14 Şubat'ta sevdiğinize hediye edebileceğiniz aşk kitapları

İmkansızın Şarkısı, Haruki Murakami

Bir yolculuk sırasında Beatles’ın ‘Norwegian Wood’ adlı parçasını duyan Toru, Tokyo’da geçirdiği üniversite yıllarına döner. En yakın arkadaşının intihar edişi, onun kız arkadaşıyla yakınlaşması, araya giren zorunlu ayrılık ve yeni bir kız arkadaş... Haruki Murakami’nin romanı, yazarı dünyaya tanıtan roman olarak anılıyor. 2010’da sinema uyarlaması da yapıldı. Roman Türkçe'ye 2004’te Doğan Kitap tarafından kazandırıldı.

Senden Önce Ben, Jojo Moyes

Lou, İngiltere’nin ufak bir kasabasında yaşayan genç bir kadındır. Sade fakat renkli bir hayat yaşayan, küçük olaylardan bile mutlu olmayı becerebilen Lou her şeyi sorgular. Bir gün çok sevdiği işini kaybeder. Başka işlere yönelse de aradığını bulamaz. Geçirdiği motosiklet kazasıyla ile tekerlekli sandalyeye mahkum olan Will ise artık mutlu olamayan birisidir. Bir gün karamsar ruh halinden beslenen Will ile iyimser Lou'nun yolları kesişir ve hikaye ilginç bir hal alır.

Aşk ve Gurur, Jane Austen

Klasik dönem romanları arasında önemli bir yere sahip olan Aşk ve Gurur, 18. yüzyıl İngiltere'sinde geçen unutulmaz bir aşk hikâyesini konu edinir. Kitap orta halli bir ailenin zeki ve neşeli kızı ile kibirli ve mağrur olmasının yanı sıra son derece dürüst ve varlıklı genç bir adamın neredeyse nefretle başlayan ilişkilerinin büyük bir aşka dönüşünü anlatır.

Masumiyet Müzesi, Orhan Pamuk

"Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum" cümlesiyle başlayıp, "Herkes bilsin çok mutlu bir hayat yaşadım" sözleriyle biten kitap buruk bir aşk hikayesini anlatır. Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk'un Yeşilçam filmlerini aratmayan romanı yoksul bir ailenin kızı Füsun ile tutkulu ve biraz da takıntılı Kemal arasındaki amansız aşkı konu edinir. Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi’ni yayımladıktan sonra 2012 yılında bu romandan esinlenerek romanla aynı adı taşıyan müzeyi hayata geçirmiştir.

Fransız Teğmenin Kadını, John Fowles

İngiliz edebiyatının en büyük ustalarından biri olan John Fowles'in kaleme aldığı kitabın kadın kahramanı Sarah, sezgi gücü, özgürlüğe olan tutkusu ve estetik olana duyduğu sevgiyle öne çıkıyor. Sarah, toplumsal kodları umursamaksızın sevmek neyi gerektiriyorsa onu yapmaktan kaçınmayan özgür bir kadın. Erkek kahraman Charles ise görmüş geçirmiş bir aristokrat. Kitapta Charles, Sarah ile tanıştıktan sonra seçim yapmak zorunda kalıyor.

Anna Karenina, Lev Tolstoy

Bir tutkulu aşk daha karşımıza çıkıyor Anna Karenina'yla... Dünya edebiyatının ölümsüz eserlerinden Anna Karenina'nın bu kadar etkilemesinin nedeni belki de yasak bir aşkı anlatıyor oluşundandır. Kitabın konusuna gelecek olursak; genç ve güzel Anna Karenin, St. Petersburg’un yüksek sosyetesi içerisinde çok iyi bir konuma sahiptir. Anna'nın kocası Rus siyasetinin de önemli isimlerindendir. Bir gün erkek kardeşi Oblonsky’den kendisini Moskova’ya çağıran bir mektup alır. Bu yolculuk esnasında tanıştığı genç subay Vronsky ile aralarında bir elektrik olur ve hikaye giderek heyecanlanır.

Uğultulu Tepeler, Emily Bronte

İngiliz edebiyatının önemli eserlerinden biri olan ve ihtiras dolu bir aşk hikâyesini konu alan Uğultulu Tepeler, 19. yüzyılın başlarında İngiltere'de yaşamış zengin Earnshaw ailesinin kızı Catherine ile ailenin evlatlığı Heathcliff arasındaki sancılı aşkı şiirsel bir dille anlatıyor.

Aşk-ı Memnu, Halit Ziya Uşaklıgil

Eğlence düşkünü, lüks yaşamayı seven Firdevs Hanım kocasının ölümünden sonra Peyker ve Bihter adlarındaki iki kızıyla yaşar. Adnan Bey ise henüz ergenlik çağında olan kızı Nihal ve genç ve yakışıklı yeğeni Behlül ile birlikte aynı çatı altındadır. Adnan Bey bir gün Firdevs Hanımın genç ve güzel olan küçük kızı Bihter’i görür ve çok beğenir. Firdevs Hanım'dan küçük kızını ister. Bihter de bu teklifi kabul eder Adnan Bey’in yalısında onlarla birlikte kalan Behlül çok çapkın biridir. Behlül, yengesi Bihter’le ilgilenmeye başlar. Bihter’le Behlül arasında yasak aşk başlar ve hikaye içinden çıkılmaz bir hal alır.

Doktor Jivago, Boris Pasternak

Rusya'da Ekim Devrimi ve hemen sonrasında patlak veren Rus İç Savaşını konu alan roman adını şair Doktor Yuri Jivago'dan alır. Eser Rusya'da meydana gelen 1917 Ekim Devrimi'nden başlayarak 1929'a kadar uzayan siyasi toplumsal süreç, Jivago'nun hayatı ve Lara ile yaşadığı aşk üzerinden aktarılır.

Jane Eyre, Charlotte Bronte

On yaşında öksüz kalan Jane Eyre, ona kötü davranan yengesinin evinde yaşar. Dayısının isteği üzerine, yengesiyle yaşayan Jane, kuzenleri tarafından da zorbalığa uğrar. Yengesi Bayan Reed en sonunda çareyi Jane’i yatılı okula yollamakta bulur. Ardından Jane Rochester’ın malikânesinde mürebbiye olarak çalışmaya başlar. Kadın kahramanımız malikânenin gizemli sahibine âşık olur. Ancak hiçbir şey onun için kolay değildir.

Günden Kalanlar, Kazuo Ishiguro

İngiliz malikânelerinin ihtişamını yitirdiği dönemin son büyük başuşaklarından biridir Stevens. Amerikalı yeni işvereninin arzuladığı düzeni kurmak için birlikte çalıştığı eski kâhyayı ziyaret etmeye karar verir ve İngiliz taşrasında bir yolculuğa çıkar. Yol boyunca karşılaştığı manzaraların ve insanların yarattığı izlenimler anılarıyla ve mesleğinin gereklerine dair düşünceleriyle birleşerek, özenle bastırdığı duygularını ortaya sererken, hayatını idealleri uğruna harcayan Stevens basmakalıp fikirleri ve saplantılarıyla okurun kalbini fetheden eşsiz bir kahramana dönüşür.

Madame Bovary, Gustave Flaubert

Birçok yetke tarafından ilk çağdaş realist roman sayılan Madame Bovary ilk kez 1857 yılında basılmış, döneminde büyük yankılar uyandırmış. Roman iyi kalpli ama sıradan bir doktor olan Charles Bovary'nin yüksek idealleri ve aşırı bir lüks tutkusu olan romantik karısı Emma Bovary'nin, yaşamının tekdüzeliğinden sıyrılmak için girdiği durumları ve yaşadığı çeşitli gayrimeşru aşk ilişkilerini konu alıyor.

Kırmızı ve Siyah, Henri Stendhal

Psikolojik romanın kurucusu Stendhal, Kırmızı ve Siyah'ta edebiyatının en önemli karakterlerinden Julien Sorel’i karşımıza çıkarıyor. Romanda Fransa’nın küçük bir kasabasında, bir kerestecinin oğlu olarak dünyaya gelen Julien Sorel, Paris’e gitmeyi arzular. Yükselebilme arzusuyla yanıp tutuşan Sorel, kırmızıyı seçerek asker mi olacaktır, yoksa kilise yolu olan siyahı mı tercih edecektir? Üstelik ihtirasla girdiği bu yolda karşılaşacağı iki farklı kadın, iki farklı aşk, kendini çok başka yerlerde bulmasına sebep olacaktır.

Vadideki Zambak, Balzac

Vadideki Zambak, 1809-1836 yılları Fransa'sının taşrasında ve Paris'inde geçer. İçinde yaşadığı toplumu ve bu toplumdaki belirgin tipleri eşsiz bir gözlemcilik ve titizlikle eksiksiz olarak canlandıran Balzac'ın yaşamında özel bir yere sahip olan Vadideki Zambak platonik ve umutsuz bir aşkı konu alır. Vadideki Zambak 1936 yılında beklenen ilgiyi görmese de daha sonra klasikler arasında yer aldı.

Günlerin Köpüğü, Boris Vian

Boris Vian'ın 26 yaşında kaleme aldığı Günlerin Köpüğü yazarın Türkiye'de en çok bilinen kitaplarındandır. Gerçeküstü hikayede, idealist ve mucit bir genç olan Colin, Chloé adında genç bir kadınla tanışır. Bir aşk hikayesi olan evlilikleri Chloé'nin ilginç bir hastalığa yakalanması ve ciğerlerinde büyüyen nilüfer çiçeğiyle hüzüne dönüşür. Colin ise Chloé'yi iyileştirmeye çalışır.

Muhteşem Gatsby, F. Scott Fitzgerald

Beyazperdeye de aktarılan Muhteşem Gatsby, 1922 yazında New York ve Long Island'da geçer. Dişiyle tırnağıyla zengin olan Jay Gatsby'nin Daisy Buchanen'e duyduğu aşkı anlatan kitap, döneminin Amerika’sını da gözler önüne serer. Ayrıca Amerikan rüyası kavramını da derinlikli bir biçimde ele alır.

Kürk Mantolu Madonna, Sabahattin Ali

Yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran Sabahattin Ali, kültleşmiş romanında güçlü bir tutkunun resmini çizer. Kürk Mantolu Madonna, daha çok bir aşk hikayesi olarak görünse de aslında bir insanın yalnızlaşma sürecini ele alır. Roman Raif Efendi'nin Almanya’da bir resim sergisinde Maria Puder ile tanışmasını ve sonrasında birbirlerine duyduğu aşkı anlatır.

Huzur, Ahmet Hamdi Tanpınar

Huzur, 22 Şubat 1948 - 2 Haziran 1948 tarihleri arasında Cumhuriyet Gazetesi tarafından tefrika edildi, 1949 yılında da kitap olarak basıldı. Tanpınar, Dr Tarık Temel'e ithaf ettiği 391 sayfalık romanını, 1939'da İstanbul'da Mümtaz karakteri çerçevesinde kaleme alır. Mümtaz'la Nuran'ın aşklarını ele alan romanda İstanbul mükemmel bir şekilde tasvir edilir.