Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Röportajlar Nurettin Sönmez: 'Sipahi' samimi ve gerçek - Magazin haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        SHOW TV’de bu akşam saat 20.00'de ekrana gelecek olan 'Sipahi'nin; yapımını CNP Film, yapımcılığını Mehmet Canpolat ve Sadi Canpolat üstleniyor.

        Başrollerinde Kaan Yıldırım, Özge Gürel ve Kerem Alışık’ın yer aldığı dizi ‘Sipahi’nin güçlü oyuncu kadrosunda; Sinan Tuzcu, Başak Gümülcinelioğlu, Erkan Bektaş, Nurettin Sönmez, Çağdaş Onur Öztürk, Serhat Nalbantoğlu, Emre Bulut, Gözde Okur, Elit Andaç Çam İnan, Zeynep Oymak, Berrin Arısoy, İsmail Düvenci ve Selçuk Borak gibi başarılı isimler yer alıyor.

        Senaryosunu Ali Doğançay'ın yazdığı, yönetmen koltuğunda ise Hakan İnan'ın oturduğu 'Sipahi'de ‘Kemal Yörükoğlu’ karakterine hayat veren Nurettin Sönmez ile konuştuk.

        Nurettin Sönmez, canlandırdığı karakter için geçirdiği hazırlık süreci ile aldığı eğitimler, 'Sipahi'deki rol arkadaşları ve Jason Momoa'ya olan benzerliği hakkında Habertürk'e samimi açıklamalarda bulundu.

        "Sipahi'nin senaryosu samimi ve gerçek geldi" şeklinde konuşan ünlü oyuncu, "Kemal Yörükoğlu’ karakteri geldiğinde, tretmanı okuduğumuzda menajerimle gülümsedik ve şaşırdık. Çünkü ‘Kemal’ ile birçok ortak yanımız var; hayata bakışı, giyim kuşamı ve bazı majör reaksiyonlarına kadar birbirimizle benzeşiyoruz" dedi.

        REKLAM

        "ÇOK YETENEKLİSİN, TİYATRO YAPMALISIN' DEDİ"

        * Eğitim hayatınıza İstanbul Üniversitesi Maden Mühendisliği'nde başlamış, daha sonra ise Yeditepe Üniversitesi Tiyatro Bölümü'nde devam etmişsiniz. Sizi maden mühendisliğinden tiyatroya yönelten unsurlar neydi? Mühendisliğinizin oyunculuğa katkıları oldu mu?

        Ben İstanbul Üniversitesi Maden Mühendisliği’ni üçüncü sınıfta eğitim sistemini eleştirdiğim için terk ettim. Daha sonra Arsen Gürzap ve Can Gürzap’ın kurduğu ‘Dialog’ adlı okulunda güzel konuşma ve spikerlik kursuna gittim. Orada haftada 2 saat doğaçlama drama dersimiz vardı ki iyi olan, güzel olan, neşeli olan bir haberden sonra kötü bir habere geçiş yaparken dozunda duygusal değişimi spikerler sağlayabilirsin diye… Bütün hocalarımız zaten devlet tiyatrosu oyuncularındandı. Doğaçlama dersine Yalçın Boratap hocamız giriyordu. Kendisi bir dersin sonunda, ‘Tiyatro düşünmez misin?’ dedi. ‘Çok yeteneklisin Nurettin, sen tiyatro yapmalısın’ dedi. Ben de onun bu tespiti ve motivasyonuyla konservatuvar sınavlarına girdim. Daha sonra ‘Dialog’ okulunda tiyatro bölümüne girdim, oradan mezun oldum. Yıllar sonra Yeditepe Üniversitesi Konservatuvar Tiyatro Bölümü’nü kazanıp, girdim. Orada da eğitim sistemine olan eleştirim nedeniyle devam etmeme kararı aldım.

        REKLAM

        "CESUR BİR ADIM ATIP KENDİMİ TANIMA YOLUNA GİTTİM"

        * Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı? Bu noktada geleceğinize dair yeni bir adım atmak sanırım pek kolay olmamıştır…

        Oyunculuk serüvenim profesyonel olarak okuldan mezun olur olmaz teklif almamla başladı. Başarı da sağladım. O dönem insanlar beni bildiler de… Ama esas zor olan şuydu; o yolda gitmek varken, ben cesur bir adım atıp kendimi tanıma yoluna gittim. Bir takım kesişmeler ve tevafuklarla, Türkiye’de Çinli bir ustam oldu. Ona işdeşlik yaptım, uzun seneler sonra da gezginliğim ve maceralarım devam etti. Yaklaşık on senelik bir serüvenden sonra tekrar sektöre döndüm. 2014’te bilinir oldum, izleyiciler ve insanlar tarafından… Hayatım zaten cesur, en zor kararlar ile ama hediyesi bol, hediyesi kutlu yolculuklar ve zamanlarla geçti…

        "SİPAHİ SAMİMİ VE GERÇEK GELDİ"

        * SHOW TV’de ekrana gelen, yılın iddialı yapımı ‘Sipahi’ dizisinin oyuncu kadrosunda yer alıyorsunuz. ‘Sipahi’, sizi hangi özellikleriyle etkiledi?

        REKLAM

        Her şeyden önce senaryosu samimi ve gerçek geldi. Bir şekilde aksiyon dizisi olması ama içinde aksiyon varken duygusal ipliklerinin de yine içinde yer alması ve güçlü bir dizi oluşu beni etkiledi sanırım. Ve daha sonra yapımı, yönetmeni ve oyuncu kadrosu etkiledi tabii…

        "KEMAL YÖRÜKOĞLU İLE BİRÇOK ORTAK YÖNÜMÜZ VAR"

        * Dizide hayat verdiğiniz ‘Kemal Yörükoğlu’ karakterini analiz eder misiniz? Rolünüz için nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz, neler yaşadınız?

        ‘Kemal Yörükoğlu’, karakteri geldiğinde, tretmanı okuduğumuzda menajerim ile gülümsedik ve şaşırdık. Çünkü ‘Kemal’ ile birçok ortak yanımız var; hayata bakışı, giyim kuşamı ve bazı majör reaksiyonlarına kadar birbirimizle benzeşiyoruz. Çok spesifik dokunuşlar haricinde ‘Kemal Yörükoğlu’ karakteri konusunda öyle çok büyük çalışmalar, hazırlıklar yapmadım, zaten cebimde olan bir yapı... Sadece umuyorum; ilerleyen bölümlerde karakterle daha fazla haşır neşir olduğumuzda yani Nurettin Sönmez ve ‘Kemal Yörükoğlu’, daha çok birbiriyle et ile tırnak olduğunda o yolculukta renkli sürprizler çıkacaktır. Ben ‘Kemal Yörükoğlu’nu sevdim, ‘Kemal’ de beni sever inşallah. Biz birbirimizi sevip, bütünleştikçe daha güzel şeyler olacaktır.

        "SİLAH VE YAKIN DÖVÜŞ EĞİTİMİ ALDIM"

        * ’Sipahi’nin aksiyon sahneleri çok konuşuluyor. Proje için silah kullanma ve savunma sanatları üzerine eğitim aldınız mı?

        Evet, aksiyonu bol bir iş. İleride daha da bol aksiyonumuzu izleyeceksiniz. Ben Uzak Doğu dövüş sanatları üzerine, kılıç ve sopa kullanma üzerine zaten eğitimli bir kişiyim. Geçen sene yollarımız kesişti. Kendisi alanında uzman olan çok kıymetli Süleyman Kocabıyık Hoca ile yine yakın dövüş ve silah eğitimi aldım ve yine bu proje için Nurullah Kap Hoca'dan silah eğitimi ve bir milli istihbarat ajanının günlük hayatında sıradan insanların algısından nasıl farklı olarak etrafı algıladıklarına dair eğitimler aldık. Çok keyifliydi, özel eğitimler de… Bunlara çalıştık, umarım diziye de bu çalışmalarımız yansıyacaktır.

        "YAŞAM PROGRAMIMIN EN BÜYÜK HEDİYELERİNDEN BİRİ"

        * Daha önce Chi Kung ile ilgilendiğinizi hatta bunun için Çin’de yaklaşık beş yılı eğitim kampında geçirdiğinizi ifade etmiştiniz. Chi Kung’a olan merakınızın kaynağı nedir? Bu ilginin hayatınıza ve kariyerinize ne gibi katkıları oldu?

        REKLAM

        Chi Kung’nun hayatıma etkisi mi? (Gülüyor) Hayatımı şekillendirdi… Kariyerime etkisi mi? (Gülüyor) Benim için bu yolculuk ve eğitim en büyük konservatuvar... Bu sanat diğer birçok Uzak Doğu sanatı gibi kişinin kendisini tanıma, kendisini keşfetme, kendisini işleme yolunda, yolculuğunda bir araç… Efendim naçizane ‘aktör’ dediğiniz de nedir? Önce kendisini tanıyacak, sonra ondan istenilen karakteri üzerine giyecek. Kendini tanımak ne güzel… Benim hayatımın, yaşam programımın en büyük hediyelerinden biridir Chi Kung…

        ('Chi Kung'; sağlığı güçlendirip, uykusuzluk, yorgunluk ve ağrıları azaltan, huzur, güç, enerji ve dayanıklılığı arttıran bir yaşam enerjisi egzersizidir.)

        "KUVVETLİ OLMAK BENCE DUYGUSAL OLMAKTIR"

        *'Kemal Yörükoğlu', Milli İstihbarat Teşkilatı'nın İzmirli efesi, aynı zamanda iri yarı bedeninin ardında aslında duygusal bir yönü var. Bu kadar güçlü bir dış görünüşe sahip olmanın yanı sıra naif iç dünyaya sahip bir karaktere hayat vermek size neler hissettiriyor? 'Kemal Yörükoğlu'nun sizi zorlayan noktaları oldu mu?

        Öyle de olmalıdır. Derin bir ifade vardır, ‘Kuvvet merhameti doğurur’ diye... Heybetli kişi yani doğuştan kuvvetle, heybetle doğan kişi bunu kendinden biliyorsa, kendini güçlü hissediyorsa zalim olur, duygudan uzak, insanlara zulmeden, insanları kontrol eden, kendi aklına esir, nefsine, egosuna esir bir birey olur. Ama gücün, kuvvetin özünden geldiğini, önce manadan geldiğini bilmiş idrak etmiş kişinin şansı yok ki göğüs kafesi açık olmasın, kalbi ıslak atıyor olmasın, kalbin açık olmasın, duygularını yaşıyor olmasın… Kuvvetli kişi daha duygusal olan kişidir. O duygularını, hislerini bilip; onlarla yaşayabilen kişidir. Kendini ortaya koyabilen kişidir. Arıyla, namusuyla, erdemleriyle var olabilen kişidir. Kuvvetli olmak, duygusal olmaktır bence ve bunu saatlerce konuşmak isterim. ‘Kemal’ ile daha yeni yola çıktığımız için şu an birbirimizi zorlamıyoruz, zorlayacağımızı da zannetmiyorum. I love ‘Kemal Yörükoğlu’… (Gülüyor)

        REKLAM

        "İSİMLERİNİ SAYARKEN DUYGULANDIM, BU EKİP İŞİ"

        * ’Sipahi’, deneyimli bir oyuncu kadrosuna sahip. Böyle bir kadro ile birlikte aynı sahneyi paylaşmak size neler hissettiriyor? Sizce bir projenin başarılı olmasında ekibin önemi nedir?

        Daha üç gün önce YouTube’da yanılmıyorsam 1967 senesine ait Sadri Alışık’ın siyah-beyaz ‘Serseri’ filmini izledim. Sadri Alışık, Kadir İnanır, Cüneyt Arkın… Bu 3 dev aktör karakterimin şekillenmesinde çok büyük rolleri olan üstatlar. Düşünsenize; şimdi Sadri Alışık’ın oğlu Kerem Alışık ile oynuyorum. Kendisi de harikulade bir aktör, deneyimli, sıcacık bir kişi… Onunla beraber oynamak beni çok mutlu ediyor. Oyuncu olmanın benim için en keyifli taraflarından bir tanesi; izleyici olarak hayranlık duyduğum, sevdiğim kişilerle el ele aynı işi yapan biri olma olanağını sağlıyor olması. Kaan; harikulade bir arkadaşım, bu proje içinde tanıştık. Pırıl pırıl, ışıl ışıl biri… Ben bütün isimleri saymak istiyorum. Başak’cığım; daha ilk günden kız kardeşim oldu, ne sohbetlerimiz var karavanda… Spiritüel sohbetler, derin sohbetler hayata dair… Onur Çağdaş arkadaşım ile daha önce de çalıştık, çok severiz birbirimizi. Emre Bulut kardeşim ile de sıcacık sarıldık. Zeynep; yine ışıl ışıl ve eşimi oynayan ‘Elit Andaç Çam’ ile frekansımız harikulade tuttu ve diğer bütün oyuncular… Yani biz daha iş başlamadan çok güzel noktalarda buluştuk. Her oyuncu kendi işi, iş arkadaşları için aynı şeyi söyler, doğrudur. Ben çok şanslı hissediyorum. Bak, duygulandım bile şimdi onların böyle isimlerini sayarken... Tabii ki bu ekip işi. Yönetmenimiz Hakan Hoca’m; işine hakim ve çok güzel bir insan... Görüntü yönetmenimiz de keza aynı… Yapımcılarımız Mehmet Canpolat, babacanlığı ile, Sadi Canpolat işteki iradesiyle… Herkes elinden geleni yapıyor, iyi niyetlerle herkes işini yapıyor. Takım oyunu tabii, ekip çok önemli…

        * Sette bir gününüz nasıl geçiyor ve set dışında vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?

        Bütün sektördeki oyuncu arkadaşlarım gibi uzun bekleme saatleri haricinde keyifli, güzel sohbetlerle geçiyor. Hani bana özel olan da, kiminle o anda kesişiyorsak can cana, baş başa derin sohbet ederek geçiyor. ‘Set dışında ne yapıyorsun?’ diyorsanız; onun için benimle bir gün geçirmeniz lazım… Onu size böyle anlatamam. (Gülüyor)

        Jason Momoa
        Jason Momoa

        "ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM"

        * 'Game of Thrones' dizisinde canlandırdığı 'Khal Drogo' karakteriyle ünlenen ve ardından 'Aquaman' filmiyle sevenleriyle buluşan ABD'li oyuncu Jason Momoa'ya benzerliğinizle de adınızdan söz ettiriyorsunuz. Sektörde diğer oyunculara benzetilmenin avantajlı ya da dezavantajlı yönleri nelerdir? Bu konuda aldığınız en ilginç ya da komik yorum neydi?

        Jason Momoa ile fiziksel benzerliklerimizden öte zannediyorum hayatı yaşayış biçimi olarak fıtratımız ve enerjimiz çok benziyor. Şikayetçi değilim benzetilmekten. Yıllar önce ‘Game of Thrones’ta onu izleyenler, ‘Ağabey; biri var, biliyor musun sana çok benziyor…’ dedikten sonra ben onu bildim, tanıdım. Kulağı çınlasın bunu ilk Ömür Gedik, beni daha tanımadan fark edip, haber yapmış, ‘Bizim ‘Aquaman’ diye… Bununla ilgili komik anı; bir gün Instagram’dan bir mesaj geldi. Jason Momoa’nın koyu hayranı bir kadın sanırım, bana yarım sayfa mesaj yazmış. ‘Niye onu taklit ediyorsun? Taklitler asıllarını yaşatır, bırak onu taklit etmeyi’ diye… Gülümseyerek okudum tabi…

        "BU KAZA BİR HEDİYEYDİ"

        * 2015’te motosikletinizle geçirdiğiniz bir kaza sonucu ölümden döndünüz. O kaza sonrasında hayata dair düşüncelerinizde ve günlük yaşamınıza dair değişimler yaşadınız mı? Ben insanın başına gelen kötü olaylardan sonra hayatında bir kırılma noktası yaşadığına inanırım. Bu sürecin ardından sizin yaşamınıza dair bakış açınız değişti mi ya da ne yönde değişti?

        Efendim ölümden dönülür mü, bilinmez. Ölüm geldi mi, sizi alır. Sadece ölümle burun buruna gelebilirsiniz belki de… Evet, bir kaza geçirdim ve ölümle burun buruna geldim. Benim için yaşadığım birçok kaza gibi bu kaza da bir hediyeydi…

        'SİPAHİ'NİN 4. BÖLÜMÜNDE NELER OLACAK?

        'Sipahi', bu akşam heyecan dolu 4. bölümüyle saat 20.00'de SHOW TV'de ekrana gelecek. 'Canan’ın, 'Ali' ile ilgili merakı giderek artar. Onun kim olduğu konusunda bir türlü emin olamaz ve sonunda 'Ali’nin peşine düşer.

        'Ali' ise 'Canan’a deşifre olmamak için elinden geleni yapar. Ancak 'Canan’ın elde ettiği bilgilere de ihtiyacı vardır. Bu yüzden 'Ali' ve 'Canan' arasında tam bir köşe kapmaca oyunu başlar.

        'Ali' ve 'Yıldırım' ise 'Habtor’un planını engellemeye çalışmaktadır. Bu sırada 'Yıldırım' kendi geçmişi ile ilgili yeni detaylar öğrenir. Bir davet ile olayların seyri tüm ekip için hız kazanır.

        Beklenmedik isimler, tanıdık yüzler bir araya gelir. Yeni tanışmaların gerçekleşeceği bu bölümün her saniyesinde heyecan giderek artıyor.

        ÖNERİLEN VİDEO
        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ