(Özel) Korona, emekli polisin içindeki cevheri ortaya çıkardı Mersin'de yaşayan emekli polis memuru Ömer Tosun, korona virüs salgını nedeniyle eve kapandığı yaklaşık 3 aylık süreçte tahta ve çıtadan onlarca minyatür eser yaptı Kirmen, çıkrık, tahta beşik gibi eskilerde kalmış eşyaların minyatürlerini yaparak günümüze taşıyan Tosun, bir de 'Korona' ismini verdiği minyatür gemi yaptı

– Korona virüs, Mersin’de yaşayan emekli polis memuru Ömer Tosun’un içindeki cevheri ortaya çıkardı. Salgın nedeniyle eve kapanan 57 yaşındaki Tosun, yaklaşık 3 ayda tahta ve çıtadan onlarca minyatür eser yaptı. Kirmen, çıkrık, tahta beşik gibi eskilerde kalmış eşyaları yaparak, günümüzde de yaşatmak istediğini belirten Tosun, “'Çok güzel olmuş' denmesi bana yeter” dedi.

Mersin İl Emniyet Müdürlüğünden emekli Ömer Tosun, merkez Yenişehir ilçesindeki evinde, birbirinden güzel minyatür eserler yapıyor. Korona virüs salgını nedeniyle alınan önlemler çerçevesinde eve kapanan emekli polis memuru Tosun, bu süreçte evde boş oturup, televizyon izlemektense çocukluğundan bu yana hobisi olan minyatür eserler yapmaya başladı. Eserleri, korona virüsün (Covid19) Türkiye’de ilk görüldüğü 10 Mart tarihinden itibaren yapmaya başlayan Tosun, hem kendi çocukluğuna dönüyor hem de artık çok nadir kullanılan, eskilerde kalan eşyaları günümüze taşıyor. Tosun, bugüne kadar tahta, çıta, ip gibi malzemeler kullanarak, ismini ‘Korona’ koyduğu bir gemi ile tahta beşik, kirmen, çıkrık, taş değirmen, sandalye, piknik masası, saz gibi birçok minyatür eser yaptı.

“Korona virüs nedeniyle eve kapanınca bunları yapmaya başladım”

El becerisi isteyen bu tür sanat çalışmalarına yatkınlığı çocukluğundan başlayan ve daha 6 yaşındayken teneke ve tahtadan kendi oyuncaklarını yapan Ömer Tosun, korona virüs sürecinde ortaya çıkardığı minyatür eserleri, oturduğu sitenin bahçesinde İHA için sergiledi. Bu hobiye başlama serüvenini anlatan Tosun, “10 Mart 1963 doğumluyum, Malum korona Türkiye’de 10 Mart’ta başladı ve eve kapandık. Kapanmışken de yapacak bir şey yok, ya hanımla kavga edeceksin ya da bir şey yapacaksın. Korona virüs nedeniyle eve kapanınca bunları yapmaya başladım. Daha önceden de ara sıra bu tür el işleri yapıyordum. Çocukluğumda kendi oyuncaklarımı kendim yapardım. Aklıma düştü. Marangozdan ince çıtalar aldım, bunları tek tek birleştirdim, boyadım” diye konuştu.

"Bu tekne de bu günlerden hatıra kalacak"

İsmini ‘Korona’ koyduğu, arkasına Covid19 yazdığı ve konteyner yüklerini bile eklediği bir minyatür gemi de yapan Tosun, gemiyi iki ayda bitirdiğini söyledi. Tosun, “Çin’den çıktı korona, Türkiye’ye geldi ve Türkiye’de duraklama dönemine girdi. ‘Bu hastalıkla bu boş zaman bütünleşsin, bir ürün ortaya çıksın. Burada kalsın korona’ dedim. Bunu anlatmaya çalıştım. Güzel bir eser oldu. Gemiyi, Çukurova Üniversitesinde öğretim görevlisi olan oğluma hediye ettim. Türkiye’de de gidişat iyi. Herkesin de bu konuda dikkat etmesi lazım. Herkes maskesini taksın, temizliğe riayet etsin. İnşallah bu dertten kurtuluruz. Bu gemi de bu günlerden hatıra kalacak. Belki ileride torunlar, ‘Dedemiz korona hastalığından dolayı korona gemisi yaptı’ derse yeter bize” ifadelerini kullandı.

“‘Çok güzel olmuş’ deniyorsa, bu yeter bana”

Minyatür eserlerin tamamını 10 Mart’tan itibaren bugüne kadar geçen sürede yaptığını, yapmaya da devam edeceğini vurgulayan Tosun, şunları söyledi:

“Bazılarını hediye ettim. Hediye isteyen çok arkadaş var. Meraklısı çok. Yapıp isteyenlere hediye edebilirim. Yaptığım eserlerle çocukluk günlerime yeniden döndüm. Şimdiki çocuklar bu tür el işlerini bilmezler; internette oyun oynamaktan başka bir şeyleri yok. Tabi ki çocukluğumu özlüyorum. Bunlarla uğraşmak güzel bir şey. Bu eserleri ortaya çıkardıktan sonra ‘Çok güzel olmuş’ deniyorsa, bu yeter bana. Önemli olan o.”