daha direkt hücum şablonlarıyla gol aradı. Pas tercihleri kısa değil uzun ve hızlı olan sarı-kırmızılılar, savunmayı orta sahaya kadar çıkaran Fenerbahçe'nin ofsayt taktiğine zaman zaman yakalansa da rakip kaleye hızlı şekilde gitti. Topu kazandığında oyunu genişleten Galatasaraylı oyuncular, Fenerbahçe'yi sürekli geri koşturmak durumunda bıraktı ve oyunu domine etti.
11 TERCİHLERİ ELEŞTİRİLSE DE PLANI TUTTU
Derbiye ideal 11'inden uzak bir kurguyla çıkan Buruk'un tercihleri özellikle sosyal medyada sarı-kırmızılıların tepkisini çekti. Icardi, Gomis, Torreira gibi oyuncuları sahada görmek isteyen taraftarların aksine Buruk, Kadıköy'de temaslı oyuna alışık, fiziksel sertliğe yanıt verebilecek ve mücadele gücü yüksek oyuncuları tercih etti. Barış Alper Yılmaz'ın atletizminden faydalanan Buruk, Berkan ile de orta sahaya dinamizm kattı. Topa sahip olduğunda verimsiz kalabilecek olan bu futbolcular, yüzde 37 ile Galatasaray'ın bu sezon en düşük yüzdeyle oynadığı mücadelede yıldızlaştı.
DURAN TOPLARA MESAİ HARCANDI
Fiziksel olarak uzun ve daha 'size'lı oyunculardan kurulu olan Fenerbahçe'ye karşı duran toplara hem savunma hem de hücumda özel olarak hazırlanıldı. Rakibin hava toplarındaki üstünlüğüne karşı kalabalık savunma yapan Galatasaray ilk golünü ise duran top sonrasında buldu. Sarı-lacivertlilerin altıpasına gönderildiği durumda eriyebilecek olan kornerler çoğunlukla ön direğe kullanılırken bunların sekme ihtimaline yönelik olarak Berkan'ı ceza sahası yayında konuşlandıran sarı-kırmızılılar, Oliveira'yı ise daha çaprazda arka direğin orada yerleştirdi ve gol de buradan geldi.
ALTAY'IN AYAK DİBİNE VURULDU
Sarı-kırmızılıların diğer bir hazırlığı ise rakip oyuncuların zayıf karnının ezberlenmesi oldu. Altay'ın bire birlerde ve cepheden yüksekten gelen şutlardaki isabetlerinin aksine ayak dibine yerden vurulduğunda zorlandığını tespit eden Galatasaray'da oyuncular şut tercihlerini de bu yönde kullandı. Oliveira golünde topu yerden sert şekilde gönderirken Kerem Aktürkoğlu da karşı karşıya pozisyonda şutunu Altay'ın ayaklarının altına vurdu. Barış Alper Yılmaz da karşı karşıya kaldığı pozisyonda şutunu yine Kerem gibi Altay'ın ayaklarına göndermişti.
HAMLELER TAM ZAMANINDA GELDİ
Fenerbahçe'nin ikinci yarıdaki baskısını da kıran ve 60'a kadar oyunu yine istediği gibi şekillendiren sarı-kırmızılılarda Buruk oyun içi değişikliklerinin zamanını da doğru seçti. Lucas Torreira ve Yunus Akgün'ü 70'te sahaya sürerek hem direnç hem hareketlilik getiren Buruk, 76'da ise oyundan düşen Barış Alper'i oyundan alarak Icardi'yi sahaya sürdü. Arjantinli golcünün hem pas hem şut tercihlerinden faydalanan Buruk, Fenerbahçe'nin yarı sahasında geçen süreyi artırırken baskıyı da kırmış oldu.
