Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Bilgi Yaşam EN GÜZEL 23 NİSAN ŞİİRLERİ 2025 | 2,3, 4 kıtalık (1.2.3.4 sınıf) kısa, uzun, coşkulu, duygulu Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı 23 Nisan şiirleri!
        1

        Bir ulusun egemenliğini çocuklarına emanet eden büyük bir liderin mirası: 23 Nisan… Türkiye, bu yıl 105. kez kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı, Atatürk’ün izinde, şiirlerle, bayraklarla ve coşkuyla selamlıyor. Okullarda çocukların ezberlediği anlamlı dizeler, Türk Bayrakları ve Atatürk fotoğraflarıyla birlikte bu özel günün ruhunu yaşatıyor. İşte 2, 3, 4 kıtalık anlamlı, duygusal, resimli 23 Nisan şiirleri...

        2

        23 NİSAN ŞİİRLERİ 2025

        DÜNYA ÇOCUK YILINDA -1- (BEHÇET NECATİGİL)

        Bütün çocuklar
        Yokluk bilmesinler
        Et, şeker, süt bulsunlar
        Giyimli, tok ve rahat
        Gitsinler okullara
        Sınıflarını geçsinler.

        Büyükler biraz daha yorulsun
        Onlar da büyüsünler
        Onlar da mesut olsunlar
        Geçti, kaç savaş ezikliği
        Çocukları düşünsünler
        Çocuklar iyi gün görsünler.

        3

        ÇOCUKLAR (GÜLTEN AKIN)

        Çocuklar
        Onlar artık konuklardır
        Herkes kendince ağırlar konuklarını
        Kimi şakıya şakıya
        Kimi susarak, yumuşak
        Yaşadıkça eskir, ağırlaşır
        Artar boşluk
        Gün ayrı galaksiler
        Uzaklaşır kaç bin ışık yılı
        Sevgilerin, özlemlerin
        Miadı dolmuşsa
        Zorla zorla zorla
        Nereye kadar
        Onlar hoşça gitsinler
        Kalmalı bir eyyam daha
        Utana sıkıla

        4

        ÇOCUKLARIMA (AZİZ NESİN)

        Dalga mı geçiyorsun düşler mi kuruyorsun
        Öyle sonsuz sınırsız düşler kur ki çocuğum
        Düşlerini som somut görüp şaşsınlar
        Böyle bir dalgacı daha dünyaya gelmedi desinler


        Dünyada yapılmamış işler çoktur çocuğum
        Derlerse ki bu işler bişeye yaramaz
        De ki bütün işe yarayanlar
        İşe yaramaz sanılanlardan çıkar

        5

        DÜNYAYI VERELİM ÇOCUKLARA (NAZIM HİKMET RAN)

        Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
        allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
        oynasınlar türküler söyleyerek yıldızların arasında
        dünyayı çocuklara verelim
        kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi
        hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
        dünyayı çocuklara verelim
        bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
        çocuklar dünyayı alacak elimizden
        ölümsüz ağaçlar dikecekler

        6

        ÇOCUK VE HÜZÜN (SUNAY AKIN)

        Ne zaman bir çocuk ölse
        gözü evlerinde
        annesinin kavurduğu
        helvada
        kalır

        Yoksul bir çocuk görsem
        yağmur altında üşüyen
        köprü olmak geçer
        hiç değilse
        içimden

        7

        BİR ÇOCUĞUN RÜYASI İÇİN ŞİİR (ATAOL BEHRAMOĞLU)

        Kaybolmuş bir sevgi her zaman
        Kaybolmuş bir bilyaya benzer
        Anımsanır ışıltısı
        Belli belirsiz gözyaşlarıyla

        Bir çocuğun rüyasında bazen
        Bulunur kaybolmuş bir bilya
        Kiraz ağaçları sallanır
        Güvercinler uçuşur havada

        8

        ANNELER VE ÇOCUKLAR (SEZAİ KARAKOÇ)

        Anne ölünce çocuk
        Bahçenin en yalnız köşesinde
        Elinde bir siyah çubuk
        Ağzında küçük bir leke

        Çocuk öldü mü güneş
        Simsiyah görünür gözüne
        Elinde bir ip nereye
        Bilmez bağlayacağını anne

        Kaçar herkesten
        Durmaz bir yerde
        Anne ölünce çocuk
        Çocuk ölünce anne

        9

        DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ (CEYHUN ATUF KANSU)

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
        Bütün çiçeklerini getirin buraya,
        Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
        Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
        Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
        Son bir ders vereceğim onlara,
        Son şarkımı söyleyeceğim,
        Getirin, getirin...ve sonra öleceğim.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Kir ve dağ çiçeklerini istiyorum,
        Kaderleri bana benzeyen,
        Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları
        Geniş ovalarda kaybolur kokuları...
        Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri
        Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni,
        Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini
        Bacımın suladığı fesleğenleri,
        Koy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
        Avluların pembe entarili hatmisini,
        Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,
        Aman Isparta güllerini de unutmayın
        Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum.
        Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
        Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden,
        Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden,
        Ne güller fışkırır çilelerimden,
        Kandır, hayattır, emektir benim güllerim,
        Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
        Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Baharda Polatlı kırlarında açan,
        Güz geldi mi Kop dağına göçen,
        Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen,
        Muş ovasından, Ağrı eteğinden,
        Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden
        Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni,
        Eğin türkülerinin içine gömün beni.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        En güzellerini saymadım çiçeklerin,
        Çocukları, öğrencileri istiyorum.
        Yalnız ve çileli hayatimin çiçeklerini,
        Köy okullarında açan, gizli ve sessiz,
        O bakımsız, ama kokusu essiz çiçek.
        Kimse bilmeyecek, seni beni kimse bilmeyecek,
        Seni beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
        Ölmemek istiyorum, yasamak istiyorum,
        Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
        Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın,
        Beni bilse bilse çiçekler bilir, dostlarım,
        Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
        Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.

        Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
        Okulun duvarı çöktü altında kaldım,
        Ama ben dünya üstündeyim, toprakta,
        Yaz kış bir şey söyleyen toprakta,
        Çile çektim, yalnız kaldım, ama yasadım,
        Yurdumun çiçeklenmesi için daima yaşadım,
        Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.
        Simdi sustum, örtün beni, yatırın buraya,

        Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.

        10

        DÖRT YAPRAKLI ÇİÇEK (FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA)

        Çıkamaz çocukluğundan dışarı
        Kimse.
        Oynamamız bundandır.
        Kara toprakla binlerce yıl.

        Çıkamaz çocukluğundan dışarı
        Kimse.
        Bundandır sevmemiz
        kiraz ağaçlarını.

        Çıkamaz çocukluğundan dışarı
        Kimse.
        Kardeşliğimiz bundandır
        Mavi sularla binlerce yıl.

        Çıkamaz çocukluğundan dışarı
        Kimse
        Bundandır inanmamamız
        Kocaman bombalara.

        11

        UÇURTMA (RIFAT ILGAZ)

        Çocuklarımız neleri sevmiyorlar ki…
        Uçurtmayı seviyorlar sözgelişi,
        Bir havalandı mı uçurtmaları
        Daha da güzelleşiyorlar.
        Maviliklerde gözleri
        Özgürlüğü yaşıyorlar
        Uçurtmalarla birlikte.

        Koparıp da iplerini hele
        Bir kurtuldular mı ellerinden,
        Öylesine seviniyorlar ki,
        Gidiş o gidiş, bile bile…

        Kızalım mı umursamayışlarına?
        Kendi yaşamlarını izliyorlar boşlukta.
        Onlar da birer uçurtma değil mi?

        Bizim de ne süslü uçurtmalarımız vardı,
        Alıp başlarını gitmediler mi?
        Gözümüzden bile esirgedik
        Hangi birinin ipi kaldı elimizde?

        12

        BAYRAM (ORHAN VELİ KANIK)

        Kargalar, sakın anneme söylemeyin!
        Bugün toplar atılırken evden kaçıp
        Harbiye nezaretine gideceğim.
        Söylemezseniz size macun alırım,
        Simit alırım, horoz şekeri alırım;
        Sizi kayık salıncağına bindiririm kargalar,
        Bütün zıpzıplarımı size veririm.
        Kargalar, ne olur anneme söylemeyin!