Kılıçdaroğlu'dan Salim Uslu'ya sert eleştiri
"İşçinin parasıyla lüks Mercedes'e binmek milletvekili dövmeye benzemez"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya'da CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'i iterek kürsüden uzaklaştıran TBMM İdare Amiri Salim Uslu'yu sert şekilde eleştirdi. Kılıçdaroğlu, "Biz onu çok iyi biliriz. Ne olduğunu da çok iyi biliriz. İşçinin parasıyla lüks Mercedes'e binmek milletvekili dövmeye benzemez. İşçinin alın teriyle altına lüks araçlar alacaksın, sendikana gideceksin, devletin bankasından ucuz kredi alacaksın. Daha bunların hesabını sormadık, soracağız" dedi.
Soner ÖZCAN / ANTALYA (AHT)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Antalya İl Başkanlığı'nın Muratpaşa Belediye Salonu'nda düzenlediği toplantıya katıldı. Toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, AK Parti Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu'nun, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'i iteklemesini sert bir dille eleştirdi. Demokrasinin son zamanlarda geriye doğru gittiğini savunan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Bu nasıl bir demokratik anlayıştır. Vatandaşın kürsüsünde, vatandaşın seçtiği milletvekili konuşturulmuyor. Meclis'i yöneten arkadaş, AKP İdare Amiri'ni göreve davet ediyor. 'Gel bunu sustur' diyor. Kabadayı pozuyla geliyor. Eski bir sendikacı. Biz onu çok iyi biliriz. Ne olduğunu da çok iyi biliriz. İşçinin parasıyla lüks Mercedes'e binmek milletvekili dövmeye benzemez. İşçinin alın teriyle altına lüks araçlar alacaksın, sendikana gideceksin, devletin bankasından ucuz kredi alacaksın. Daha bunların hesabını sormadık, soracağız. Sonra kalkacaksın milletvekilini itekleyeceksin, dövmeye kalkacaksın. Ne adına? İleri demokrasi adına. Sevsinler sizin ileri demokrasinizi..."
O DİKTATÖRLÜĞÜ BAŞINIZA YIKACAĞIZ
Salim Uslu'nun davranışının ardından kınama cezası verilmemesini de eleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bir milletvekili böyle kürsünden apar topar, paldır küldür iteklenerek susturulamaz. Bunu yapan kişiye yaptırım uygulanması lazım. Meclis Başkanı oya sunuyor. AKP'lilerin oylarıyla reddediliyor. Bunun adı nedir biliyor musunuz? Çoğunluk diktatörlüğüdür. O diktatörlüğü başınıza yıkacağız. AKP'li milletvekili arkadaşlara sesleniyorum. Elinizi vicdanınıza koyun bir düşünün. Bir milletvekilinin konuşmasını beğenmeyebilirsiniz, eleştirisine tahammül edemeyebilirsiniz ama bir milletvekiline kürsü yasağı getirmeyi, onu kürsüden şiddetle uzaklaştırmayı içinize sindiriyorsanız söyleyecek bir şeyim yok. İçinize sindirmiyorsanız o zaman siz de buna tepkinizi koyun."
AKP DİNİ İSTİSMAR EDİYOR
Konuşmasında medyayı da eleştiren Kemal Kılıçdaroğlu, "81 ile vekillerimiz gidiyor, çalışıyor. Medya yazmıyor diye CHP yönetimi yatıyor çalışmıyor, yan gelip yatıyor sanılmasın. Depremin olduğu gün iki başkan yardımcımız oradaydı. Bir gün sonra ben gittim. Bütün CHP'li belediyeler yardım kampanyaları yaptı. Gençlik kolları gece gündüz uyumadı. Bakanlar CHP'li belediyelerin kurduğu çadırlarda toplantılarını yaptılar. Bir vatandaşımızın burnu kanasa CHP orada olacaktır. Bütün mütedeyyin insanlarıma sesleniyorum. AKP'nin dini istismar ettiğini çok iyi biliniz. Din gibi kutsal bir alan siyasete konu olmaz. Hiç kimsenin inancına karışmayız, herkese saygı gösteririz. Siyaset farklıdır, inanç farklıdır. İnanç tartışılmaz. O açıdan bakın Van'da ve Erciş'te neler yapılıyor, bakın kararınızı ona göre verin.
HANİ SEN 'GAZZE FATİHİ'YDİN?
Van'a gittiğimde bir kadın benden ne ekmek ne de çadır istedi. Askerden yeni geldiğini söylediği oğluna iş istedi. 9-10 yıldır iktidardalar. Açın gazeteleri Türkiye uçuyor. O zaman bu işsizlik niye? Birilerinin uçtuğu, büyüdüğü doğru. Benim için önemli olan kahvedeki Mehmet efendinin durumu. Başbakan geçtiğimiz gün şikayet ediyor ?AB artık liderler toplantısına çağırmıyor' diye. Hani liderdin? Kıbrıs Rum Kesimi petrol ararken 'Savaş sebebi sayarız' demişlerdi. Petrolü de buldu gazı da. Ne oldu liderliğine? Çünkü ABD'de kulağı çekildi. Garibana lider, öbürüne gelince el pençe divan. Gazze'ye yardım götüren gemilere Türk donanması eşlik edecekti. İsrail geldi yine gemileri aldı gitti. Gıkın çıkmadı. Kim senin paçanı bozdu? Hani sen Gazze Fatihi'ydin?"
KABE'DEKİ REVAKLARA MÜDAHALE EDİLMELİ
Konuşmasında Kabe'nin etrafında Osmanlı döneminden kalma tarihi revaklar bulunduğunu ve bunların yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu da hatırlatan Kılıçdaroğlu, hükümetten tarihi eserlerin yıkılmasına yönelik önlem almasını istedi. Kılıçdaroğlu, "Bütün mütedeyyin vatandaşlarıma sesleniyorum. Kabe'nin etrafında yapılan Osmanlı eserleri ve diğer tarihi eserler sadece bir ülkenin iç sorunu değildir. Dünyanın sorunudur. Tarihi yok etmek insanlık suçudur. Ey Recep Tayyip Erdoğan, olaya müdahale et. O tarihi eserler yıkılmasın. Yıkılırsa sorumlusu sensin. Başka kimse değildir. Madem dostsun, akrabasınız, o tarihi eserlerin yıkılmaması lazım. Bizim kültürümüzün dünya kültürünü bir parçasıdır" diye konuştu.
SİLİVRİ TOPLAMA KAMPI
Kemal Kılıçdaroğlu Antalya'da da Silivri'yi toplama kampı olarak nitelendirdi. Kurban Bayramı'nın 4. günü Silivri'ye gittiğini de anlatan Kılıçdaroğlu: "Silivri'de bir adalet tiyatrosu oynanıyor. Onun için adına Silivri Toplama Kampı diyorum. O toplama kampındaki insanlar neyle suçlandığını bilmiyorlar" şeklinde konuştu.
