Zalgiris-Galatasaray maçı yazar yorumları
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turu ilk maçında Litvanya ekibi Zalgiris ile deplasmanda 2-2 berabere kaldı. Sarı-kırmızılılar, bu sonuçla turu rövanşa bırakırken, spor yazarları Galatasaray'ın Zalgiris karşısındaki performansını değerlendirdi.
UĞUR MELEKE (HÜRRİYET): Galatasaray’ın sadece tarihi değil, bu yıl kurduğu kadro da Devler Ligi ayarında. Galatasaray’ın ileri üçlüsünü Zaniolo-Icardi-Zaha ile kurduğunu varsayalım. Bu üçlü bence şu anda Premier Lig’in zengin yedilisi dışında hangisinde olsa, muhtemelen “İyi forvet hattı kurmuşlar” derdik. Şampiyonlar Ligi’nde de 32 takımın yarısının gıpta ile bakacağı etkileyici bir ileri üçlü bu.
UĞUR MELEKE (HÜRRİYET): İlk 60 dakikada geçen sezonun bir tık gerisinde olan Galatasaray, Mertens’in girdiği, Oliveira’nın da ön gruba katıldığı son yarım saatte biraz daha etkiliydi. Galatasaray’ın Zalgiris’i İstanbul’da mağlup ederek bu turu rahat geçeceğini tahmin ediyorum. Zaha ve Icardi’nin de katılımıyla bu Galatasaray kadrosunun yeri kesinlikle Şampiyonlar Ligi.
LEVENT TÜZEMEN (SABAH): Başkan Dursun Özbek ve Erden Timur, önemli transferlere imza atıyorlar ama G.Saray bence yerli oyuncu kalitesini bir daha gözden geçirmeli. Barış Alper, eğrisi doğrusuna gelen bir oyuncu. Bazen inanılmaz goller atıyor, bazen basitleri kaçırıyor. Zaniolo, Yunus, Kerem ve Barış Alper birbirlerine dört yabancı oyuncu gibiydi. İnsan idmanda bile bu kadar kolay pas hatası yapmaz. Özellikle Berkan kaptırdığı toplarla izleyenleri çıldırttı.
LEVENT TÜZEMEN (SABAH): Berkan-Barış Alper ile ikinci yarıya başlaması Okan hocanın hatasıydı. Midtsjö ve Mertens'in girişiyle G.Saray'ın atmosferi değişti ve beklenen goller geldi. Ancak Galatasaray gibi büyük bir takımın 2-1'i bulduktan sonra maçı kapatması gerekirdi. Yenilen iki gol de basit hatalardan kaynaklandı. Aslan, kendi sahasında taraftarının desteğiyle turu rahat geçer.
OSMAN ŞENHER (MİLLİYET): Sezon başı oynanan resmi maçların hepsi zor geçer. Hele de bu Avrupa Kupası maçıysa daha da zorlaşır. Zalgiris kendi liginde sezon ortasında maçlarını oynuyor. Galatasaray ise dört haftadır idman yapıyor. Futbolcuların yarısı ise sadece iki haftadır çalışıyorlar. Onun için rakip kim olursa olsun ilk karşılaşmada neden daha iyi futbol oynanmadı diye eleştiri getirilmesi doğru olmaz.
OSMAN ŞENHER (MİLLİYET): Zalgiris maçı berabere bitti, haftaya İstanbul’daki rövanşta aman bir kaza olmasın diye panik yapmaya gerek yok. Galatasaray elini kolunu sallayarak bu turu geçer. Wilfried Zaha, Mauro Icardi, Lukas Torreira ve orta sahaya yapılacak transferler takıma katıldığı zaman tabii ki Cim Bom’un görüntüsü, havası ve her şeyi değişecek. Bunun için de herkesin biraz sabırlı olması lazım.
SERKAN KORKMAZ (FOTOMAÇ): Şaka değil; Şampiyonlar Ligi'nden bahsediyoruz. Hem de son derece zayıf bir rakip karşısında. Zalgiris'i, 20 küsür lig maçını oynamış, hazır ve istim üstünde bir takım diye görenler şaka yapıyor olmalı. Arada orantısız bir güç farkı var. Sonuçta transfer şampiyonlukları, Zaha'yı kazanmak falan hep boş hevesler. Kupalar, sahayı kazanmadan kaldırılmıyor. Şampiyonlar Ligi yediden yetmişe tüm Galatasaraylılar için en önemli hedefken dün akşamki performans hayli tat kaçırıcıydı. Bu turda elenmenin tek bedeli Şampiyonlar Ligi'ne katılmamak olmayabilir.
SERKAN KORKMAZ (FOTOMAÇ): Hiç zaman kaybetmeden orta sahaya bir iki transfer yapılıp, İcardi kazanılmalı. Orta sahaya transfer, forvete İcardi lazım diyoruz da, geçen sezon boyunca övdüğümüz Nelsson - Bardakçı savunma ikilisi Şampiyonlar Ligi standartlarından çok uzakta göründüler. Sarı kırmızılarda artık transfer yapan yöneticilerin kahramanlıklarından bahsetmek yerine keşke sahada oynanan nitelikli futboldan konuşabilsek. Zaman çabuk geçiyor. Kimsenin kredisi sanıldığı kadar yüksek değil. Dost acı söyler. Neyse ki; Galatasaray camiası çok hızlı düşünüp, reaksiyon gösterebilen bir camia... Haydi!
SERKAN AKCAN (FANATİK): Avrupa’nın kuzeyinden gelen takımlarla bu mevsimde karşılaşmak özellikle fiziksel açıdan büyük dezavantajlar doğurabiliyor. İklim koşulları gereği Litvanya Ligi yaz döneminde oynanıyor. Kalite ve yetenek açısından zayıf görünse de Zalgiris lig ritmini yakalamış olduğundan Galatasaray’a fiziksel açıdan büyük problem çıkardı. Özellikle Galatasaray’ı arka alanda yakalamak istediklerinde kenar forvetlerinin patlayıcı kuvvet koşuları Torreira’nın yokluğunda başta Berkan olmak üzere Nelsson ve Abdülkerim’i çok zorladı. Nitekim ilk gol de bu yöntemle geldi. Ne yazık ki, dün ilk yarıda Zaniolo, Barış, Kerem ve Yunus’un dörtlü forvet duruşları pozisyon getirse de gol getirmedi. Galatasaray, Icardi gibi bir golcünün dokunuşlarını maç boyunca çok aradı.
SERKAN AKCAN (FANATİK): Geçen sezona başlangıçta yaşadığı sorunun benzerini dün gece Zalgiris’e karşı da fazlasıyla yaşadı Okan Buruk. Geçen yıl, Rashica devreye girene kadar Yunus ile Kerem’in iki kanadı paylaştığı dönem Buruk’un uykularının en çok kaçtığı dönemdi. Zalgiris’e karşı da Mertens ve 11 dakika sonrasında Halil Dervişoğlu oyuna girene kadar Kerem ile Yunus’un birlikteliği beklenen hücum akıcılığını yaratmaya yetmedi. Mertens dün gece oyuna girdikten sonra Galatasaray’ın sahadaki duruşu, hücumdaki rol paylaşımları kısacası oyun karakteri değişti. Ama Galatasaray için dün geceki beraberliğin en doğru tanımı; santrforun kadar konuşursun. Icardisiz Galatasaray da santrforu kadar konuştu.