Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güvenlik Abdullah Ağar Erbil saldırısını yorumladı: "İki elle ateş açmak profesyonel bir saldırı!" - Haberler
        .png
        .png

        Habertürk'ten Alper Uruş'un haberine göre Irak'ın kuzeyindeki Erbil kentinde, dün öğle saatlerinde Türk başkonsolosluk heyeti yemek yedikleri sırada 3 kişinin silahlı saldırısına uğradı. Saldırganların açtığı ilk ateşte, başkonsolosluk görevlisi Osman Köse şehit olurken, 2 Iraklı da yaşamını yitirdi.

        İŞTE HAİN SALDIRININ PERDE ARKASI

        Türk diplomatlara yönelik en son 25 yıl önce Atina'da düzenlenen saldırının ardından Güvenlik ve Strateji Uzmanı Abdullah Ağar, hain Erbil saldırısını HABERTÜRK için masaya yatırdı. İşte, Türkiye'nin yüreğini yakan saldırının perde arkası ve tetikçinin profili...

        "İKİ ELİNİ KULLANMASI ÇOK ÖNEMLİ"

        Öncelikle Erbil saldırısına ilişkin dikkat çeken ayrıntı, iddia edildiği gibiyse, suikastı gerçekleştiren teröristin susturucu takılı silahlarla ve iki elini de kullanarak ateş açması. Bu ayrıntı açıkçası teröristin gerçekten çok profesyonel olduğunu gösterir ve böyle bir saldırıyı gerçekleştiren terörist, istihbarat servisleri ve özel kuvvetlerin eğitiminden geçer.

        "HER TETİKÇİ BUNU YAPAMAZ"

        Her tetikçi bunu yapamaz. Normal bir suikastta tetikçi, tek silahla olay yerine girer, vurur ve çıkıp gider. Saldırıyı düzenleyen teröristlerin psikolojilerinin bile profesyonel bir biçimde hazırlandığını düşünüyorum.

        "ERBİL İSTİKRARIN MERKEZİYDİ"

        Saldırının düzenlendiği Erbil'in bir stratejisi vardı. Şöyle ki terör örgütü PKK ile Barzani ve PKK ile Talabani arasında Erbil, bölgedeki Kürt nüfus için bir istikrar adası, bir ticaret alanı olarak özel bir statüye sahipti. Erbil'in bir cazibe merkezi olarak nefes alması için özellikle bölgesel yönetimin büyük bir gayret gösterdiği biliniyordu. Dağda kıyamet kopsa bile Erbil'de yaprak kımıldamazdı.

        "SALDIRI, KÜRTLERİ RAHATSIZ ETTİ"

        Bu saldırı özellikle Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani'yi çok rahatsız etti. Hain saldırıyla birlikte Erbil'in büyüsü de bozuldu. Bakın Neçirvan Barzani ilk resmi ziyaretini Türkiye'ye yaptı. Bu önemli bir mesajdı.

        "KÜRT YÖNETİMİ SESİNİ YÜKSELTMİŞTİ"

        Barzani'nin Türkiye ziyaretinin ardından Irak'ın kuzeyinde gerek kamu gerekse sivil yapılar, yerel yönetimler terör örgütü PKK'ya karşı sesini yükseltmeye, eleştiri mekanizmasını işletmeye başlattı. Bu dönemde Türkiye'nin Pençe Harekâtı'yla birlikte bölücü örgüt, sivil unsurlardan destek istedi. Sivillerin canlı kalkan olmasını talep etti ancak Barzani yönetimi buna izin vermedi.

        "PEŞMERGE BİZE IRAK'TA ALAN BIRAKTI"

        Barzani'ye bağlı Peşmerge güçleri özellikle Irak'ın kuzeyinde, Türkiye'nin askeri üstlerinin bulunduğu bölgelerin çevresini boşalttı. Bu bölgelerde Türkiye'nin daha rahat hareket etmesine destek oldu. İçerde Türk askeri konvoyları daha rahat manevra yapma, hareket etme kabiliyetine kavuştu.

        "BARZANİ'DEN PKK'YA KARŞI SURİYE ADIMI"

        Mesud Barzani döneminde silahlandırılan ve eğitim verilen Suriyeli Kürtler'in, Suriye peşmergelerinin tekrar Suriye'ye gönderilmesi konusunda açıklamalar da basına yansıdı. Bu açıklamalar bölücü örgütte ciddi rahatsızlıklara neden oldu.

        "DİYAR GARİP'İN ÖLÜMÜ TRAVMA YARATTI"

        Kandil'de terör örgütü PKK'nın en üst düzey isimleri arasında bulunan Diyar Garip Muhammed'in öldürülmesi PKK'da travmaya neden oldu. Türkiye tarafından bu teröristin etkisiz hale getirilmesi gerçekten çok önemli bir olaydır. Bu olayın ardından terör örgütü sözde lider kadrosunun darbe aldığını gördü ve intikam çığlıkları atmaya başladı.

        "SALDIRININ KÜRESEL FAKTÖRLERİ"

        Erbil saldırısının küresel boyutuna bakacak olursak; Türkiye'nin Irak'taki etkinliği ve faaliyetinin artmasıyla birlikte, Doğu Akdeniz'deki gerilim, Suriye meselesi; tüm bu alanlarda Türkiye'nin karşısında hangi ülkelerin durduğunu hepimiz biliyoruz. Irak'ta Türkiye'nin alanını daraltmaya çalışan güçlerin de saldırının perde arkasında olması gayet mümkün.

        "İSTİKRARSIZLAŞTIRMA DALGASINA DİKKAT"

        Son dönemde Türkiye'nin yaptığı hamle ve ataklara bağlı olarak bize karşı istikrarsızlaştırma dalgası yaratılmaya çalışılıyor ve bunu görmek gerekiyor. Bu süreçte milletçe dikkatli, dirençli ve uyanık olmaktan başka da bir yol bulunmuyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ