Hamileliğin 35. haftasında neler olur? Hamileliğin 35. haftası belirtileri nelerdir?

Hamileliğin 35. Haftasında Bebeğin Gelişiminde Neler Olur?

• Bebeğinizin boyu şuan yaklaşık 46 cm civarında ve kilosu ise yaklaşık olarak 2,5 kg’dır. Neredeyse doğmaya hazır ancak hızla büyüyor ve doğuma kadar da devamlı olarak, yağ da dahil olmak üzere kilo depolayacaktır. Bu durum ise şu anlama geliyor; bebeğiniz sıska olmaktan ziyade, tombul bir halde hızla doğuma hazırlanmaktadır.

• Bebeğin cenin pozisyonda yaptığı dönme, kıvrılma gibi hareketleri karnınızın yüzeyinde rahatlıkla görebilirsiniz.

• Bebeğinizin ciğerleri ve sinir sistemi artık son hazırlıklarını tamamlamakla meşguldür.

• Beyin gelişimi oldukça kuvvetli olan bebeğinizin kafatası ise hala yumuşak yapısını sürdürmektedir. Kafatasının yumuşak yapıda olmasının en önemli sebebi ise, bebeğinizin doğum esnasında, doğum kanalından daha kolay bir şekilde geçmesini sağlamasıdır.

• Bu aşamada bebeğiniz, bir yeni doğana daha çok benzemektedir ve vücudunun %15’i yağ ile depolanmıştır. Fakat bu yağ oranı, birkaç hafta sonrasında doğum gerçekleştiğinde %30’a yükselecektir.

• Böbrekleri tamamıyla gelişmiş olan bebeğinizin karaciğeri de bazı atık ürünleri işleyebilecek şekilde gelişim göstermiş durumdadır.

• Basit fiziksel gelişimlerin birçoğunu tamamlayan bebeğiniz, artık sadece doğuma kadar kilo almakla meşguldür.

Hamileliğin 35. Haftasında Annenin Bedeninde Ne Gibi Değişimler Olur?

• Kendinizi çok yorgun ve ağır hissediyor olmalısınız, bunun sebebi bir zamanlar pelvik bölgenizde saklı olan rahiminizin, artık kaburgalarınıza dayanıyor olmasıdır.

• Eğer, rahmin iç kısmını görebilmek mümkün olsaydı, bebeğinizin amniyotik sıvıdan daha fazla yer kapladığını fark ederdiniz. Rahminiz bebekle birlikte giderek balon gibi şiştiği için, diğer iç organlarınızı sıkıştırmaya başlıyor. Bu sebeple de, normalden daha fazla tuvalete çıkma ihtiyacı hissetmeniz olağan bir durumdur. Mide ekşimesi, yanması ve diğer mide-bağırsak sıkıntıları da hamileliğin bu haftası itibari ile kendini göstermeye başlar. Ancak eğer bu gibi sıkıntıların hiçbirini yaşamıyorsanız bu çok şanslı olduğunuzun bir kanıtıdır.

• Hamileliğinizin ilk zamanlarında yaşadığınız dengesiz ruh hali son haftalarda yeniden geri geliyor.

• Memelerinizden bebeğiniz doğduğunda vücudunuzun ürettiği ilk süt olan ayrıca çok fazla besin içeren kolostrum olarak tanımlanan sıvı akmaya başlıyor. Bu sıvının sütyeninizin içine akmasını engellemek için emziren anneler için tasarlanmış özel petlerden yerleştirebilirsiniz.

• Sık sık çok canlı gibi olan rüyalar görmeye başlamış olabilirsiniz. Hamileliğin bu sürecinde görülen rüyalar, normalden daha tuhaf olabilir. Sizi oldukça etkileyen bu rüyalar, hamilelikte yaşadığınız değişken ruh hali ile gelen hislerin, duyguların ve düşüncelerin bir yansımasıdır. Vücudunuz ve özellikle hayatınız ile ilgili yaşadığınız değişiklikler, size korku ya da heyecan yaşatabiliyor. Bu durumu hayal dünyanızdan rüya günlüğü yazarak hem keyif almaya çalışabilir hem de gelecekte bebeğinizle paylaşacağınız bir anı biriktirebilirsiniz.

• Bazı rüyalar büyüleyici olmak yerine ürkütücü hatta kabus gibi olabilir. Doğum ya da bebeğiniz ile ilgili oldukça gerçekmiş gibi görünen bu kâbusları eşiniz veya doktorunuzla konuşmanız psikolojik açıdan sizin için yararlı olacaktır. ayrıca onlar da bu rüyalarınızın gayet normal olduğunu teyit ederek sizin rahatlamanızı sağlayacaktır.

• Vücudunuz hem sizin hem de bebeğinizin çoğalan taleplerini yerine getirmeye çalıştığı için şu sıralar kabız olmaya yatkın olduğunuzu hissedebilirsiniz. Bu durumda öğünlerinize lif ekleyerek bu durumu dengelemeniz önerilir.

• Hamileliğinizin 35. haftasına girmeniz ile birlikte doktor veya ebe kontrolleri artık her hafta tekrarlanacak şekilde düzenlenecektir. Ancak bazı durumlarda, 35 ile 37. hafta arasında vajinal ve rektum kültür testleri ile grup B Streptokok (GBS) Enfeksiyonu adı verilen bakterinin var olup olmadığı kontrol edilmesi gerekebilir. GBS enfeksiyonu yetişkin anneler için genellikle zararlı değildir, fakat doğum esnasında bu enfeksiyon bebeğe geçerse, pnömoni, menenjit ya da kan enfeksiyonu gibi ciddi komplikasyonlar meydana gelebilmektedir. Hamile kadınların %10 ila % 30’unda bulunan bu bakteri genellikle fark edilmemektedir ve bakteri taraması yaptırılması hayati önem taşımaktadır. Ancak eğer GBS enfeksiyonu taşıyıcısıysanız, doğum anında antibiyotik alınması halinde, bebeğinizin enfeksiyon riskini düşürmek büyük oranda mümkün olacaktır ve bu konu doktorunuz tarafından gerçekleşir.

• Bu dönem, doğum planı yapılması bakımından da iyi bir zaman dilimi olmakla birlikte ağrı yönetimi teknikleri ve anksiyete ile baş etme yöntemleri gibi birtakım durumlar için, doktorunuz ile iletişim halinde olmanız sizin için faydalı olacaktır.