Hürriyet gazetesine bir grup protestocu taşlı saldırıda bulundu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ATV'deki konuşmasında "400 milletvekili" ile ilgili bölümün çarpıtılarak Hürriyet'te haberleştirildiğini iddia eden bir grup,Hürriyet gazetesine taşlı saldırıda bulundu.
Protestocular, güvenlik görevlilerine taş ve çeşitli cisimler atarak bahçe kapısını aştı ve gazete binasının önüne kadar ilerledi. Sloganlar atarak bina önünde bekleyen grup, polisin olay yerine gelmesinin ardından, yeniden bahçe dışına çıktı.
AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı Abdürrahim Boynukalın'ın da gruba hitaben bir konuşma yaptığı beirtiliyor.
Hürriyet Gazetesi merkezine düzenlenen saldırı sonrası CNN Türk canlı yayınına katılan Sedat Ergin, şunları söyledi:
“Hürriyet Gazetesi, Türkiye'nin en etkili gazetesi. Bağımsız gazeteciliğin sembolü olan bir gazete. Herhangi bir gazetenin saldırıya uğraması kınanmalıdır ama bu kimliğe sahip bir gazeteye saldırılması Türk demokrasi tarihine kara bir sayfa olarak geçecektir.
VELEV Kİ HATA VAR
Gelen kişilerin AK Partili olduğu anlaşılıyor. Zaten saklamıyorlardı da. Cumhurbaşkanı Erdoğan lehine slogan atıyorlardı. Bu haberin veriliş şekli hatalı mı değil mi diye biz de kendi içimizde bakıyoruz. Hatamız varsa kabul ederiz, yüzleşiriz. Velev ki hata var. Hiçbir hata taşlı sopalı saldırıyı meşru göstermez. Bir demokraside, hukuk devletinde hiçbir hata taşlı, sopalı saldırının gerekçesi olamaz.
HUKUK ZEMİNİNİN DIŞI
Bu saldırı iktidar partisi yandaşları tarafından yapılıyor. Bir demokraside siyasi partiler, şiddetle arasına mesafe koymalı. Bir kırılma vardır. Onu geçtiğiniz noktada hukuk zemininin dışına çıkarsınız. Bir gazeteyi protesto etmek için önüne gelebilirsiniz ama şiddet kullandığınız anda bu bir suçtur. Zaten yarın da avukatlarımız gerekli girişimlerde bulunacaklar.
Ben çok üzüldüm. Buraya saldıran kişiler Sayın Cumhurbaşkanımız lehine slogan atıyorlardı. Bu saldırıyı yapanların Cumhurbaşkanı'nı bu şekilde sahiplenmesi de ilginçtir.
HERKES OTURUP DÜŞÜNMELİ
Biz hatamız varsa düzeltiriz, kabul de ederiz. Biz de konuyu inceliyoruz. Onların iddiası çarpıtıldığı şeklinde. Fakat dinlediğimizde o söz aynen ağzından çıkmış. Fakat bağlamı ne? Biz de tartışıyoruz. Diyelim ki; hurriyet.com.tr'deki editör arkadaşımız hata yaptı. Bunun cezası kalkıp taş ve sopalarla cam çerçeve kırmak mıdır?
Bugün Türk demokrasi tarihine kara bir sayfa olarak geçecektir. Ben bu nahoş olaydan sonra herkesin oturup düşünmesini istiyorum. Bu kutuplaştırıcı dilin bir an önce terkedilmesi gerekiyor.