Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Eğitim Çocuk kitap okumayı nasıl sever?

        "Kitaplar, okuyucunun zihnini besleyen önemli kanallardan biri" diyen Kelime Yayınları Kurucusu Dr. Asya Çağlar, "Buradan yola çıkarsak nitelikli kitapların çocuklara sağlayacağı faydayı düşünebiliyor musunuz? Zaten her yayınevinin kuruluş amacı, nitelikli kitaplar yayımlamak olmalıdır. Yayıncılar bu sorumluluğu üstlenmeli ve yaptıkları işin ciddiyetinin farkına varmalılar, diye düşünüyorum" diyor.

        "HER ÇOCUĞU KİTAP SEVER YAPACAK MUTLAKA BİR KİTAP VARDIR"

        Çağlar, "Biz yayıncıların, özenli dille yazılmış, çocuğa görelilik ilkesini dikkate almış, özgün çizimleri ve tasarıma sahip, kaliteli basılmış kitabı çocuğa ulaştırmamız gerekiyor. Bir çocuk, kitap okumayı sevmiyorsa bunda o yaşa kadar eline aldığı kitapların niteliğinin de önemli bir payı vardır kuşkusuz. Her çocuğu kitapsever yapacak mutlaka bir kitap vardır. Küçük okur, belki de henüz o kitaba ulaşamamıştır."

        Dr. Asya Çağlar

        Aslında çocuklar sevdiklerini okuyor, sevmediklerini okumak istemiyor. Diretmemek gerek öyle değil mi?

        Çok doğru bir tespit. Bunu bir şımarıklık olarak yorumlamamak gerekir. Kitap, her yaş okura sonsuz yaşam deneyimleri sunan bir dünyanın kapısını aralar. Okur, belki de o kitabın sunacağı deneyime ya da o deneyimi anlatma yolculuğuna çıkmak istemiyor. Bu durumda, okura okumak isteyeceği kitapları araştırırken veya bulmaya çalışırken ona eşlik edersek, yol gösterirsek, sadece kitap okumanın değil onu bulma yolunun da zevkini tatmasına izin vermiş oluruz. Bir örnek vermek gerekirse, ilk defa gittiğimiz bir restorandan memnun kalırsak oraya tekrar gideriz, memnun kalmadığımız zaman ise bazen tabağımızdakini bitirmeden bile restorandan çıktığımız olur. Yani istemediği kitabı zorla okutmak onu okumaktan uzaklaştırır. Okumakla ilgili olarak çocuklar üzerinde ne baskı kurulmalı ne de onlardan çok beklenti içinde olunmalı. Sürecin kendisinin bile küçük okurumuzu kitapsever yapacağı kanısındayım.

        REKLAM

        Geçtiğimiz günlerde kitap fuarı gerçekleşti. Siz de yıllardır katılıyorsunuz. Fuarlarda ebeveyn-çocuk ilişkisi gözlemleriniz nelerdir?

        Biz yayıncılar için önemli bir fuar. Neredeyse 1 yıl boyunca bu fuara hazırlanıyoruz. Birbirinden farklı ebeveyn-çocuk ilişkilerine rastlıyor, müdahale etmiyor, gözlem yapıp bazen fikrimizi söylüyoruz. Çocuğun standların üzerindeki kitaplara dokunmasına, sayfalarını çevirmesine, arka kapağını okumasına, müdahale etmeden sabırla bekleyen ebeveynler, çocukları için çok kıymetli şeyler yapıyorlar. Çok sık karşılaştığımız ve hayranlıkla izlediğimiz böyle durumlar oluyor. Küçük okur, fuar için bir yıl boyunca harçlığını biriktirmiş ve fuarda beğendiği kitapların parasını kendisi ödüyor. Ama yetmeyince bir yerde, ebeveyn destek oluyor. Ya da ebeveyn diyor ki: 'Fuar için sana şu kadar para ayırdım, istediğin kitabı seçip alabilirsin.” Ama istediğin kitabı derken bile ebeveyn mutlaka çocuğun aldığı kitaba göz atıyor, yaşına uygunluğuna, diline, çocuğa göreliğine bakıp çocuğun karar vermesine yardımcı oluyor. Bu ilişkilerden çok sağlıklı okurlar çıkıyor şüphesiz. Tekerlekli valizleriyle fuara gelenler var, belli ki bir yıllık kitaplarını fuardan alacaklar. Yanlarında da çocukları... Bazen çocuğun annesiyle ve babasıyla, “Sen benden daha çok kitap aldın,” tartışması yaptığına tanık oluyoruz. Aslında mutfak alışverişi yapmak gibi kitap alışverişi yapmak da bir evin olmazsa olmazı. O ailelere daha çok kitap vermek istiyorsunuz, onların kütüphanelerinde olma düşüncesi bile sizi heyecanlandırıyor. Hep dediğim gibi çocuğun kitap sevme macerası kesinlikle evde başlıyor.

        REKLAM

        KİTAP HER EVİN OLMAZSA OLMAZI

        Bir kitabın çocuğa dokunabilmesi için olmazsa olmaz nedir?

        Kitabın, her evin olmazsa olmaz bir ihtiyacı olduğunu doğduğu ve yaşadığı evde görmesi ve hissetmesi, çocuk için çok değerli bir yaklaşım. Ailesiyle birlikte kitapçı gezen, yeni kitapları inceleyen, evin neredeyse her köşesinde kitap olan bir evde yaşayan çocuk, zaten kitaba alışmış oluyor. Sokağa çıktıklarında matarasının yanına bir kitap, kalem ve defter konunca, kitap çocuğun hayatında yerini almış oluyor. Çocuk, yemek yiyerek karnını doyuracağını bildiği gibi zihnini de kitap okuyarak doyuracağını bilir. Fakat bu noktada kitabın tek başına değil de diğer sanat dallarıyla iç içe geçmiş bir şekilde yaşamasını tavsiye ediyoruz. Kitabını okumuştur ama filmi vizyona girmiştir, filmini de izler ve kitapla filmi birlikte konuşur. Kısacası biz, 7 sanat dalıyla iç içe yaşamayı öneriyoruz, sadece kitapla değil. Bir film izleyip üzerinde konuşmakla da çocuğu zihinsel yolculuğa çıkarmış oluruz.

        REKLAM

        Çocukların, fuarlar gibi bol kitaplı olan yerlerde vakit geçirmelerinin avantajları neler?

        Fuarlar bize “Böyle bir dünya var,” dedirtiyor. Kendi yaşıtlarının kitapla olan ilişkilerini görüyor, yazarlarla birebir görüşebiliyor, imzalı kitaplarını alabiliyorlar. Atölye ve söyleşilerle okudukları kitapların yazarlarını dinleyebiliyor ve onları daha da yakından tanıyabiliyorlar. Belki yazarla paylaşmak istedikleri bir şey var, onu da söyleme imkânını buralarda bulabiliyorlar. Yeni yazarlarla tanışıp, yazarların yeni kitaplarını inceleyip, yüzlerce yayıncıyı bir arada görebiliyorlar. Tüm kitapları bir arada görme şansını da sadece kitap fuarlarında yakalayabiliyorlar.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ