Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Büyük Roma'nın başkentini İstanbul'a taşıyan (MS 330) İmparator I. Constantinus’un, Çemberlitaş'a kendi adına diktirdiği bu heykel, Roma’nın çoktanrılı inancında yer alan Apollon Helios’un görünümündeydi. Heykelin sol eli, üstünde haç olan bir küre, sağ eli ise bir mızrak tutuyordu. Bu heykel, İmparator Constantinus’un İstanbul’u Büyük Roma’nın başkenti yaptıktan sonra diktirdiği ilk anıt olduğu gibi (Aslında Pagan döneme ait bir heykel), dünya Hristiyanlığının da ilk anıtıydı.

"ONU TÜM SALDIRILARDAN KORU VE KURTAR"

Geç tarihlerde konulmuş olduğu ileri sürülen kitabesinde; “İsa, sen ki dünyanın yaratıcısı ve sahibisin, senin olan bu şehre onunla birlikte Roma’nın asasını ve gücünü de sundum. Onu bütün saldırılardan koru ve tehlikelerden kurtar” ifadesi yer alıyordu. Th. Reinach da Constantinus’un bu heykeli ile ilgili olarak "İsa’yı temsil ettiği sanılan heykel’’ derken, R. Janin ise sözlerin doğrudan doğruya Constantinus tarafından İsa’ya bir hitap olduğunu savunur. Ne olursa olsun Hristiyanlığı, devlet nezdinde İstanbul’da ilk tanıyan Büyük Roma’nın İmparatoru Constantinus, Hristiyanlığın da ilk anıtını diktirmişti.

ATİNA'DAN İSTANBUL'A GETİRİLMİŞTİ

Constantinus’un bu anıt üzerindeki heykeli ise Apollon heykeliydi ve bu yapıt, ünlü heykel ustası Fidias’ın eseriydi. Atina’dan İstanbul’a getirilmişti. Bazı kaynaklara göre, Apollon heykelinin yüzü Constantinus’un yüzü görünümüne dönüştürülmüştü. 328 yılında gövdeyi oluşturan porfir taşından yontulmuş yuvarlak parçalar da İstanbul’a Roma’dan getirilmişti.

HZ. İSA’NIN GERİLDİĞİ ÇARMIH

Çemberlitaş’la ilgili önemli bir bilgi de şudur: İmparator Constantinus’un annesi İmparatoriçe Helena, Kudüs’ü ziyaretinde İsa’nın işkence gördüğü çarmıhın kalıntılarını bularak büyük bir törenle İstanbul’a getirtmişti. Constantinus da bu değerli hatırayı sonraki yıllarda zarar görmemesi için Çemberlitaş’ın altına yaptırdığı özel bir bölmeye gömdürtmüştü. Osmanlı kaynaklarından Hezarfen Hüseyin Çelebi’nin 1670 (Hicrî 1081) tarihli Tenkîhü’t– Tevârih’ (Târih-i Devlet-i Rumiye) adlı eserinde bu haç ve Çemberlitaş’tan bahsedilir.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ