Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Ortadoğu Terör örgütlerinin kirli ittifakı: Rakka'da YPG ve DEAŞ el sıkışmış!

        ABD öncülüğündeki uluslararası DEAŞ karşıtı koalisyon ve koalisyonun destek verdiği terör örgütü PYD/YPG'nin, Suriye'de DEAŞ'ın kontrolündeki Rakka kentine yönelik yürüttüğü operasyonla ilgili kirli bir gerçek ortaya çıktı.

        BBC muhabirleri Quentin Sommerville ve Riam Dalati'nin özel araştırmasına göre, DEAŞ mensubu 250 terörist uluslararası koalisyon ve terör örgütü YPG'nin ana gövdesini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin ortak operasyonuyla şehirden güvenli bir şekilde tahliye edildi.

        Tahliye edilen teröristler arasında, örgütün önde gelen militanlarının yanı sıra çok sayıda yabancı savaşçı da vardı.

        REKLAM

        Rakka'nın ABD destekli güçler tarafından ele geçirilmesinden kısa bir süre önce yüzlerce araçlık konvoyla şehirden ayrılan DEAŞ'lı teröristlerin yanlarında ailelerinin de yer aldığı ve konvoyun yaklaşık 4 bin kişiden oluştuğu belirtildi.

        Üstelik terör örgütünün konvoyunda silah ve cephane yüklü 10 kamyon da bulunuyordu.

        BBC'nin haberinde, Rakka'dan tahliye edilen teröristlerin bir kısmının Suriye geneline dağıldığı, bazılarının ise Türkiye'ye geçtiği bilgisi yer aldı.

        Haberde kamyon şoförü Ebu Fevzi ve arkadaşlarının tanıklıklarına yer veriliyor.

        Şoförler, 12 Ekim'de SDG'nin kendilerinden, Fırat Nehri kıyısındaki Tabka şehrinde savaştan kaçan sivil aileleri kuzeydeki bir kampa götürmelerini istediğini söylüyor.

        Ancak konvoy bir araya geldiğinde kamyonlarda sivil aileler yerine DEAŞ'lı teröristler, savaşçıların aileleri ve tonlarca silah ile mühimmat olduğu ortaya çıkıyor.

        Şoför Ebu Fevzi ve arkadaşlarına gizli tutmaları istenilen bu operasyon için de binlerce dolar ödeneceği sözü veriliyor.

        DEAŞ'lı teröristlerin Rakka'dan kaçırılması anlaşması yerel yetkililer tarafından yapıldı. Rakka'da dört ay süren çatışmaların sonunda anlaşmaya varıldı.

        REKLAM

        Amaç, çatışmalara son vermek, terör örgütü DEAŞ'a karşı çıkan daha fazla Arap ve Kürdün hayatını kaybetmesini önlemekti.

        Ama aynı zamanda, yüzlerce DEAŞ'lı teröristin de şehirden kaçması sağlandı.

        Başbakan Binali Yıldırım Biz ne dedik Amerika'ya? Bir terör örgütü ile başka bir terör örgütünü yok etmek için mücadele devletlerin yapacağı bir iş değildir. Oradan çıkan silahları ile serbest bırakılan terör örgütü DEAŞ mensupları, başta Türkiye olmak üzere, Avrupa, Amerika, dünyanın her tarafından kim bilir masum insanların katline sebep olacaklar

        KOALİSYON İTİRAF ETMEDİ

        Anlaşmaya varıldığı dönemde ne ABD ve İngiltere öncülüğündeki koalisyon, ne de koalisyonun desteklediği SDG anlaşmadaki rollerini itiraf etmek istemedi.

        Teröristlerin, Suriye geneline ve hatta Suriye sınırları dışına kaçmasını sağlayan Rakka'nın bu 'kirli ve gizli sırrı' dış dünyaya yönelik tehdidi de ortaya çıkarıyor.

        REKLAM

        Bu gizli sırrın dünyaya sızmaması için uğraşılsa da BBC'nin ulaştığı kaynaklar bu anlaşmayı doğruluyor.

        Habere kaynak olan isimlerin bir kısmı tahliye konvoyundaydı, bir kısmı konvoya tanıklık etti, bir kısmı da anlaşma müzakerelerine dahil olan isimlerdi.

        Kamyon şoförlerinden Ebu Fevzi gördüklerini BBC'ye anlattı:

        "Rakka'ya girdiğimiz andan itibaren korkmaya başladık. SDG ile birlikte girmemiz gerekiyordu ama yalnız başımıza girdik. Şehre girer girmez, üzerlerinde bomba yüklü intihar yelekleri ve silahları olan IŞİD savaşçıları gördük. Kamyonlarımıza bubi tuzakları kurdular. Anlaşmada ters giden bir şeyler olsaydı tüm konvoyu havaya uçuracaklardı. Çocuklarının ve eşlerinin üzerinde bile intihar yelekleri vardı."

        Suriyeli Kürt birlikler medya mensuplarını Rakka'dan uzaklaştırdı. DEAŞ'ın kaleleri Rakka'dan kaçışlarının görüntüleri televizyonda yayınlanamayacaktı.

        SDG resmi açıklamalarında yalnızca birkaç savaşçının ayrıldığını, tahliye edilenlerin hepsinin bölge halkı olduğunu duyuruyordu.

        REKLAM

        Ancak BBC'ye konuşan bir kamyon şoförleri bunun doğru olmadığını söyledi.

        Bazı şoförleri kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 4 bin kişiyi tahliye ettiklerini, Rakka'ya girdiklerinde ise konvoylarında yüzleri kapalı DEAŞ'lı teröristlerin de olduğunu kaydetti.

        BBC'nin ele geçirdiği gizli görüntü kayıtlarında kamyonlarda silahlı kişiler olduğu da görüldü.

        Varılan anlaşmaya göre yalnızca bireysel silahlar taşınabilecekti ancak terör örgütü DEAŞ mensupları tahliye sırasında taşıyabildikleri kadar silahı ve cephaneyi de beraberinde götürdü.

        Bir şoförü, konvoyun altı yedi kilometre uzunluğunda olduğunu, 50 kamyon, 13 otobüs ve 100'den fazla DEAŞ'a ait araçtan oluştuğunu söyledi.

        YABANCI TERÖRİSTLER DE TAHLİYE EDİLENLER ARASINDA

        DEAŞ'ın yabancı teröristler da Rakka'dan tahliye edilen militanlar arasındaydı.

        REKLAM

        BBC'ye konuşan bir şoför, "Çok sayıda yabancı vardı. Fransa, Türkiye, Azerbaycan, Pakistan, Yemen, Suudi, Çin, Tunus, Mısır…" dedi.

        BBC'nin araştırması üzerine ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyondan da anlaşmayla ilgili itiraf geldi.

        Rakka'dan 250 DEAŞ militanı ve 3500 aile mensuplarının tahliyesine izin verilmişti.

        Koalisyon sözcüsü Albay Ryan Dillon, "Biz kimsenin ayrılmasını istemedik. Ama bu, sahadaki yerel liderler tarafından, onlarla ve onlar aracılığıyla yürütülen stratejimizin odağında olan, Suriyelilere kalmış bir mesele. Savaşan ve ölen onlar, operasyonlarla ilgili kararları onlar alıyor" dedi.

        Müzakerelerde Batılı bir yetkili de yer alıyordu ancak görüşmelere "aktif olarak katılmadıkları" belirtiliyor.

        Albay Dillon, yalnızca dört yabancı DEAŞ'lı teröristin Rakka'dan tahliye edildiğini ve onların da şimdi SDG'nin gözetiminde olduklarını söylüyor.

        Koalisyon ayrıca, sahada personelleri olmadığını, konvoyların geçişini havadan denetlediklerini ifade ediyor.

        REKLAM

        "BU HAFTA 20 DEAŞ'LININ AİLESİNİ TÜRKİYE'YE GEÇİRDİM"

        BBC ekibi insan kaçakçılarıyla da konuştu.

        Türkiye-Suriye sınırındaki insan kaçakçısı İmad, "Son birkaç haftada Rakka'dan ayrılıp Türkiye'ye gitmek isteyen çok sayıda aile oldu. Yalnızca bu hafta ben kendim 20 aileyi geçirdim. Çoğu yabancıydı ama Suriyeliler de vardı" dedi.

        İmad, kişi başına 600 dolar, aile başına da 1500 dolar ücret alıyor.

        BBC'ye konuşan bir diğer insan kaçakçısı da son birkaç haftada çok sayıda ailenin geçtiğini söyledi.

        Türkiye'nin sınır kontrollerini sıklaştırmasıyla da insan kaçakçılarının da işi zorlaştı.

        Bir kaçakçı "Bazı bölgelerde merdiven kullanıyorduk, bazı bölgelerde nehri geçiyor, bazı bölgelerde de dik dağları geçiyorduk. Çok sefir bir durum" diyor.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ