Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

27 Mayıs 1960 darbesinde önce idam sonra müebbet hapis cezasına mahkum edilen Demokrat Parti iktidarının Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri'nin kızı Cahide İleri Aksoy, ''Yassıada'dan Mektup Var'' kitabı üzerinden babasını ve yaşadıklarını Doğru Açı'da Belkıs Kılıçkaya'ya anlattı.

Read more!

Cahide İleri Aksoy, 27 Mayıs'tan bir ay önce babasının mecliste yaptığı konuşmayı aktardı: ''İnönü şimdiye kadar hep çok sert konuşmuştur. Ama bugünkü konuşması İnönü'nün konuşması tam manasıyla ihtilalbeyanıydı'' dedi ve ekledi: "O gün mecliste ihtilal koktu!"

Komunist Tevfik!

Babam şiiri çok severdi. Nazım Hikmet'in şiirlerini de. Biz de çok severiz. Babam mecliste yaptığı bir konuşmada bir şair Nazım Hikmet bir de siyasi Nazım Hikmet var. Maalesef siyasi Nazım Hikmet şair Nazım Hikmet'i öldürdü. CHP'li rakipleri babamın Nazım Hikmet şiiri sevmesini çok propaganda malzemesi yaptılar. Anneme mektuplarında da bundan şikayetçi oluyor. Ama sonra Ulus Gazetesi manşet attı, Komunist Tevfik İleri Rusya'ya diye ve ardından büyük bir neşriyat yapıldı.

İftira Kampanyaları

Pek çok neşriyat yapıldı. "Şimdiye kadar hep namuslu bildiğiniz Tevfik İleri'ye sıra geldi" denilerek yayın yapıldı. Benim bavullarla eşyayla Paris'ten geldiğim yazıldı. Babamın parayla pulla hiç ilişkisi olmadı. Borcunu ödediği evi hariç başka hiçbir varlığı yoktu. Hatta bir keresinde radyo evine doğru yürürken, "Bana bir şey olsa size maddi bırakabileceğim hiçbir şey yok" dedi. Ben de, o zaman kolejde okuyorum, lisan

bilmek bugünkü gibi bir şey değil, marifet gibi bir şey. "Babacığım biz üçümüz de çalışabiliriz" dedim. "Sahi mi söylüyorsun" derken biraz rahatladığını anladım. Nitekim babam cezaevindeyken, Cahit 15 yaşındaydı, bir tanıdığımızın yanında çalıştı ve babama cezaevine para gönderdi. Yedikleri yemeklerin parasını ödemek zorundaydılar Harp Okulu'nda''

İmam Hatip Okulları

20'lerde açılıyor ama 1930'da kapatılıyor. İlahiyat da kapatılıyor. Herkesin bir korkusu vardı, üfürükçülerin eline kalacağız diye. Cenaze kaldıracak din adamı kalmamıştı. Menderes'in büyük desteği ve Merhum Celalettin Ökten'in çalışmalarıyla imam hatipler açılıyor. Ve sadece din eğitimi değil, poizitif ilimlerde veriliyor. O zamanlarda imam hatiplere hali vakti yerinde olmayan ailelerin çocukları gidiyordu ve bu çocuklar kendilerini diğer okul öğrencilerine nisbetle biraz garip hisssediyorlardı. Babam Kayseri'ye gittiğinde başka okulları ziyaret edecek sanılmıştı ama o doğrudan imam hatip okulunu ziyarete gitti. Peşinden İslam Enstitüsü'nü de açıyor. Pek çok hizmeti var. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ