Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Son dakika: Sinem Erköseoğl'unun ölümünde sıcak gelişme! | Son dakika haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Beyoğlu'nda, bir apartman boşluğunda cansız bedeni bulunan Nazlı Sinem Erköseoğlu'nu öldürdükleri iddiasıyla yargılandıkları davada delil yetersizliğinden beraat eden iki kardeşten biri olan Can Paksoy hakkında, Yargıtay'ın bozma kararının ardından yurt dışına çıkış yasağı getirildi.

        AA'da yer alan habere göre davaya bakan İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi, maktul Erköseoğlu'nun ailesinin avukatı Rezan Epözdemir'in, sanık Can Paksoy hakkında tutuklama veya yurt dışına çıkış yasağı kararı verilmesi yönündeki talebini reddetti.

        Avukat Epözdemir de karara itiraz ederek Paksoy hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı verilmesi veya yurt dışına çıkış yasağı konulmasını istedi.

        REKLAM

        İtirazı değerlendiren İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık hakkında yurt dışına çıkış yasağı yönünde adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verdi.

        NE OLMUŞTU?

        Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun 26 Eylül 2010'da Beyoğlu Gümüşsuyu İnönü Caddesi'ndeki Mithatpaşa Apartmanı'nın havalandırma boşluğunda ölü bulunmasına ilişkin hazırlanan iddianamede, Mahmut Emre ve Can Paksoy kardeşlerin "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmaları istenmişti.

        İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Aralık 2014'te, Paksoy kardeşler hakkında, Erköseoğlu'nu "kasten öldürme" veya "tedbirsizlik, dikkatsizlik neticesinde ölümüne sebebiyet verme" suçlarından "şüpheden uzak yeterli delil elde edilemediğinden" beraat kararı vermişti.

        Karar müdahil Ergun Erköseoğlu ve avukatlarınca, "usul ve yasaya aykırı olduğu" gerekçesiyle temyiz edilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da temyiz incelemesi yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesi'ne 25 Ocak 2018'te yazdığı ek tebliğnamede, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının müdahillik haklarından yararlandırılmadan hüküm kurulduğu gerekçesiyle kararın usulen bozulması gerektiği görüşünü bildirmişti.

        REKLAM

        YARGITAY ESASTAN BOZMA İSTEMİŞTİ

        Ek tebliğnamede, "evdeki sabit telefonun, olay gecesine ilişkin kayıtlarının getirtilerek kimlerle konuşma yapıldığının mahkemece araştırılmadığı, kafa arkasındaki yaraların maktuldeki diğer yaralarla aynı zaman diliminde veya ne kadar önce oluştuğu hususunda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınıp sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmediği, maktulün arka kısmı uzun fermuarlı olan elbisesinin fermuarını tek başına kapatıp kapatmayacağının araştırılması gerektiğinin düşünülmediği, yerel mahkemenin verdiği beraat hükmünün yasaya aykırı bulunduğu ve kararın bozulması gerektiği" ifadeleri de yer almıştı.

        Temyiz talepleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesini değerlendiren Yargıtay 1. Ceza Dairesi de 23 Mayıs 2018'de yazdığı kararla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının bu suçun "zarar göreni" olduğunu belirterek, müdahillik haklarından yararlandırılmadığını bildirmiş ve yerel mahkeme kararını usulden bozmuştu.

        Yargıtay tarafından usulen bozmanın ardından dava dosyası yeniden görülmek üzere İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gelmişti.

        Yargıtay'ın bozmasının ardından sanıkların yeniden yargılandıkları davada iki kardeşin de beraatlerine hükmedilmişti.

        İkinci kez verilen beraat kararının ardından yeniden temyiz edilen kararda Yargıtay, Can Paksoy hakkında verilen beraat kararının bozulmasını isteyerek, "kasten öldürme" suçundan cezalandırılması gerektiğini kaydetmişti.

        ADLİ KONTROL TEDBİR İSTEMİ REDDEDİLMİŞTİ

        İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesine ailenin avukatı tarafından sunulan dilekçede, mahkemenin hazırladığı tensip zaptında müebbet hapis cezası istemiyle yeniden yargılanacak sanık Can Paksoy hakkında tutuklama veya yurt dışı çıkış yasağı konmadığı belirtilmişti.

        Sanığın duruşmanın yeniden yapılacağı 31 Ocak 2024'e kadar kaçma şüphesi olduğu ifade edilen dilekçede, duruşma günü beklenmeksizin sanığın tutuklanması veya yurt dışı çıkış yasağı konması talep edilmişti.

        Mahkeme, duruşmada değerlendirilmesine yönelik karar vererek talebi reddetmişti.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ