Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Kanserde immüno-onkolojik tedavi umut oluyor!

        Marmara ÜniversitesiTıp FakültesiPendikEğitim ve Araştırma Hastanesi, Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Nalan Babacan, cerrahi, kemoterapi, radyoterapi ve hedefe yönelik tedavilerin günümüze dek kanserle mücadelede temel ve klasik tedavi yaklaşımları olduğunu ancak bu tedavi yaklaşımlarıyla ilerlemiş kanser hastalarının çoğunda uzun dönem genel sağ kalım ve yaşam kalitesinde olumlu gelişme yakalanmasının zor bir hedef olduğunu ifade etti.

        “VÜCUDUN KENDİ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ KULLANIYOR”

        Günümüzde ilerlemiş kanserlerin tedavisinde, gerek yaşam kalitesinin artırılması ve gerekse uzun süreli sağ kalımın sağlanmasında yeni tedavi yöntemlerine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Babacan, immüno-onkolojik tedavinin, kanserle mücadelede hastanın kendi bağışıklık sistemini kullanması nedeniyle diğer tedavi yaklaşımlarından farklı olduğunu aktardı.

        Bu tedavinin doğrudan tümör üzerine odaklanmak yerine, kanserle savaşmak için vücudun kendi bağışıklık sistemini tümöre karşı aktive ettiğini belirten Doç. Dr. Nalan Babacan, şöyle devam etti: "Bağışıklık sistemi, vücudun doğal savunma sistemidir. İnsanı enfeksiyon, kanser ve diğer hastalıklardan korumaya yarayan organlar, hücreler ve özel moleküllerden oluşan sistemdir. Vücuda yabancı bir organizma girdiğinde, örneğin bakteri, bağışıklık sistemi bu bakteriyitanırve ardından saldırıya geçerek bakterinin vücuda zarar vermesini önler. Bu sürece bağışıklık yanıtı adı verilir. Kanser hücreleri ise vücudun kendi hücrelerinden kaynaklanır. Diğer hücrelerden farkları olmasına rağmen, bağışıklık sistemi tarafından tanınmaları mikroplar kadar kolay değildir. Fark edildiklerinde ise her zaman tümör hücresinin ortadan kaldırılmasıyla sonuçlanmaz. Çünkü tümör, immün sistem hücrelerini etkisiz kılabilen pek çok madde salgılayabilir. Bu dirençle mücadelede immüno-onkolojik tedavi bağışıklık sistemimizi aktive eder, kanser hücrelerini ayırt etmesini ve onları yok etmesini kolaylaştırır. Eğer bağışıklık sisteminde kalıcı bir hafıza da sağlayabilirse, işte o zaman kanserde kalıcı, uzun süreli bir etkiden de söz edilebilir."

        “ASCO KONGRESİNDE DE OLUMLU SONUÇLAR AÇIKLANDI”

        Doç. Dr. Nalan Babacan, kanser tedavisinde cerrahi, radyasyon, kemoterapi ile hedefe yönelik tedavilerin ilerlemiş kanser hastalığında uzun dönemli sağ kalım ve pozitif bir yaşam kalitesi sağlanmakta birçok hasta için yetersiz kaldığını dile getirerek, immüno-onkolojik tedavilerin son yıllarda hekimlere ve hastalara umut olduğunu belirtti.

        Bu yılAmerika'da yapılan American Society of Clinical Oncology'un (ASCO) 53. Kongresi'nde pek çok kanser türünde uygulanan yenilikçi yaklaşımlar ve tedavi olanakları çalışmalarının sunulduğunu belirten Doç. Dr. Babacan, kongrede, kanser tedavisinde yeni hedefe yönelik tedaviler ve immüno-onkolojik tedavi yöntemlerinin ön planda olduğunu, beyin metastatik malign melanom hastalarında immuno terapinin etkinliğini gösteren bir çalışma da sunulduğunu, bu kötü gidişatlı hasta grubundaki olumlu sonuçların ümitleri artırdığını belirtti.

        Doç. Dr. Babacan ayrıca, metastatik evredeki kolörektal kanser, bazı jinekolojik tümörler ve karaciğer kanseri ve sarkomlarda immüno-onkolojik tedavilerin olumlu sonuçlarını bildiren çalışmaların da paylaşıldığını ifade etti.

        REKLAM
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ