Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para SON DAKİKA! Merkez Bankası'nın faiz kararı bekleniyor - Para Haberleri

        Bugün piyasaların gözü saat 14.00'da Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun (PPK) açıklayacağı faiz kararında olacak. Son olarak geçen ay Naci Ağbal başkanlığında toplanan PPK, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 200 baz puanlık artırımla yüzde 19'a çekmişti.

        Bu kararın ardından Naci Ağbal Merkez Bankası Başkanlığı görevinden alındı, yerine Şahap Kavcıoğlu atandı. Bunun yanında Ertan Aydın ve Elif Haykır Hobikoğlu da PPK'ya yeni üyeler olarak seçildi.

        Kavcıoğlu başkanlığında ilk kez toplanacak PPK'dan bugün faizi sabit bırakması bekleniyor. AA Finans'ın beklenti anketine katılan 20 ekonomistten 19'u faizin sabit bırakılacağını öngördü. Ekonomistlerden 1'i ise politika faizinin 100 puanlık artırımla yüzde 20'ye çıkarılmasını bekliyor.

        REKLAM

        KARAR METNİ ÖNEMLİ

        Morgan Stanley ise bugünkü PPK toplantısıyla ilgili yaptığı açıklamada faiz indiriminin son derece düşük bir olasılık olduğunu ancak faiz indirimi gelmesi durumunda doların 10 lirayı test edebileceğini bildirdi.

        Eğer faizler beklendiği gibi sabit bırakılırsa odak noktası karar metnindeki ifadeler olacak. PPK metninde faizlerin uzun süre mevcut seviyelerde sabit bırakılacağı ve/veya gerekirse ek sıkılaştırma yapılacağı söylemlerinin ağırlık kazanıp kazanmadığına bakılacak.

        İNDİRİM BEKLENTİSİ ÖNE ÇEKİLDİ

        Merkez Bankası yönetimindeki değişikliğin ardından PPK'nın beklenenden daha erken bir faiz indirimine gidebileceğini söyleyenlerin sayısında artış yaşandı. Reuters anketindeki faiz indirimi sorusuna yanıt veren 14 ekonomistten 5'i ilk faiz indirimini ikinci çeyrekte beklerken, 7'i ise bunun üçüncü çeyrekte olacağını, iki kişi ise son çeyrekte olacağını öngördü. Reuters'ın görev değişimi öncesi yaptığı son ankette ise ilk indirimin üçüncü ya da dördüncü çeyrekte yapılacağı hatta 2022'ye kalabileceği öngörülüyordu.

        FAİZ-KUR İLİŞKİSİ

        Son dönemde, özellikle Merkez Bankası'ndaki değişimle beraber faiz ile kur arasındaki ilişki daha sık masaya yatırılmaya başlandı. Geleneksel olarak faizlerin yüksek tutulmasının enflasyonu aşağı çektiği ve ülkenin para birimini güçlendirdiği düşünülüyor. Naci Ağbal'ın görevden alınması faiz indirimi beklentilerini öne çektiği için dolar/TL'de başkan değişikliği sonrası hızlı bir yükseliş yaşanmıştı.

        Politika faiz oranlarında yapılan değişiklikler piyasadaki oyuncuların borç alma ve verme maliyetlerini değiştirdiğinden hem bankaların uyguladığı faizleri hem de tahvil, hisse senedi gibi varlıkların değerini etkiliyor. Faiz oranlarının düzeyi, bireylerin ve kurumların kaynaklarını tasarrufa ya da harcamaya yöneltmesinde belirleyici oluyor.

        HARCAMA EĞİLİMİ ARTIYOR

        Örneğin, faiz oranlarının düşük olduğu bir ortamda tasarruf üzerinden elde edilecek gelir de düşük olduğundan harcama eğilimi artıyor.

        Dolayısıyla faiz oranlarının düşürülmesinin tüketim harcamalarının artmasını ve ekonomik büyümeyi desteklemesi bekleniyor. Ancak tüketim harcamalarının artması beraberinde enflasyonun yükselmesi riskini getiriyor.

        Bir diğer konu da faizlerin düşük olduğu bir ortamda kredi alma ve verme eğiliminin artmasının piyasadaki yerel para birimi miktarının yükselmesine neden olması. Bu da enflasyon riski yaratan bir başka unsur olarak ortaya çıkıyor. Bu nedenle genel kabul gören ekonomi teorisinde, faiz oranlarının düşük tutulmasının enflasyon yaratacağı ve enflasyonun arttığı bir dönemde de fiyat artışlarını dizginlemek için faiz artırımına gidilmesi gerektiği görüşü bulunuyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ