GYODER Başkanı Neşecan Çekici: "Kiraları yarı yarıya düşürmeyi hedefliyoruz"
GYODER Başkanı Neşecan Çekici, gayrimenkul sektöründeki son gelişmeleri değerlendirirken, 2 yıldır üzerinde çalıştıkları 'Yeni Konut Modeli' ile kiraları yarı yarıya düşürmeyi hedeflediklerini belirtti. GYODER Başkan Yardımcısı Burak Kutluğ ise "Şu anda hem kredilerdeki erişim problemi hem fiyatların çok yukarı gitmiş olması nedeniyle bir beyaz yakalı kesimin konut alması gündemden kalkmış durumda" ifadelerini kullandı
ABONE OL2023 yılı gayrimenkul sektörü için satışlar ve erişim anlamında başarılı bir yıl olmadı. 2024'te yine erişim, deprem bölgesinin ayağa kaldırılması, kentsel dönüşüm gibi birçok alanda yaşanacaklar merakla bekleniyor. Sektördeki son durumu GYODER Başkanı Neşecan Çekici ve dernek yöneticileriyle konuştuk.
Geçen yılın değerlendirmesini ve 2024'teki beklentileriyle söze başlayan GYODER Başkanı Çekici şöyle konuştu:
"2023 yılı Kahramanmaraş’ta yaşadığımız 11 ilimizi etkileyen deprem felaketinin yaralarını sarmakla geçti. Ardından gelen seçim gündemi, Merkez Bankası’nın faiz politikasındaki kararları, yeni ekonomi programı, yaşanan savaşlar ve krediye erişim zorluğu nedeniyle gayrimenkul endüstrisi 2023’te zor bir yıl geçirdi. 2024 yılında, devlet eliyle alınacak birtakım önlemlerle sektörün tekrar canlanacağı düşüncesindeyiz; çünkü baskılanmış, bekleyen bir arz söz konusu.
Sektörün yaklaşık 100 milyar TL can suyuna ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Devlet bu imkânı sektöre ve dolayısıyla yatırımcılara sunduğunda ve en önemlisi arsa temininde ve sürdürülebilir konut üretiminde kamu-özel sektör iş birliklerinin, yeni modellerin önünü açtığında, birtakım önermelerle erişilebilirliği desteklediğinde, ilgili mevzuatlarda kolaylaştırıcı ve teşvik edici güncellemeler yaptığında barınma da dahil tüm krizlerin önüne geçebiliriz.
Büyük kentlerimizin erişilebilir ve sosyal konut üretimine olan ihtiyacını hepimiz görüyoruz. Deprem riskleriyle birlikte hızlanması elzem olan kentsel dönüşüm çalışmalarının ekonomiye, istihdama ve gayrimenkul sektörüne olumlu katkı sağlayacağına, STK, devlet ve özel sektör iş birlikleri sayesinde başarıya ulaşılacağına inanıyorum.
Türk gayrimenkul sektörü sıkıntılı dönemlere alışkındır ve bunun içinden çıkacak güce ve pratiğe sahiptir. Yılın ilk yarısı seçim psikolojisinden dolayı bir durgunluk yaşanabileceğini ama seçim sonrası sektörün tekrar canlılık kazanacağını düşünüyorum.
Biz erişilebilirlik konusunu dünya ile birlikte eş zamanlı ele almışız durumdayız. Erişilebilirlik konusu birçok rapora göre Avrupa’da ve dünyada 22. sıralardan 8. sıraya kadar çıkmış durumda. Şu anda 1.6 milyar kişi erişilebilir konut krizinden etkileniyor ve 2030 sonrasında 3 milyar kişinin yani dünya nüfusunun yüzde 40'ının bu havuza gireceği hesaplanıyor. Biz o zaman diyoruz ki doğru yoldayız. Erişilebilir konut pazarını Türkiye'de oluşturmak, geliştirmek zorundayız ve riskli ekonomik koşullar altında küresel dünyada bozuk ve kriz üreten finansal sistemlerin dışına çıkmamız gerekiyor."