Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İnanç Mevlana, 'Şeb-i Arus' törenleriyle anıldı

        30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan'ın Belh şehrinde dünyaya gelenMevlana, 17 Aralık 1273 tarihinde Konya'da vefat etti.Mevlana, ölüm gününü yeniden doğuş, sevdiğine yani Allah'ına kavuşmak olarak kabul ediyordu. Öldüğü güne 'düğün gecesi' anlamına gelen 'Şeb-i Arus' dediği içinde Mevlevilikte,Mevlana'nın öldüğü gün 'Şeb-i Arus' olarak kabul edildi.Mevlana'nın ölüm yıl dönümlerinde 'Vuslat' (Sevgiliye kavuşma) törenleri düzenleniyor.

        Bu yıl düzenlenen 'Hz.Mevlana'nın 746'ncı Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri, MevlanaKültür Merkezi'nde düzenlenen 'Şeb-i Arus' törenleriyle sona erdi. DHA'nın haberine göre; törene TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak,Mevlana'nın 22'nci kuşaktan torunu Esin Çelebi Bayru ve davetliler katıldı.

        "MÜSLÜMAN KARDEŞİNİ KATLEDEN BİR GÜRUH BUGÜN DE VAR"

        TBMM Başkanı Mustafa Şentop,Mevlana'nın insanı ve insanlığı yeniden Hakk´a, iyiliğe, güzelliğe, merhamete, umuda ve aşka çağırdığını söyledi. Şentop, ''İyiyle kötünün, Hak´la batılın savaşı bugün de sürüyor. 'Biz haçlıyız, biz Budistsiz, biz inançsızız, biz üstün ırkız, biz güçlüyüz, biz şuyuz buyuz'seslerini haladuymaktayız.Açıktan savaş ve yıkım çağrıları yapan odaklar, güçler bugün de var. 'Biz Müslüman´ız'kisvesi altında Müslüman kardeşini katleden, Kur´an ve akıl fukarası bir güruh bugün de var. Kötülük dün olduğu gibi bugün de kıtalar arası ve örgütlü'' diye konuştu.

        Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy iseMevlana´nın yolunun insana İslam ile ayna tuttuğunu belirterek, şunları söyledi:

        ''Şifaya ihtiyaç duyan vuslata eren değil, geride kalanlardır. İnsan olmanın özünü unutup, beden dediğimiz kalıbın heves ve hedefleri peşinde koşar olduk. Her şeye sahip olma çabasında kaybolup, hiç olabilmenin değerini unuttuk. Nihayetinde madde, manadan daha fazla kıymet görür oldu. Bugün hepimiz, geldiğimiz bu noktanın acı sonuçlarıyla yüzleşmekteyiz. Dünyaya dönüp her baktığımızda gönüller yanıyor, vicdanlar kanamaya başlıyor. Bunun üstesinden gelebilmek için unuttuğumuz hakikatleri hatırlamak ve hatırlatmak sorumluluğundayız. Bu yolda başvuracağımız en güçlü ve derin hafızalardan biri HazretiMevlana´nın hayatı ve eserleridir.''

        ŞEB-İ ARUS TÖRENİNDE, SEMAGÖSTERİSİ İLGİYLE İZLENDİ

        Protokol konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu solisti Ahmet Özhan'ın, tasavvuf müziği konseri verdi.Ardından tasavvuf tarihi araştırmacısı Ömer Tuğrul Dinçer'in,Mevlana'nın ünlü eseri Mesnevi ile ilgili sohbetiyle devam etti.

        Daha sonra,Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu, sema gösterisiyaptı.Davetlilerin ilgiyle izlediği sema,Mevlevi dervişi olarak kabul edilen semazenler tarafından gerçekleştirildi. Sema, kulun hakikate yönelip, akılla- aşkla yücelip, nefsini terk ederek, Hakk'ta yok oluşu ve olgunluğa ermiş, kamil bir insan olarak tekrar kulluğuna dönüşüdür.

        HER KIYAFETİN BİR ANLAMI VAR

        Özel kıyafetlerle sema yapan semazenlerin başındaki sarık 'sikkesi',Mevlevilikte ölünce başucuna dikilen mezar taşını, hırkasımezarını, üst tarafı dar, aşağısı geniş ve kolsuz beyaz renkli kıyafeti olan 'tennure' kefenini temsil ediyor. Tennurenin üstüne ise iliksiz ve düğmesiz yelek 'destegül' bele ise dört parmak genişliğinde Arap alfabesinde Elifharfine benzer 'Elifi nemed'kuşak takılıyor.

        Tasavvuf müziği eşliğinde gerçekleşen semagösterisindesemazenler, ilk önce kollarını çapraz bağlayarak, görünüşte 'Bir' rakamını temsil eder ve böylece Allah'ın birliğini tasdik eder. Ardından kollarını her iki tarafa açıpzikir yaparak,sağ eli dua eder gibi yukarıya, sol eli aşağıya açıktır. Bu, 'Haktan alır, halka saçarız, hiçbir şeyi kendimize mal etmeyiz, görünüşte var olan, vasıtalık eden bir suretten başka bir şey değiliz' anlamına gelmektedir. Sağdan sola kalbin etrafında dönerek, bütün insanları, bütün yaratılmışları, bütün kalbiyle sevgi ve aşkla kucaklayışıdır. Yedibölümden oluşan semanın her bölümünün ise ayrı bir manası bulunuyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ