Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Erdal Beşikçioğlu: Eşim iyi ki tiyatrocu - Magazin haberleri
        1

        Fatih Altaylı, dün akşamki programında oyuncu Erdal Beşikçioğlu, müzisyen Elif Kaya, bale sanatçısı Büşra Ay ve şef Aylin Yazıcıoğlu'nu ağırladı. Programın ilk bölümünde Erdal Beşikçioğlu, sanat yolculuğunu anlattı.

        2

        "GAZETECİ OLMAK İSTİYORDUM"

        Çocuk yaşlarda gazeteci olmak istediğini söyleyen Erdal Beşikçioğlu, "Üniversiteyi kazanamamıştım. Devlet tiyatrosunda çocuk oyunlarında çalışmaya başladım. Babam ticaret yapmamı istiyordu, çünkü bankacıydı. 'Oğlum kimse sanattan para kazanamıyor' dedi. Ben de 'belki kazanırız baba' diye yanıt verdim. Ardından Hacettepe Üniversitesi'ni kazandım. Liseyi 6 sene de üniversiteyi 4 yılda bitirdim" dedi.

        3

        "ÖLÜMSÜZLÜĞÜ GENÇLERE DOKUNARAK BULUYORUM"

        52 yaşındaki Erdal Beşikçioğlu, Fatih Altaylı'nın "Dizilerden kazandığınız parayı tiyatroya yatırıyorsunuz" sözleri üzerine şunları söyledi: Gençlerden sorumluyum. Bizim zamanımızda çok güzel ağabeylerimiz vardı bize yol gösterirdi. Çağ, öyle bir çağa geldi ki artık herkesin yolu birbirinden ayrı sapkın bir hale dönüştü. İnsanların hepsi kendilerini düşünür oldular, haklılar da böyle bir ortamda da insan kendini düşünebiliyor. Ben de o yüzden tiyatro ile öğrencilere bir parça anımı bırakarak ölümsüzlüğü burada buluyorum. O yüzden tiyatro üzerinde inat ediyorum. Tiyatro benim için televizyondan öndedir" diye konuştu.

        4

        'Bir Delinin Hatıra Defteri' oyununun kendisi için çok ayrı bir yeri olduğunu belirten Erdal Beşikçioğlu, "Oynarken şanslı hissettiğim oyunlardan biri" dedi.

        5

        "SANATTAN PEŞİN ALINAN VERGİ CANIMI SIKIYOR"

        Tatbikat Sahnesi'nin kurucusu olan tiyatrocu, "Bilet fiyatları 3'te 1 oranında azalıyor. Benim en çok canımı sıkan sanattan alınan peşin vergi. Seyirciye endekslisiniz. Böyle olunca da sizin yaratıcı kimyanız tuhaf bir sansür haline geliyor. Biraz daha özgür olduğumuz zaman daha iyi olacağız." ifadelerini kullandı.

        Usta oyuncu ayrıca "Kültür ve Turizm Bakanlığı elinden gelen her şeyi yapıyor ama bize verdikleri destek ile bizden istedikleri, oyununuzun fotoğraflarını, afişini, görüntülerini gönderin dedikleri zaman bize verdikleri bütçe bitiyor zaten. Herkesi sevindirmek istiyorlar ama kendi içerisindeki bu yapıyı nasıl düzenliyorlar bilmiyorum ama hiçbir tiyatroya yettiğini düşünmüyorum." şeklinde sözlerini sürdürdü.

        6

        "BEHZAT Ç. SÖYLENMESİ GEREKENLERİ SÖYLEDİ"

        'Behzat Ç.' hakkında da konuşan ünlü oyuncu, "5'nci bölümden sonra halkla arasında inanılmaz bir bağ oldu. O dönemler insanların gördüklerini dile dökemedikleri, tuhaf bir kekemeliğin olduğu bir dönemdi. O durumda söylenmesi gerekenleri net bir şekilde söylediği için sanırım 'Behzat Ç.' bireylerle seyirciyle buluştu" ifadelerini kullandı.

        7

        "SEYİRCİNİN İLGİSİNE SORUMSUZ DAVRANMAMALIYIM DİYE DÜŞÜNDÜM"

        Oyuncu, dijital platforma çekilen Behzat Ç. ile ilgili ise, "Ben yeniden çekmek istemiyordum açıkçası ama bir sanatçı olarak bir taraftan da seyircinin bu kadar ilgisine karşı sorumsuz davranmamalıyım diye düşündüm. 4 bölümü okuyarak kabul etmiştim. Behzat Ç. çok hassas bir metin. Kendimce doğru olmadığına inanmadığım hiçbir şeyi söylemek istemiyorum. Behzat Ç.'de beni doyuran bir senaryosu yoktu ama sorumululuk gereği yapmak zorundaydım. Bu yeni Behzat Ç.'de başka dinamikleri olan bir hikaye oluştu çok daha sevdim açıkçası" dedi.

        8

        "EŞİM İYİ Kİ TİYATROCU"

        1991'de kendisi gibi oyuncu olan Elvin Beşikçioğlu ile evlenen, Derin ve Ömer adında iki çocukları bulunan oyuncu, "Eşinizde tiyatrocu, zor olmuyor mu aynı işi yapmak?" sorusuna şöyle yanıt verdi: İyi ki tiyatrocu. Bir oyuncunun kendi içerisinde girdiği tüm bunalımların farkında ve bunların çıkış yollarını tartışabilecek alt yapıya sahip bir insan. İnsanın arayıp da bulamadığı bir hayat arkadaşı açıkçası. Benim sınıf arkadaşım olmuş, dava arkadaşım olmuş, çocuklarımızın annesi olmuş... Onu görmediğim zaman eksikliğini hissediyorum. Derin, Fransa'da tiyatro okuyor. Onu kulislerde tiyatrolarda büyüttük. Ömer ise 9 yaşında hacker olmak istiyor. (Gülüyor)

        9

        "TÜRKİYE'DE BALE MAALESEF İHMAL EDİLİYOR"

        Bale sanatçısı Büşra Ay, "Bale Türkiye'de maalesef ihmal ediliyor. Çok iyi sanatçılarımız var ama fakat çok tanıtılmadığı için çok bilinmezde kalıyoruz. Her işte olduğu bizimkinde de çok emek var. Türk balesinde sistemsel olarak problemler var. Çalışma şartlarımızı iyileştirmeye çalışıyoruz. AKM açıldı, tekrardan İstanbul Devlet Opera ve Balesi evine dönmüş oldu." dedi.

        Bale macerasını anlatan Ay, "9 yaşında başladım. Babamın işinden dolayı Ankara'ya taşınmıştım. Annem sosyalleşmem için bale eğitimimi almamı istedi. Ankara Devlet Opera ve Balesi'ni kazandım. Bir tutku ve heves geçer diye düşünmüşler ama ben hala devam ediyorum." şeklinde sözlerini sürdürdü.

        10

        "ÇIRAKLIĞA İNANIRIM"

        Şef Aylin Yazıcıoğlu ise mutfak hikayesini şöyle anlattı: Mutfak hayatımda hep vardı. Cambridge Üniversitesi'nde sosyoloji üzerine doktora yaptım ama Paris'te şeflik eğitimi de aldım. Ben çıraklığa inanırım, okulunu okumak çok önemli ama çıraklığını da yapmak lazım. Bu bir heves mi değil mi diye olmayacak yerlerde çalıştım. 36 yaşında başladım bu işe... Bu meslek beni dünyanın her yerine götürdü. Mesleğe girme sebenim Türkiye'ye dönmekti. 'Burada yapılanı Türkiye'de de yaparız' demek istedim.

        11

        "SÜPERMARKETTE KASİYERDİM"

        Müzisyen Elif Kaya ise, "Süpermarkette kasiyerken sonra Popstar müzik yarışmasına katıldım. Seyfi Dursunoğlu, İbrahim Tatlıses, Deniz Seki ve Garo Mafyan vardı jüride. Seyfi ağabey babamı arayarak haber vermişti. Sonrasında orada "Melekler" isimli bir grup oluşturduk. Mustafa Sandal ile bir dönem beraber çalıştık. Ardından da kendi bestelerimi sanatçılarıma verdim." diye konuştu.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ