Kandırıldığı 47 yıl için tazminat! 6 çocuk annesinin resmi nikah mücadelesinde emsal karar!
Ankara'da bir kadın resmi nikah vaadiyle kendisini 47 yıl boyunca oyalayan, dini nikahla birlikte yaşadığı kişiye açtığı manevi tazminat davasını kazandı. Resmi nikahta ısrarcı olduğu için fiziksel ve psikolojik şiddette gören kadının hukuk mücadelesindeki kararın emsal olduğunu kaydeden avukat Ceren Atalay, "Bu karar emsal niteliğinde olup, dini nikahla evli olan tüm kadınlara bir umut niteliğindedir" diye konuştu
ABONE OLAnkara'da bir kadın resmi nikah vaadiyle kendisini 47 yıl boyunca oyalayan, dini nikahla birlikte yaşadığı kişiye açtığı manevi tazminat davasını kazandı.
Ankara'da yaşayan A.İ., 1976'da hayvancılıkla uğraşan Bayram Ş. ile tanıştı. Bayram Ş.'nin evlilik teklifini kabul eden A.İ., daha sonra resmi nikah yapılacağı sözünü veren Bayram Ş. ile dini nikah kıydı. Bayram Ş., köyünde davullu zurnalı düğün yaptı.
A.İ. 1981'de ilk çocuğunu dünyaya getirdikten sonra Bayram Ş.'den bir kez daha resmi nikah yapılmasını istedi. Bayram Ş. köydeki işlerinin yoğunluğunu bahane ederek A.İ.'nin talebini reddetti.
Bayram Ş. ile A.İ.'nin 1990'a kadar 4 çocuğu oldu. A.İ. 1990'da beşinci çocuğuna hamileyken Bayram Ş. işçi olarak Almanya'ya çalışmaya gitti. Daha sonra Bayram Ş. Almanya'da yabancı bir kadınla yaşamaya başladı.
Bir süre sonra Türkiye'ye izne gelen Bayram Ş. ile A.İ.'nin 1993'te 6. çocukları dünyaya geldi. A.İ., akrabalarından ve köylülerinden utandığını, çocuklarının büyüdüğünü belirterek, resmi nikah talebini Bayram Ş.'ye tekrar iletti.
Bayram Ş., "Çocuklar zaten büyüdü. Ne yapacaksın nikahı?" diyerek, A.İ.'nin resmi nikah talebini geri çevirdi. Bayram Ş., talebinde ısrar eden A.İ.'ye fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladı.
Bunun üzerine A.İ., Ankara Barosu avukatlarından Ceren Atalay aracılığıyla Bayram Ş.'ye, "evlilik vaadiyle kişilik hakkı ihlalinden" kaynaklanan manevi tazminat davası açtı.
Atalay, dilekçesinde müvekkilinin, Bayram Ş.'nin haksız fiili sebebiyle yeniden yaşam kurma şansını yitirdiğini, toplum içinde zor duruma düştüğünü, böylece 6 çocuğuyla tek başına hayatta kalma mücadelesi verdiğini kaydetti.
Müvekkilinin kadın ve annelik onurunun da zedelendiğini belirten Atalay, Bayram Ş.'den müvekkilinin bugüne kadar uğradığı manevi zararı temerrüt faiziyle talep etti.
Ankara 32. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararında, tarafların evlenmek için yöresel gelenekleri yerine getirdikleri, dini nikah ile bir araya geldikleri, resmi nikahın yapılmadığı, bu birliktelikten çocuklarının olduğu, davacının ve davalının resmi olarak bekar oldukları belirtildi.
A.İ.'nin resmi nikah yapılacağı inancı ile Bayram Ş. ile karı-koca hayatı yaşadığı, resmi nikah yapılacağı vadedildiği için evlenecekleri inancına kapıldığı belirtilen kararda, "Davacının, davalı tarafından evlenme vaadiyle kandırıldığı, bunun etkisi altında gerek fiziksel gerek ruhsal anlamda zarara uğratıldığı, bundan elem ve üzüntü duyduğu kanaatine varılmıştır" denildi.