Avrupa’nın kozmetik ambalajı Türklere emanet

Sarten Ambalaj, bölgesel ambalaj şirketinden global ambalaj şirketi olma yoluna girdi. 15’i Türkiye'de üçü de yurtdışında olmak üzere toplam 18 fabrika ile faaliyet gösterdiklerini belirten Sarten Ambalaj CEO’su Zeki Sarıbekir, "Yurtdışında en son fabrikamızı Hollanda'da kurduk. İlk yılımızda başarılı olduk. Daha sonra ikinci hattı devreye sokarak yatırımlarımızı iki katına çıkardık." dedi. Sarıbekir, Avrupa’da benzer bir sistemle yeni yatırımlar düşündüklerini ifade etti

Sarten Ambalaj'ın 1972 yılında bir aile şirketi olarak kurulduğunu ve işe yağ ve peynir ürünlerine teneke ambalaj yaparak başladıklarını söyleyen Sarıbekir, daha sonra madeni yağ kutuları, gıda ambalajları ve konservelerle devam ettiklerini kaydetti. Sarıbekir, gıda, kozmetik ve endüstriyel ürünler olmak üzere 3 ayrı sektöre metal ve plastik ambalaj ürettiklerini dile getirdi.

Yurtdışı operasyonlarına da 2000’li yılların başında Bulgaristan ile başladıklarını anlatan Sarıbekir, "Ardından kozmetik ambalajları için Rusya ve en sonunda Hollanda fabrikalarını açtık. Hollanda’daki fabrikayı global üreticisi olduğumuz ABD'li bir müşterimizin talebi üzerine kurduk. Hammaddeyi Türkiye'den getirip montajı burada yapıyoruz ve kozmetik kutuları üretiyoruz." dedi.

Önceden Hollanda'ya yüklü miktarda ambalaj yolladıklarını ancak lojistik maliyetlerinin yüksekliğinin kendilerini zorladığını belirten Sarıbekir, bunun yerine Hollanda'daki fabrikayı kurduklarını ve bu sayede Türkiye'den sadece yarı mamul geldiğini ve bunların bitmiş ürüne çevrildiğini ifade etti.

Hollanda'daki fabrika sayesinde Avrupa'ya ihracatı artırdıklarını kaydeden Sarıbekir, "Geçen sene kurduğumuz ikinci hatla birlikte 2020 hedefimiz 15 milyon Euro ciroya ulaşmak. Burayı montaj fabrikası olarak tutacağız. Ana ürünümüz Türkiye’de olsun, Türkiye’de üretelim. Burada ise uydu akıncı fabrikalarla sadece montaj yapalım, hızlıca müşterinin yanında olalım ve onları kendimize bağlayalım istiyoruz." ifadesini kullandı.

AVRUPA'DA FİRMA ARIYOR

Ambalajda en önemli pazarın Avrupa olduğunun altını çizen Sarıbekir, Avrupa’da yeni yatırımlar yapabileceklerini söyledi. Sıfırdan kurmanın yanında satın alma da yapabileceklerini anlatan Sarıbekir, yurtdışında en iyi bildikleri konu olan metalde büyüme hedeflerinin olduğunu belirtti. Sarıbekir, şöyle devam etti:

"Satın almak için Avrupa’da var olan birçok opsiyona bakıyoruz. İyi bir yer bulursak alıp büyütmeyi düşünüyoruz. Şimdilik iki tane gezdik ve stratejik hedeflerimiz doğrultusunda araştırmaya devam ediyoruz. Yurt dışında bir tesis alacak ya da kuracaksak metal ambalajla yapacağız. Bu işi bildiğimiz için verimli olacağından emin olmamız lazım. Her ikisini beğenip ikisini de alalım diyemeyiz. Biz elli yıllık bir şirketiz. Bundan bir elli yıl sonra da var olacaksak sürdürülebilir bir şekilde ilerlememiz şart.

SARTEN BÖLGESELDEN GLOBALE GİDİYOR

Sarten’i eskiden bölgesel bir ambalaj şirketi olarak konumlandırdıklarını fakat artık yavaş yavaş globale doğru gittiklerini kaydeden Sarıbekir, "Avrupa, Kuzey Afrika derken şimdi mesela Güney Amerika da çıktı. İhracatçı gibi düşünebilmek çok önemli ve iyi bir ihracatçı olmak için coğrafya ve tarih bilmek lazım. Hangi ülke daha yakın diye bakmanın yanında lojistik maliyetlerini göz önüne alıp hangisine ihracat yapmak daha mantıklı diye düşünmek gerekiyor." dedi.

Sarten’in son yıllarda ihracat odaklı bir büyüme gerçekleştirdiğini söyleyen Sarıbekir, ihracatın cironun 3’te 1’ini geçtiğini anlattı. 2017 yılında 84 milyon dolar olan ihracatı 2018'de 104 milyon dolara, geçtiğimiz yıl da 120 milyon dolara taşıdıklarını dile getiren Sarıbekir, toplam 90’ın üzerinde ülkeye ürün sattıklarını ifade etti.

Kozmetik kutularda Sarten'in önemli bir global oyuncu olduğuna işaret eden Sarıbekir, dünyadaki teneke kozmetik ambalajının yaklaşık yüzde 10'unu kendilerinin ürettiğini belirtti.

AMBALAJ SEKTÖRÜ AVRUPA'DA DAHA DA BÜYÜYEBİLİR

Ambalaj konusunda Türkiye'nin iyi bir konumda olduğuna dikkat çeken Sarıbekir, tüketimin de giderek arttığını söyledi. Türkiye’de kişi başına düşen ambalaj tüketiminin 10 sene önceki 150 dolar seviyesinden 260 dolar civarına yükseldiğini vurgulayan Sarıbekir, "Bu rakam Avrupa’da 450-500 dolar, Amerika’da 550, Japonya’da 600 dolara ulaşıyor. Dünya ortalaması ise Afrika ülkelerindeki çok düşük kullanım nedeniyle 120 dolar. Ambalaj tüketimi Türkiye’de büyüyor. Çünkü hem ihracat hem de süpermarket sayısı devamlı olarak artıyor." dedi.

Türkiye ambalajda Avrupa’dan daha geç büyüdüğü için en son teknolojilerin ülkemize geldiğini anlatan Sarıbekir, ayrıca Türkiye'nin tasarım konusunda da ilerlediğini ifade etti. Ambalajda Avrupa'nın çok önemli bir pazar olduğunun altını çizen Sarıbekir, "Türk ambalaj sektörü Avrupa’nın yüzde 10’unu karşılayabiliyor. Ancak önümüzde daha yüzde 90’lık bir pay var. İyiyiz ama yanı başımızda kocaman bir Avrupa var ve orada daha da büyüyebiliriz." diye konuştu.