Fransa'nın son fenomeni: Kylian Mbappe

Ballon d'Or'a aday gösterildiyseniz, Dünya Kupası kazanmışsanız, tarihin en pahalı ikinci futbolcusu olmuşsanız ve bunları 19 yaşında başardıysanız, yeşil sahada yaptıklarınız kimseyi şaşırtmamalı. Ancak Mbappe, herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Fransız yıldız, hafta sonu ligde 13 dakikada 4 gol atarak herkesi bir kez daha büyüledi.

Futbolcuların, teknik direktörlerin, yorumcuların Mbappe'yi efsaneleşmiş isimlerle kıyaslamasından daha doğal bir şey olamaz. Arsene Wenger onu şimdiden Thierry Henry'yle kıyasladı bile. Birçokları da 2018 Dünya Kupası'nda Arjantin maçında yaptıklarını, Ronaldo'nun 1998 Dünya Kupası'nda yaptıklarına benzetti. Nicolas Anelka, Marcello Lippi, Didier Deschamps bu konuda aynı fikirdeyken yanıldıklarını söylemek de güç.

20 Aralık 1998'de Paris'e uzak ve çirkinliğiyle nam salan mahallelerinden biri olan Bondy'de dünyaya gelen Mbappe'nin babası Wilfried, Kamerun'da futbol oynamış ve şu sıralarda antrenörlük yapan biri. Annesi Fayza ise Cezayir'de profesyonel hentbol oynamış bir sporcu. Ancak 19 yaşındaki yıldızın ailesindeki sporcular anne ve babasıyla sınırlı değil.

Kylian'ın genç kardeşi Ethan, şu sıralarda PSG'nin altyapısında oynuyor ve abisini örnek alıyor. Üvey kardeşi Jires Kembo Ekoko ise ülkemizde, Bursaspor'da top koşturuyor. Mbappe'nin geçmişine dair bir şeyler öğrenmek isteniyorsa elbette ilk kulübü AS Bondy'ye kadar gitmek gerekiyor. Bondy'nin başkanı Atmane Airouche, BBC'ye Mbappe'nin çocukluk yıllarını anlatmıştı.

Mbappe'nin kulüpte doğduğunu söyleyen Airouche tabii ki ironi yapmıyordu babası Wilfried o kulüpte top koşturmuş ve antrenörlük yapmıştı: "Buraya geldiğinde bir bebekti. Futbolla ilgili çoğu şeyi burada öğrendi. Maç yaptığımızda onu saha kenarında görebilirdiniz, iki yaşında bir çocuk ayağında topla gezinirdi. En sevdiği şey ise takım konuşmaları olurdu."

Mbappe kulübe katıldığında tahmin edilebileceği gibi diğer çocuklardan farkını hemen ortaya koymuş. Kulüp antrenörlerinden Antonio Riccardi, ESPN'e "Sadece biraz izlemeniz, onun herkesten daha iyi olduğunu söylemek için yeterli olurdu" diyor ve ekliyor: "Ondan bir şeyi istemeniz durumunda ikinci kez söylemenize gerek kalmazdı, ne istenirse onu hemen yapardı."

Kylian, 12 yaşında geldiğinde Premier Lig ekiplerinden Chelsea tarafından denemeye alınıyor. Daha o zamandan Avrupa'nın büyük kulüpleri de izlerken o ülkenin meşhur futbol akademisi Clairefontaine'e gitmeyi tercih ediyor. Onu Bondy'deyken izleyen ve Chelsea'ye götürmeye çalışan gözlemci olan Daniel Boga, Charlton'a karşı oynanan maçta oynatılması için büyük çaba sarf ediyor.

Chelsea'nin en heyecan verici yeteneklerinden olan Tammy Abraham'la birlikte oynayan Mbappe, o sırada Didier Drogba ve Florent Malouda ile tanışıyor; o anı ise "Muhteşem bir tecrübeydi" olarak aktarıyor. Chelsea'den sözleşme kapmak gibi bir kaygısı olmadığı belirtilen Kylian, daha çok futbol oynamakla ilgiliymiş. Boga, Chelsea'ye transferiyle ilgili detayları da Goal'e şöyle anlatıyor:

"Birinci denemeden sonra ikinci deneme için ailesinden izin istedik. Annesi ise bize şunları söyledi: 'Bakın oğlum geri gelmiyor. Onu almak istiyorsanız ya şimdi alırsınız ya da 5 yıl içinde satın almak için 50 milyon Euro ödersiniz" Aslında annesi yanılıyor, Mbappe'nin değeri şu sıralarda 180 milyon Euro!

14 yaşında Real Madrid'den teklif alan Mbappe, burada o dönem Castilla'da görev yapan Zinedine Zidane ile tanışıyor ancak ailesi İspanyol devinin teklifini reddediyor. Şimdiden kıyaslandığı Thierry Henry, Mbappe'nin yaşındayken benzer bir yoldan geçmiş ancak Real Madrid ve Chelsea'den teklif almamıştı!

Mbappe gibi Clairefontaine'de top koşturan Henry, erken yaşlarda Monaco'ya transfer olmuştu. Henry'nin biyografisinin yazarı Phillippe Auclair, Mbappe ile Henry ailesinin ebeveynleri arasındaki farkı ortaya koyuyor:

"Henry 13 yaşındayken babası trafikteyken trafik polisleri tarafından çevriliyor ve onlara cevabı şu oluyor: 'Benim kim olduğumu biliyor musunuz? Ben Thierry Henry'nin babasıyım."

Bir de kıyaslandığı diğer bir isim olan Ronaldo'nun 13'lü yaşlarına dönelim. Rio de Janerio'ya yakında doğan Ronaldo, 7. sınıftayken okulu bırakıyor. Annesi Sonia, Ronaldo henüz 11 yaşındayken eşinden boşanmış bir kadın olarak 12 saat bir restoranda tuvalet temizlerken Ronaldo Social Ramos adlı futsal takımına giriyor.

İlk sezonunda tam 166 gol atınca menajerlerin ilgisini çekiyor ve annesiyle görüşmeler gerçekleşiyor. Annesi, O Globo'nun aktardığına göre çocuğunun yeteneğinin farkında bile değil:

"Oğlumun hiçbir zaman futbolcu olmasını istememiştim. Ne tip bir geleceği olabilirdi ki?"

Cristiano Ronaldo'nun da çocukluğu hiç kolay geçmemişti. Annesi Maria Dolores'in eşi Jose Dinis, Portekiz Sömürge Savaşları'ndan döndükten sonra alkolik olmuştu. Ronaldo Andorinha ve Nacional'de oynadıktan sonra Sporting'ten deneme teklifi aldı. 12 yaşına geldiğinde de ailesinden ayrılarak Lizbon'a yerleşti.

Messi de ailesinden kopmuş bir futbolculuk geçirmişti. Rosario'da Jorge ve Celia çiftinin çocuğu olarak büyüyen Arjantinli, Grandoli'de oynadıktan sonra Newell's'a transfer olmuştu. Bazı kaynakların aktardığına göre Messi, Newell's'ta forma giyerken 500'e yakın gol atmıştı. Ancak Newell's ona büyüme hormonu vermeyi reddettiği için ailesi kişisel bağlarını kullanarak onu Katalunya'ya, Barcelona'ya göndermeye karar verdi. Messi, 13 yaşında evinden ayrılmıştı.

Mbappe de Messi'ye verdiği hormon desteğinin benzerini Monaco'da buldu. Mbappe ve ailesi Monaco'yu seçerken çok iyi bir sebepleri vardı. Monaco'nun sahibi Vadim Vasilyev bunu şöyle açıklıyor: "Dünyada birçok iyi futbol akademisi var ancak biz gençlerimize A Takımda oynamaları için fırsat veriyoruz."

Mbappe'nin yaştıları flörtleşmeye, içki içmeye başlarken Kylian maçları izlemeyi ve kendini nasıl geliştireceğini düşünmeye koyuldu. Yıllar sonra hiçbir zaman çocuk olamadığını söyleyecekti. Babası FourFourTwo'ya verdiği röportajda "Her zaman çılgın oldu. Benim işim futbolla ilgiliydi ancak o benim başka bir mesleğe yönelmeme engel oldu" diyordu.

Mbappe, 16 yaşına geldiğinde A Takımdaki ilk maçına çıktı. 17 yaşına geldiğinde Almanya'da U19 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda oynadı, Fransa'nın şampiyonluğuna 5 golle katkı sağladı. 18'ine geldiğinde ise Monaco ilk 11'inin değişilmezi olmuştu. Artık kendini dünyaya gösterme zamanıydı.

Thierry Henry o dönem hangi noktadaydı? Clairefontaine'tan ayrılıp Monaco'yla ilk maçına çıktığında 17 yaşındaydı ve 8 lig maçına 2 gol sığdırmıştı. Brezilya'ya baktığımızda ise Ronaldo Cruzeiro'ya 16'sında kaydolmuş ve ilk yılında 44 gol atarak ortalığı sallamıştı.

Cruzeiro 1993 yılında Brezilya Kupası'nı kazanmıştı. Ronaldo, 17'sine ayak bastıktan birkaç ay sonra 1994 Dünya Kupası'na milli takımla katıldı. Hiç oynamasa da vitrine çıkmıştı ve nihayetinde o yaz sonunda PSV'ye transfer olarak Avrupa'ya adım attı.

Cristiano Ronaldo da Sporting'te aynı yaşta ilk maçına çıktı. Messi de öyle... Ronaldo, oynadığı liglere damga vurdu, birçok şampiyonluk kazandı ancak sadece 1 Dünya Kupası kazanabildi. Mbappe, Ronaldo'yu şimdiden yakalamış durumda. Kylian, 17 yaşındayken Ligue 1'de 15 gol 8 asistle boy gösterdi.

Monaco'nun PSG dominasyonuna son vererek lig şampiyonluğu elde etmesine destek oldu. Şampiyonlar Ligi'nde yarı finalde Juventus'a karşı boy gösterdi. Şimdiki takım arkadaşı olan Gianluigi Buffon onu UEFA'ya "Henry, Kylian'ın yaşında ondan çok daha gerideydi" ifadelerini kullandı.

Buffon haklıydı da! Nisan 2017'de The Financial Times, Mbappe'nin gollerini analiz etmeye başlamış ve Avrupa'nın beş büyük ligindeki en üretken skorer olduğunu ortaya koymuştu. Penaltılar dahil edilmediğinde Cristiano Ronaldo 19. sıradaydı! Messi ise ikinci. Mbappe, forma giydiği her organizasyon baz alındığında her 65 dakikada 1 gole doğrudan katkı sağlıyordu. Bu da onu listenin en tepesine yerleştirdi!

Kıyaslanan diğer yıldızlar ne durumdaydı? 18 yaşındaki Henry, Monaco'da düzenli oyuncu olmuş ve bir sezonda 9 gol atmıştı. Ronaldo, PSV'deki ilk sezonunda rakip fileleri 30 kez havalandırırken Cristiano, milli formayla tanışmış ve Manchester United'a transferini sağlayan birkaç gol atarken Messi de ilk uluslararası maçına çıkmış ve Barça'da düzenli rol almaya başlamıştı. Ancak Ronaldo dışında kimse Mbappe'nin gol sayısına ulaşamamıştı.

Mbappe, şu anda 19 yaşında ve PSG'de forma giyiyor. Henry onun yaşındayken hala Monaco'daydı. Cristiano Ronaldo, Manchester United'da henüz bir skorere dönüşmemişti. Ronaldo, PSV'de rakip oyuncuları küçük düşürecek seviyeye gelmişti. Mbappe'yi o yaşta geçen tek isim Lionel Messi'ydi. Arjantinli yıldız 26 lig maçında 14 gol atmış ve El Clasico'da hat-trick yapmıştı. Getafe'ye tek başına attığı gol ise Maradona'yla kıyaslanmasına neden olmuştu.

Ancak Messi, ne 19 yaşında ne de bu yaşında Dünya Kupası sevinci yaşayabilmiş değil. Mbappe ise bunu şimdiden başardı. Arjantin'le 2018 Dünya Kupası'nın son 16 turunda karşı karşıya gelen Fransa'nın en dikkat çeken ismi Kylian olmuştu. Finalde, 1958 Dünya Kupası'nda İsveç ağlarını sarsan Pele'den bu yana gol atmayı başaran en genç futbolcu oldu.

Bu noktada Henry henüz A Milli Takım formasını sırtına geçirmemiş, Ronaldo ise seçilse de oynamak için iki yıl beklemek zorunda kalmıştı. Ronaldo EURO 2004'te 2 gol atabilmişti. Messi, 19 yaşında Dünya Kupası'nda boy gösterse de Mbappe'in aksine sadece bir maç oynayabildi.

İstatistik kıyaslanmaya devam edilirse Mbappe'nin kulüp düzeyinde 52 golü bulunuyor. 19 yaşındaki Messi'nin 25 golü vardı. Mbappe, Şampiyonlar Ligi'nde şimdiden çift haneli rakam (10) ulaşmışken Messi aynı süreçte sadece 2 gol atabilmişti. Milli takımlar baz alındığında Mbappe, 4 gollü Messi'yi 5 gol ardında bıraktı!

Geçen yaz yine Financial Times'in Avrupa'nın beş büyük liginde gençleri özelinde yaptığı çalışmada, yıldız adaylarının Şampiyonlar Ligi ve hazırlık maçı olmayan milli takım mücadelelerinde Mbappe yine bu isimleri geride bıraktı. Cristiano Ronaldo maç başına 0,3, Henry 0,43, Messi 0,54 golle oynarken Mbappe şimdiden 0,69 oranına ulaştı. Onu geçen tek isim, 0,84 oranıyla Ronaldo oldu ancak o da bunu PSV'deyken başarmıştı, yani Avrupa'nın beş büyük liginde bu istatistiğe ulaşamadı.

Peki gol, futbolda her şey demek mi? Henry, Cristiano ve Messi, Mbappe'nin yaşlarındayken daha çok kanatta forma giydiler, Kylian da en uçta oynamasa da. Ancak Henry, Monaco yıllarında klasik bir kanat oyuncusuydu. Manchester United'daki ilk dönemlerinde Cristiano Ronaldo da öyle. Lionel Messi ise henüz Pep Guardiola ile tanışmamış ve şu anki rolüne evrilmemişti. Öte yandan Messi ve Cristiano Ronaldo daha zorlu liglerde daha büyük takımlarda oynamışlardı.

Henry, 1998 Dünya Kupası'nda oynadığında Mbappe'den 2 yaş büyüktü. Ronaldo Ballon d'Or'u kazandığında 23, Messi 22, Ronaldo ise 20 yaşındaydı. Mbappe ise henüz 19 yaşında bu ödülde kimilerince favori!

Financial Times'ın geçen yazki çalışmasında yetenekler iki kategoride sınıflandırıldı. İlk sınıf gelişimini sürdürenler olarak adlandırılırken diğeri ise beklentileri karşılayamayan Bojan Krkic ve Alexandre Pato gibi futbolcular örnek verilerek kategorize edildi. Buradaki soru, Mbappe'nin hangi kategoriye dahil olacağı.

Bir futbol kariyerindeki en büyük engeller kendini yeterli görmek, doyuma ulaşmak, felaket niteliği taşıyan kariyer seçimleri ve ciddi sakatlıklardır. Bunlardan sonuncusu, Ronaldo'nun en büyük engeli oldu. Sakatlıklar bilinmez ancak diğer şeylerin Mbappe'ye engel olamayacağı konusunda genel bir kanı var, Arsene Wenger'den siyasi liderlere kadar.

Liberya Devlet Başkanı George Weah ve Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron, Afrika sporunun geleceğini tartışmak için onu davet etti. Monaco'nun sahibi Vasilyev, CNN'e verdiği röportajda "Onunla konuştuğunuzda 19 yaşındaki biriyle konuştuğunuzu anlamazsınız. 25-30 yaşında biriyle konuştuğunuzu sanırsınız" diyordu.

Le Monde geçen sene onunla yaptığı röportajda Kylian'a futbolda en önemli şeyin ne olduğu sorusunu yöneltti. Mbappe yetenekten bahsetmek yerine takım oyununa vurgu yapıyor ve birçok değişkene bağlı olduğundan bshediyordu: "Futbolda hiçbir şeyin garantisini veremezsiniz."

İyiyseniz başarılı olabilirsiniz ancak bundan daha fazlasını yapmak zorundasınız. Futbol bir günlük hazırlıktır, öğrenmektir. Her gün öğrendiklerinizi hatırlamaktır. Problemlerle karşılaştığınızda nasıl tepki vereceğinizi bilmektir."

Mbappe, ailesinin kendisine büyük destek olduğunu anlatmaktan da çekinmiyor: "Onlar her zaman yanımda oldu. Kendinize yakın insanların sizi koruduğunu bilmek insanı rahatlatıyor. Bu tip şeyler insanlara nereden geldiğini öğretmesi açısından iyi."

İlk antrenörü Riccardi, BBC'ye onun yıllar içerisinde hiç değişmediğini dile getiriyor: "Mbappe hiçbir zaman değişmedi çünkü çok iyi bir eğitim aldı. Harika ebeveynler olan ailesi her zaman arkasında durdu. O da ailesine her şeyden fazla inandı."

Vasilyev de Mbappe'nin geldiği noktada ailesine vurgu yapıyor: "Mbappe'nin annesiyle babası çok zeki ve iyi insanlar. Onu her zaman destekleyen harika bir aileye sahip" Vasilyev, Henry ile kıyaslanmasıyla ilgili olarak ise şunları söylüyor: "Tanıdığım Kylian kimseyle kıyaslanmaktan hoşlanmaz. Henry'e büyük saygı duyuyor ancak başkalarıyla kıyaslanmaktan haz etmiyor. O kendisi. Kendi hikayesini yazıyor."