Ahmet Selçuk İlkan: "Gönül hamallığı yapıyorum"

1500’den fazla şiiri bulunan Ahmet Selçuk İlkan, yaşarken bir sanatçıya saygı albümü yapılıp vefa gösterilmesinin tarifi imkânsız bir duygu olduğunu söylüyor. Bugüne dek yeni yılı hiç bu kadar heyecanlı karşılamadığını dile getiren İlkan bugünlerde, yaz aylarında çıkaracağı yeni şiir kitabının üzerinde çalışıyor...

- 40’ıncı sanat yılınız için hazırlanan ‘Unutulmayan Şarkılar’ albümü kimin fikriydi?

Polat Yağcı bir gün bana gelip müzik kariyerimdeki 40’ıncı yılım şerefine hatıra albümü yapmak istediğini söyledi. İlk aşamada 20, bir sonraki albüm için de 20 kişiyi albüme dahil etme kararı aldık. 40 yorumcuyu teknik açıdan bir araya getirmek gerçekten zordu. Biz de haliyle 2 albüm hazırlamaya karar verdik. İlki çıktı, ikincisi de 2017’nin yazında çıkacak.

‘Bu albüm bir hatıra defteri’

- Bu projenin sizin için önemi nedir?

İnsanların eski şarkılara olan özlemini ve susuzluğunu gidermek için bu proje önemliydi. Gönül haritalarımızı çizen şarkılar yeniden dillendi ve güzel bir hatıra albümü oldu. Albüme bir hatıra defteri olarak bakıyorum.

- Albümde yer alacak sanatçıların kimler olacağını nasıl belirlediniz?

Öncelikle mahşerin 5 atlısı diye tabir edebileceğimiz bendeniz, Selami Şahin, Ümit Besen, Cengiz Kurtoğlu ve Coşkun Sabah bir araya geldik. Dile kolay 40 yıldır beraberiz.

Repertuvarı 1 yıllık süreç içerisinde bu albümde yer alan sanatçılara sorarak oluşturduk. Bu sanatçılar da yine Polat Yağcı’yla kafa kafaya vermemiz neticesinde ortaya çıktı. İbrahim Tatlıses rahatsızlığı nedeniyle katılamadı

- ‘Unutulmayan Şarkılar’ın ikincisinde kimler olacak?

Şevval Sam, Hande Yener, Ferhat Göçer, Demet Akalın, Mustafa Ceceli ikinci albümde olması muhtemel isimler. Özellikle Tarkan ve Sezen Aksu ikinci albümde yer alırsa benim için büyük bir kıvanç olur.

‘Bestelerim elleri kalplere götürdü ’

- Birçok hit şarkının sözleri size ait. Şarkı sözleriniz, şiirleriniz sizce neden bu kadar çok sevildi, sırrı nedir?

Yaşanan her aşkın çiçeğini koklayarak sevdiklerimin ve kendimin gizli kalmış gerçek hikâyelerini şarkılara işledim de ondan.

Benim bestelerim elleri havaya götürmedi, kalplere götürdü. Eli kalbine gidenler de kolay kolay unutmadı. Tabii 40 yıldır ara vermeden arı gibi çalışıyorum. Özellikle saydığınız bu 30-35 yıllık şarkıların gençlerin dilinde olması muazzam bir şey. Zamana meydan okuyorum galiba.

‘Hüngür hüngür ağladım’

- Düzenlenen bir geceyle 40’ıncı sanat yılınızı kutladınız. O gece neler hissettiniz?

İnanır mısınız bu kadar sevildiğimi bilmiyordum. Sahnede ayaklarım yerden kesildi. Kendi kendime, “Rüyada mısın Ahmet?” diye sordum.

O gece vefanın nasıl gösterebileceğini de ispatladım. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Ben hayatta kimseye kırılmam sadece sitem eder, zamana bırakırım. Sahne sonrasında gece eve gittiğimde sabaha kadar hüngür hüngür ağladım. Demek ki yüreklere girmişim. Ne mutlu bana.

‘MESELE YALNIZLARIN ŞAİRİ OLMAK’

- Neden ayrılıkların şairi, yalnızlıkların ozanı olmayı seçtiniz?

Kimi insan balıkların kimisi çiçeklerin kimisi de kuşların çeşidini ezbere bilir, ben ayrılıkların çeşidini iyi bilirim. Çok ayrılık gördüm, bunların bir nebze de olsa önüne geçebilmek için kaybedenlerin acısını mısralarıma taşıdım.

Önemli olan ayrılmadan önce uyarıcı olabilmek. İnsanların birbirlerini kaybetmeden önce derin bir nefes alıp düşünmelerini sağlamak için bu yola koyuldum. Mesele yalnızların şairi olabilmekte. Mutlulukların şairi olmak kolay. Zaten bu dünya hamallıktır. Ben de bir tür gönül hamallığı yapıyorum.

- Günümüzde şarkıların sözlerini nasıl buluyorsunuz?

Popülerlik ön planda tutulup sanat ikinci plana atılırsa olacağı budur. Artık “Sana kırmızı çok yakışıyor”, “Kal bu gece”, “Gel yatağıma” gibi dizelerle karşılaşıyoruz. Günümüzde iyi rol model bulmak zor.

‘Hiç seni seviyorum demedim’

- Bugüne kadar eşinize veya sevgilinize karşı yaptığınız en romantik hareket neydi?

Ne şimdiki eşime ne de bugüne kadar birlikte olduğum sevgililerime “Seni seviyorum” demedim. Şaşıracaksınız ama bu kelime bana sıradan geliyor.

Çünkü sevginin sözlerle değil, gözlerle ve davranışla anlatılmasının anlamlı olduğunu düşünüyorum. Günümüzde etrafınıza bir bakın herkes birbirini bol keseden seviyor ama 3 gün sonra ayrılıyor. Yıllar önce “Ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim, bir ömür boyu sevenlerdenim, ellerin elime değmesin derim sonunda ayrılacaksak” diye boşa demedim.

Romantizm eşinize veya sevgilinize “Seni seviyorum” deyip salona 2 mum koyup bir de kırmızı gül almakla olmaz. Kırmızı gül ve mum yalnızca ortam süsü olur. İş asıl gözlerdeki ışık ve kalpteki ateşte bitiyor. Gül solar, mum biter ama gözlerdeki ışık ve kalpteki ateş öyle kolay sönmez. İlişkilerde romantik olmaktan ziyade dürüst olmak daha önemlidir.

‘Kaosun nedeni aşksızlık’

- Kötü geçen bir yılı geride bırakıyoruz. Yaşanan üzücü hadiseleri kendi pencerenizden nasıl değerlendirirsiniz?

Dikensiz gül bahçesi olmaz ama dikenleri azaltmak için iyi bahçıvanlara ihtiyacımız var. Dünyayı gül bahçesine döndürmek için birbirimizi sürekli eleştirmeliyiz. Suya sabuna dokunmadan, hayatı kendiliğinden düzeltemeyiz. Sanatçılar önder olmalı, sosyal medyadan fotoğraf paylaşmakla olmaz. İnsanın bazı durumlarda, “Ne suya dokunursun ne de sabuna, ne kadar kirlisin be adam” diyesi geliyor.

Bir insanda vicdan ve merhamet olmadıktan sonra cehennem hayatı yaşamamız kaçınılmaz oluyor. Biri çıkıp bomba patlatıyorsa sen ona insan diyemezsin. Toplum olarak çok arızalı yaşıyoruz. Sanatsal faaliyetlere eğilim gösterirsek ister istemez huzur ve barış ortamı da sağlanacaktır. Ama ülkemizde ve dünyada kaosun baş nedeni aşksızlıktır benim gözümde.

‘HİÇ SANSASYONEL OLMADIM'

- Sizi bugüne dek ailenizle beraber neredeyse hiç göremedik. Neden?

Bugüne kadar sansasyonel hiçbir şeyim olmadı. Şiirlerim haricinde tek bir haberim yapılmadı. Sanatçıların ve şairlerin popülerlik uğruna sevdadan sevdaya atıldığı günlerde ben sadece edebiyata, sanata ve müziğe dayandım. Böyle mutluyum, daha ne isterim?

‘BOB DYLAN KİBİRLİ DAVRANDI’

- 2016 Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen dünyaca ünlü söz yazarı Bob Dylan, 10 Aralık’ta düzenlenen ödül törenine gitmeyerek dünya kamuoyunun tepkisini çekti. Dylan’ın tutumunu nasıl karşılıyorsunuz?

Ödülünü almak için İsveç’e gitmemesi çok üzücü. Orada olması gerekiyordu. Bob Dylan kibirli ve umursamaz davranmıştır. Böyle anlamlı bir ödülün karşılığı bu olmamalıydı. Meslektaşı olarak bu tavrı beni yaraladı. Bu ödül bana verilseydi koşa koşa almaya giderdim. Bizim bu alanda etkinliğimizi daha da artırmak için eserlerimizi yabancı dillere çevirmemiz gerekiyor.

Hit şarkılara imza attı

Mektubu’, ‘Liselim’, ‘Anılar’, ‘Ya Seninle Ya Sensiz’ ve ‘Hani Bizim Sevdamız’ın da bulunduğu birçok hit şarkının sözleri Ahmet Selçuk İlkan’ın imzasını taşıyor.

Arif HÜR