Yeşilay, 100. kuruluş yıldönümünde 21 ülkeden 28 farklı kurumun temsilcileriyle 2. İstanbul İnisiyatifi Toplantısı'nda bir araya geldi. Beş farklı bağımlılık türüyle mücadele eden tek uluslararası sivil toplum kuruluşu Yeşilay'ın ev sahipliğinde ikinci kez düzenlenen toplantı, koronavirüs salgını nedeniyle dijital ortamda yapıldı. İstanbul İnisiyatifi, bağımlılıklarla mücadele için küresel strateji ve işbirliği modellerini ele aldı. Katılımcılar, kendi ülkelerinde yürüttükleri bağımlılıkla mücadele çalışmalarına ilişkin deneyimlerini paylaştı.
Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, 2. İstanbul İnisiyatifi Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamada, 26 Haziran'ın aynı zamanda Dünya Uyuşturucu ile Mücadele Günü olduğunu hatırlatarak şunları ifade etti: "Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan verilere baktığımızda uyuşturucu madde kullanımında Türkiye'de ve dünyada yıldan yıla bir artış olduğunu görüyoruz. 2009 yılında 210 milyon düzeyinde olan uyuşturucu bağımlısı sayısı 2018 yılında 269 milyona ulaştı. Maddeye başlama yaşları düşerken, bağımlılıklar kişiye, aileye ve topluma psikolojik, sosyolojik ve ekonomik zararlar veriyor. Bağımlılıklarla mücadele etmek için önce sorunu kabul etmek ve tedavisi olduğunu bilerek destek mekanizmalarını kurmak gerekiyor."
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDE UYUŞTURUCU BAĞIMLILIĞI DAHA HIZLI ARTIYOR
Birleşmiş Milletler'in Dünya Uyuşturucu Raporu'na göre 2018 yılı itibariyle, dünya genelinde 35,6 milyon kişi uyuşturucu madde kullanım bozukluklarına bağlı sorunlar yaşıyor. Yoksulluk ve sınırlı eğitimin de uyuşturucu madde kullanımını artırdığı görülürken, ergenler ve genç yetişkinlerin uyuşturucu kullananların büyük bir kısmını oluşturduğu tespit edildi. Bu doğrultuda 2000-2018 yılları arasında bu yaş gruplarında uyuşturucu madde kullanımına bakıldığında, gelişmekte olan ülkelerde yüzde 16'lık artış gösterirken, gelişmiş ülkelerde yüzde 10'luk azalma gösterdiği ortaya koyuldu. Rapora göre, 2018 yılında yaklaşık 250 milyon kişinin madde kullandığı ancak toplam 167 bin ölümün üçte ikisinin madde kullanım bozukluklarına bağlı olduğu belirlendi.
Birleşmiş Milletler verilerine göre dünya çapında artan uyuşturucu bağımlılığına karşı küresel strateji ve işbirliğiyle ulusal mücadelenin şart olduğunu, aksi halde insanların sağlığı, toplumun can güvenliği ve üzerine binen rehabilitasyon yükü nedeniyle sosyal sağlık sisteminin geleceğinin tehdit altında olduğunu vurgulayan Öztürk şöyle konuştu: "Her ülkenin uyuşturucu ile mücadeleyi kamu, özel sektör, akademi, sivil toplum ve kamuoyunun iş birliğiyle yürütmesi gerekir. Biz Yeşilay olarak, 100 yıldır hem ülkemizde hem de dünyanın farklı yerlerinde uyuşturucu bağımlılığıyla mücadelemizi sürdürüyor, bu mücadelede tüm tarafların desteğini almaktan gurur duyuyoruz. Toplumumuzu da bu konuda bilinçlenmeye, bağımlılıklardan uzak bir yaşam için mücadelemizin bir parçası olmaya davet ediyoruz. Uyuşturucu bağımlılığıyla mücadele bir takım işi, ancak birlikte mücadele edersek başarabiliriz."
İstanbul İnisiyatifi Toplantısı'na İsveç'ten IOGT Başkanı Kristina Sperkova, Pakistan'dan KKAWF'in Kurucu Başkanı Cristina Von Sperling Afridi, Bosna-Hersek'ten RUN'dan Boro Goic gibi önemli liderlerin yanı sıra; CADCA, EURAD, FORUT, IOGT, KKAWF, RUN, San Patrignano, SCAD, VALD ve WFAD gibi bağımlılıkla dünyanın önde gelen kuruluşlarının temsilcileri de katıldı.
Toplantının açılış konuşmasında Green Crescent ile olan değerli işbirliğimizle bağımlılığın önlenmesi konusundaki küresel savunuculuğu desteklemekten onur duyduklarını belirten Yeşilay Genel Müdürü Sultan Işık, "Yapılan konuşmaların, bağımlılıkla olan küresel mücadele, iyileşme ve savunuculuk hususlarındaki karşılıklı stratejilerimiz ve çabalarımız için verimli olacağına inanıyorum. Ayrıca, mücadelemizin özellikle CND ve VNGOC ve UNODC'de olumlu sonuçlar doğurduğunu görüyorum. DSÖ ve AB savunuculuk çalışmalarında da aynı gelişmeyi bekliyorum. Bölgesel ve ulusal bilimlerdeki ortak çalışmalarımızın, yerel kalkınmalar için diğer sivil toplum örgütlerine iyi bir örnek olacağına inanıyorum" dedi.
AİLE DESTEĞİ ALMAYANLARIN ALKOL VE UYUŞTURUCU KULLANIMI PANDEMİDE ARTTI
Yeşilay, 26 Haziran Uyuşturucu ile Mücadele Günü'ne özel "İyileşmek Mümkün" temalı online seminer düzenledi. 3 bin kişinin izlediği seminerde uzman isimler madde bağımlılığı ve tedavi sürecine ilişkin bilgi verirken Yeşilay, pandemi döneminde alkol ve madde bağımlılığına ilişkin yaptırdığı araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
417 bağımlığıyla yapılan araştırma, alkol ve madde bağımlılarının yüzde 49'unun bu dönemde alkol ve madde kullanımını bıraktığını, uyuşturucu madde kullanıcılarının yüzde 54'ünün daha seyrek uyuşturucu kullandığını ortaya koydu. Pandemi sırasında alkol ve madde kullanımını bırakan veya azaltan kişilerin çoğunun temizlik ve mesafe kuralına uyanlar ile aynı kişiler olduğu tespit edildi. Çoğunluğu sosyal ortamı kötü ve aile desteği almayanlardan oluşan yüzde 20,9'luk bir kesimin ise pandemi sırasında alkol ve madde kullanımını artırdığı görüldü.
MEB İŞBİRLİĞİYLE HER YIL 10 MİLYON ÖĞRENCİ VE 3 MİLYON YETİŞKİNE ERİŞİM
Yeşilay, bağımlılıklardan arınmış nesiller ve sağlıklı bir toplum oluşmasına katkıda bulunma amacıyla çalışmalarını sürdürüyor ve pek çok proje hayata geçiriyor. Bağımlılıkla mücadele noktasında en etkili stratejinin önlemek olduğunun altını çizen Öztürk şunları söyledi: "Millî Eğitim Bakanlığı ile imzaladığımız protokolle Okulda Bağımlılığa Müdahale (OBM) programını uyguluyoruz. Yeşilay'ın geliştirdiği ve ilk defa uygulanan OBM ile riskli öğrencilerin sigara, alkol, madde gibi zararlı alışkanlık ve davranışları bağımlılığa dönüşmeden önlenmesini ve bu öğrencilerin eğitim sistemi dışına çıkmadan geri kazanılmasını hedefliyoruz. Buradaki deneyimlerimizden biliyoruz ki, risk grubundaki öğrencilerin tespit edilmesi noktasında okullara önemli sorumluluklar düşerken, ailelerin de okulla iş birliği içinde olması ve risklerin farkında olarak önleyici çalışmalar kapsamında üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeleri büyük önem taşıyor."
Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı'nın detaylarından da bahseden Öztürk, çeşitli bağımlılık türleri ile ilgili başta çocuklar ve gençler olmak üzere toplum genelinde farkındalığın artırılması için eğitimler verdiklerini, Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle hayata geçirilen projeyle her yıl 10 milyon öğrenci ve 3 milyon yetişkine ulaşıldığını ifade etti.
YEDAM'A 50 BİNE YAKIN BAŞVURU
Yeşilay, Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) ile bağımlılık sorunu yaşayanlara ve ailelerine ücretsiz psikolojik ve sosyal destek sağlayarak yeniden hayata kazandırılmalarını hedefliyor. Türkiye genelinde 42 Yeşilay Danışmanlık Merkezi ile hizmet verdiklerini belirten Öztürk, "YEDAM'larla koruma ve önleme alanında yürüttüğümüz çalışmalara rehabilitasyonu da ekledik. Bugüne kadar madde bağımlılığı ile ilgili 50 bine yakın başvuru aldık ve bu kişilerin bağımlılıktan uzak bir yaşama adım atmalarına destek olduk" dedi.
Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.
Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.