Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Geçen yil İlkokul İkinci siniftayken seçmeli dersler arasında bilgisayar eğitimini görünce çok sevinen oğlumun mutluluğu ilk derste yerini hüsrana bıraktı. Sadece evimizin değil, apartmanın da teknolojiden sorumlu bakam olarak, bu dersten beklentisi hayli yüksekti. Ne var ki, laboratuarda -evet, okulda bu çalışma alanlarına bilgisayar laboratuarı deniyor- öğretmen iki saat boyunca bilgisayarı açma-kapamayı anlatmıştı. "Üstelik bütün sınıf biliyordu. Ama öğretmen kitaptaki ilk konunun bu olduğunu söyledi" diye sızlandı durdu hafta boyunca. Aynı serzeniş tüm sınıfta yankılanınca bilgisayar dersi iptal edildi.

ASLI ORTAKMAÇ / NEWSWEEK

Müfredatın standart olduğu ve hiç bilgisi olmayan çocuklara da eğitim vermeyi amaçladığı bir gerçek. "Peki ya konuyu zaten bilen çocukların suçu ne" diye soruyor özel bir okulda bilgisayar öğretmenliği yapan Süleyman Sönmez. "Bir öğretmen sınıfa girerken şunu aklından çıkarmamalı. O sınıfta üç grup öğrenci var: Çok bilenler, orta derecede bilgisi olanlar ve hiç bilmeyenler. Oysa müfredata bağlı kaldığında, öğretmenin bu üç gruba karşı sadece bir stratejisi bulunuyor." Hele bir de ders bilgisayarsa. Günümüzde öğrencilerin bilgisayarla karşılaştıkları ilk yer okul değil doğrusu. Ve inanın, oğlunun teknolojik aygıtlar konusunda doğal bir yeteneğinin olduğunu düşünen ve gözlemleyen tek anne de ben değilim. Ev hanımı Tülin Serez, televizyonla ilgili bir sorun için dijital yayın yapan firmanın çağrı merkezini aradığında, alıcı ayarlarının nasıl düzeltileceğini anlatan görevlinin en sonunda "evde bir çocuk varsa, onunla konuşabilir miyim" diye sorduğunu anlatıyor gülerek. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi'nden psikolojik danışma ve rehberlik uzmanı Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak, genç ve çocukların 20 yıl öncekilere göre çok daha farklı bir profil çizdiğini kabul ediyor: "Çevresel faktörler, beyindeki nöron bağlantılarını etkiler. Bugün, bizim çocukluk dönemimize göre çok daha fazla ve farklı uyaran var, haliyle bu uyaranlar nöronların yapısını da farklılaştırıyor."

Beyindeki bu değişim günlük hayatta, ebeveynlerin ve öğretmenlerin deyimiyle, öğretmenini dinlemeyen, çabuk sıkılan, sürekli cep telefonuyla oynayan çocuklara tekabül ediyor. Sönmez bu farkı şöyle anlatıyor:

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ