Habertürk'te 15 Temmuz özel yayını

15 Temmuz hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde demokrasi destanı yaşamaya devam ediyor. Habertürk'te Didem Arslan Yılmaz'ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen özel yayında darbe girişiminin üzerinden geçen iki yılda yaşananlar ve o geceye ilişkin değerlendirmeler yapıldı. Katılımcıların ortak görüşü "Millet demokrasiye sahip çıktı" oldu. İşte programda konuşulanlar:

"MANŞETİMİZ DEĞİŞMEZ"

Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Selçuk Tepeli:

"15 Temmuz cuma günü (Gazete Habertürk) manşetimiz, 'İddianamede paralel ordu' idi. Çatı iddianamesi... Fevzi Çakır'ın haberi idi. TSK'da örgütün nasıl yapılandığını anlatıyordu. Dolayısıyla paniğe kapıldıklarına dair başka konuşmalar da yapıldı. 16 Temmuz'da bu darbe bir demokrasi zaferine dönüştüğünde yani millet darbeyi yendiğinde biz iki farklı gazete yapmıştık. Yıldırım baskıda 'Demokrasi zaferi, millet darbeyi yendi' idi manşetimiz. Ne korkunç darbe girişiminin geliştiği o ilk andan itibaren ne de sonraki gün ne de şimdi değişmez bu."

"MİLLET EL KOYDU"

Habertürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir:

"O gece milletin yönetime el koyduğunu söyleyebiliriz. Millet kaybedilen kamu otoritesini alıp kendisini temsil eden iktidara iade etti."

"DARBENİN TOPLUMSAL DESTEĞİ YOK"

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya:

"15 Temmuz'un tanımlamasını yapmak gerekirse: Bürokratlaşmış din odaklı örgütün darbe arayışı. O gece 'Demokrasi kazandı' manşetini atmıştık. Bugün de olsa demokrasi kazandı, Türkiye'yi de Allah kurtardı. Darbenin toplumsal tabanı olsaydı halk hareketine dönüşürdü. Tam tersine karşı halk hareketine dönüştü ve bastrırıldı. Dayanaksızdı ve arkasında bir destek yoktu. Medya iyi bir sınav verdi. Medyanın darbenin başladığı andan itibaren demokrasiye sahip çıkan duruşu darbenin hareketini kısıtladı."

"DARBEYE KARŞI DİRENİŞ DESTANI"

Habertürk yazarı Nagehan Alçı:

Sadece FETÖ'ye değil, halk öncelikle darbecilere karşı. Milletin kim olursa olsun darbeye karşı direniş destanıdır. Bu milyonlar 27 Mayıs'ta seslerini çıkaramadıkları için meydanlara çıktılar. 12 Eylül'ün getirdiği enkaza karşı yeterince tepki göstermediği için sokağa çıktılar. Milletin hakkı hukuku için sokağa çıktılar. 15 Temmuz liderlerine sahip çıkmak için kendi canlarını bir kenara koyan milyonların destanıdır."

"DARBEYİ KOMUTANLAR DEĞİL, FETÖ YÖNETTİ"

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı:

"Darbe girişimi olduğu sırada memlekette düğündeydim. Ahmet Şık aradı, 20.30 sıralarında. Köprünün askerler tarafından kesildiğini, bunun ne anlama geldiğini sordu. Ahmet tekrar aradı daha sonra, 'Jetler uçuyor' dedi. O zaman 'Darbe hazırlığı olabilir' dedik. Güneydoğu dışında yapılacak her büyük olayın içinde bu grubun olacağına inanırım ben. Bu bir militarist darbe değil. FETÖ örgütünün yaptığı darbedir. Darbeyi komutanlar yönetmedi. Bu örgütün hareket tarzını izlediğiniz zaman şunu görüyorsunuz: Güçlendikçe devlette daha fazla yer almaya çalışıyor. 'Paralel devlet yapılanması' doğru bir tabir."

"BU ÖRGÜTTEN HALA BİR ŞEY UMUYORLAR"

Eski Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin:

"FETÖ'nün kolu kanadı kırıldı ama bu ve buna benzer örgütler hep yeşerecek. Nedeni de batının milli politikaları engellemesi amacı. Şu anda da destekleniyor. ABD'de, Almanya'da konuşlanmış, orada iş güç sahibi olmuşlar. Korunuyorlar. Siyasi olarak da korunuyorlar. 'Terör örgütü' demeye dilleri varmıyor. Bu örgütten bir şeyler ummaya devam ediyorlar. Türkiye için değil belki ama yurtdışı için bir şey ummaya devam ediyorlar."

"İKİ YILDA NE KADAR TEMİZLENDİ?"

Emekli Askeri Savcı Ahmet Zeki Üçok:

"Uluslararası suç örügtü, Türkiye Cumhuriyeti içinde hükümeti devirmek istedi. Bunun için de TSK içindeki unsurları kullandılar. Kanlı bir kalkışma sonrasında Cumhurbaşkanımızın da söylemleri sonrasında bu girişim engellenmiş oldu. Bu FETÖ'nün tüm kurum ve kuruluşlarda örgütlendiğini gördüm. Türkiye Cumhuriyeti içinde iki yılda biz bu örgütü ne kadar temizleyebildik? Bence önce bunun tespit edilmesi lazım. FETÖ, yapılanmasını şu veya bu biçimde devam ettirmekte. Ben yeni sistemden FETÖ ile mücadele için umutluyum."

"MİLLET DEMOKRASİNİN NAMUSUNU KURTARDI"

Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca:

"'Millet devletin namusunu kurtardı' cümlesi benim aklımda kalan cümle. Çoluğunu çocuğunu düşünmeden milletin sokaklara çıkıp 'Bir daha asla, biz Adnan Menderes dönemindeki çocuk değiliz, artık büyüdük. Seçtiğimiz adama sahip çıkacağız' mesajını çok güçlü vermek için sokağa çıkıldı."

"O GECEKİ HAYAL KIRIKLIĞIM..."

Gazeteci Nedim Şener:

"Millet adına gurur hissettim. Millet bu çürümüş devleti resmen sokaktan kaldırdı. Benim bütün vefam üyesi olmaktan gurur duyduğum Türk halkınadır. Bir yandan da bir hayal kırıklığı... Sokakta görmekte umduğum, TOMA'ları görünce aslan kesilip hatta darbe lafı duyunca irkilen, liberal, aydın, hakikaten mücadelesini bildiğim insanların sokakta olacağını zannediyordum. Hakikaten göremeyince utandım."