AK Partili Hamza Dağ: CHP, 52 CHP'linin evet oyu verdiği e-ticaret yasasını AYM'ye götürdü

e-Ticaret'te haksız rekabetin ve tekelleşmenin önüne geçerek pazara yeni aktörlerin girişini kolaylaştırmak, pazarın dengeli ve sağlıklı büyümesini sağlamak için ilk imza sahibi olduğu Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni hazırladıklarını ve TBMM'ye sunduklarını anımsatan Dağ, teklifin komisyona geldiği günden itibaren tüm siyasi partilerin temsilcileri tarafından desteklendiğini anımsattı.

CHP'li milletvekillerinin de teklifi desteklediğine işaret eden Dağ, "CHP milletvekilleri bu düzenlemeyi savunmuş, onay vermiş, 'namuslu, yerli, kaliteli, emperyalizme ve tekellere karşı savaş açan milli bir kanun' olarak nitelemiştir." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay'ın da kanun teklifini onayladığı ifadeleri içeren Meclis konuşmasını izleten Dağ, bazı CHP'li milletvekillerinin de sosyal medyada düzenlemenin olumlu olduğu ve geçmesi için var güçleriyle mücadele edeceklerine dair paylaşımlar yaptığına dikkati çekti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dağ, şunları kaydetti:

"Genel Kurul'da yapılan müzakereler neticesinde oylamada 308 milletvekilinden 307'si 'kabul', biri ise 'çekimser' oy kullanmış düzenleme Genel Kurul'dan alkışlar eşliğinde oy birliğiyle geçmiştir. Genel Kurul'da grubu olan bütün siyasi partiler, düzenlemeyi desteklemiş, kanuna olan katkısından dolayı Ticaret Bakanımız Mehmet Muş'a da teşekkür etmişlerdir. CHP, bütün bu olumlu havadan, düzenlemenin yasalaşmasından sonra çark etmiş hem komisyonda hem de Genel Kurul'da desteklediği düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesine başvuru yapmıştır. Cumhuriyet Halk Partisinin bu hususta sergilediği tutum tam olarak bir çelişkiyi ve tutarsızlığı göstermektedir. Bu eylem, CHP'nin Türkiye siyasetindeki genel ahvalinin de bir yansımasıdır."

"CHP ANAYASA MAHKEMESİ'NE 3 DİLEKÇE VERDİ"

CHP'nin Anayasa Mahkemesine, kanunun bazı maddelerinin iptali için toplamda 3 dilekçe verdiğini kaydeden Dağ, ilk iki dilekçenin yasal sürenin bitimine 3 gün kala, üçüncü dilekçenin ise yasal sürenin son gününde Anayasa Mahkemesi'ne verildiğini aktardı.

Dağ, CHP'ye "Kanun teklifi görüşmeleri esnasında 'Rant çeteleri bu kanunu engelliyor' diyerek kanun teklifinin çıkması için çaba harcayan CHP'liler, aradan geçen süreçte ne oldu da anayasa mahkemesine iptal başvurusunda bulunmuşlardır? Yoksa CHP, kendi nitelendirmeleriyle 'rant çetelerine' boyun mu eğmiştir? Rant çeteleri ilk iki dilekçeyi beğenmemiş midir de üçüncü dilekçeyi verdirmiştir? Düzenlemeyi Anayasa Mahkemesine taşıma işinin arkasında bu şirketin lobi çalışmalarının etkisi olmuş mudur?" sorularını yöneltti.

Kanunun iptali için Anayasa Mahkemesine başvuru talimatını CHP'li milletvekillerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun verdiğini iddia eden Dağ, şu ifadeleri kullandı:

"Kılıçdaroğlu kendi grubunu da karşısına alarak e-Ticaret'te tekelleşmeyi önlemeyi amaçlayan bu kanunun iptali için neden çaba harcamaktadır? Yoksa yine CHP'lilerin tabiriyle 'Rant çeteleri' Kılıçdaroğlu'na mı ulaşmıştır? Bu itiraz başvurusunu Kılıçdaroğlu'nun kulağına kim fısıldamıştır? Millet İttifakı ortağı İYİ Parti bunun neresindedir? Kanun görüşmeleri sırasında CHP grubunun 'yerli ve milli' bir kanun olarak nitelendirdiği bu düzenlemeyi, Kılıçdaroğlu neden AYM'ye götürme talimatı vermiş ve iptal ettirmeye çalışmaktadır? Kılıçdaroğlu, bu itiraz başvurusuyla Türkiye'de e-Ticaret'teki tekelleşmeyi daha da körüklemek mi istemektedir? Kanuna 'evet' diyen 52 CHP milletvekili aynı zamanda başvuru dilekçesine de imza atmıştır. Kılıçdaroğlu bu talimatla 52 milletvekilinin yasama iradelerine de ipotek koymuştur."

Kılıçdaroğlu'na çağrıda bulunan Dağ, "Bu konuda kamuoyuna izahatta bulunmak zorundasınız." dedi.

Bir basın mensubunun Anayasa Mahkemesine götürülen maddeyi sorması üzerine Dağ, "Anayasa Mahkemesine götürdüğü madde özel lisansla ilgili bölüm, o da e-Ticaret'in bel kemiği olan madde. Özellikle o madenin anayasa mahkemesine götürülmüş olması da bizim için manidar." diye konuştu.

ÖZGÜR ÖZEL: DOĞRUYU SÖYLEMİYOR

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, elektronik ticaretle ilgili kanunun bazı maddelerinin iptaline yönelik Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) yaptıkları başvuruya, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ'dan gelen eleştirilere yanıt verdi.

Özel, "AYM'ye başvuru yapıyoruz. Başvuru CHP'nin bilgisayarında var, AYM'nin kayıtlarında var. Gün verilene kadar da ilan etmiyoruz. Gün verilmiş mi, verilmemiş. Hamza Dağ, bu başvuruyu nereden biliyor? AYM'den, AK Parti ve saraya akış mı var? Akış, varsa bu nasıl bir kanunsuzluk ve güvensizlik? Ya CHP'nin bilgilerine sızması lazım Hamza Dağ'ın, ya da AYM'den kendilerine bilgi akışı olması lazım. Gün almamış bir kanunun AYM'den aleniyet kazanması nasıl oluyor? Bu konuda AYM'nin iç denetim unsurlarını harekete geçirmesi lazım" diye konuştu.

DAĞ'DAN ÖZEL'E YANIT

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, CHP'nin, Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un bazı maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesine (AYM) başvurmasına ilişkin, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in dün "Ey Hamza Dağ, sen, bu başvuruyu nereden öğrendin? Bu başvuru Anayasa Mahkemesinin bilgisayarlarında ve Cumhuriyet Halk Partisinin bilgisayarlarındadır" dediğini belirterek, "Sayın Özel, Anayasa Mahkemesinin internet sitesine girerse internet sitesinde yapılan bu başvuruyu çok açık net bir şekilde görebilir." dedi.

AA muhabirine konuşan Dağ, dün bu konuda yaptığı açıklamaların ardından CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in de açıklama yaptığını hatırlatarak, "CHP Grup Başkanvekili Sayın Özgür Özel, suçluluk psikolojisiyle olsa gerek, apar topar bazı açıklamalar yaptı. Bana da bir soru yöneltti, 'Ey Hamza Dağ, sen, bu başvuruyu nereden öğrendin? Bu başvuru Anayasa Mahkemesinin bilgisayarlarında ve Cumhuriyet Halk Partisinin bilgisayarlarındadır' dedi. Sayın Özel, Anayasa Mahkemesinin internet sitesine girerse internet sitesinde yapılan bu başvuruyu çok açık net bir şekilde görebilir." ifadesini kullandı.

CHP'nin e-Ticaret kanununun bazı maddelerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin internet sitesinde bulunan başvuru belgesini gösteren Dağ, şunları kaydetti:

"Bu, Anayasa Mahkemesi internet sitesinden alınmış bilgidir. Yapılmış olan başvuru burada çok açık, net bir şekilde görülmektedir. Anlaşılıyor ki apar topar, suçluluk psikolojisiyle birileri Sayın Özel'e çalım atmış, onu trollemişlerdir. Ama tabii ki bunda Sayın Özel'in bilgisizliği de çok açık net bir şekilde ortadadır. Birçok konuda Anayasa Mahkemesine CHP gittiğinde bunu davulla, zurnayla ve basına bildirerek yaparlardı. Sessiz sedasız bir şekilde bunu Anayasa Mahkemesine götürmelerindeki suçluluk psikolojisinin ne olduğunu dün onlara sorduk. Ama onlar bunun esasıyla ilgili durumda milletimize açıklama yapmaları gerekirken, Genel Başkan veya grup başkanvekilleri, açıkçası yine etraftan dolanarak suyu bulandırmaya çalışmaktadırlar. Biz işin burasıyla ilgilenmiyoruz. Popülizmi bıraksınlar. Bizim dünkü sorduğumuz sorulara cevap versinler."

"CEVABI SAYIN KILIÇDAROĞLU'NDAN BEKLİYORUZ"

Hamza Dağ, soruları tekrar yönelttiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Siz, 'Mecliste rant çeteleri bu kanunu engellemeye çalışıyor, onun için biz bu kanun çıkması için çaba sarf ediyoruz' dediniz. Bugün Anayasa Mahkemesine gittiğinizde rant çeteleri Cumhuriyet Halk Partisini ipotek mi almıştır? Bir. İki, hem mecliste hem meclis öncesi hazırlık sırasında yapmış olduğumuz görüşmeler, konuşmalarda tüm sektörde sadece bir şirketin bu konuda karşı olduğu bilinmekteydi. O bir şirketin menfaati, milletin menfaatinin önüne mi geçme durumundadır. O bir şirket, Cumhuriyet Halk Partisi 52 milletvekilinin iradesini ipotek mi almıştır? Açıkçası yerli ve milli olarak kendiniz nitelendirdiğiniz, kendiniz ifadede bulunduğunuz bu konuda, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı burada millet iradesini niye ipotek altına almak istemektedir? Bu riske niye girmek istemektedir? Bu soruları biz kendilerine tekrar yöneltiyoruz, tekrar ifade ediyoruz."

Dağ, bunun tekelleşmeyi, kartelleşmeyi önleyen bir kanun olduğunu, CHP'nin kendisinin de ifade ettiğini aktararak, "Ama bunu Anayasa Mahkemesine götürmelerini biz çok manidar buluyoruz. Dün de ifade ettiğim gibi Cumhuriyet Halk Partisi bu konuda günahkardır ve Cumhuriyet Halk Partisi eğer bu sektörde bir sene sonra, iki sene sonra bir tekelleşme durumu söz konusu olursa, bunun bugün de müsebbibidir. Bu sorularımıza cevabı da Sayın Genel Başkan'dan, Sayın Kılıçdaroğlu'ndan bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.