Kylian Mbappe yetiştirmek kolay mı?

Mbappe'nin futbol sevgisini ve kariyer planlamasını anlamak için çocukluk yıllarına gitmek gerekiyor. Fransa'nın 10 numarasını sırtlayan Mbappe, Paris'in kuzeyinde yer alan Bondy'de doğdu.

Babası Wilfried, Kamerun'dan çocuk yaşta geldiği Fransa'da futbolcu olamasa da lokal takımlarda antrenörlük yaparak futbolun içinde kaldı. Annesi Fayza ise eski bir profesyonel hentbol oyuncusuydu. Üvey kardeşi Jires Kembo-Ekoko'yla birlikte belediye binasının karşısındaki Bondy FC'nin evinde yaşıyorlardı.

Mbappe'nin futbol oynayabileceği bir alana erişebilmesi için sadece bir caddeden karşıya geçmesi yeterliydi. Sporcu bir aile ve futbol sahasına erişimin kolaylığı gibi şartlar birleşince de saatlerce futbol oynar hale geldi.

Wilfried Mbappe birçok takımda antrenörlük yapmış, Paris futbol ekosistemi içinde tanınır biriydi. Hal böyle olunca oğullarının da futbol dışında bir şeyle ilgilenmesi mümkün değildi.

Televizyonda izlediği tek şey futbol maçları, programları ya da röportajlarıydı. Arkadaşlarıyla vaktinin ezici çoğunluğunu top oynayarak geçiriyordu. Okulda da futboldan başka bir şey düşünmüyordu.

Kylian'ın doğuştan yetenekli olduğuna şüphe yok. 10 yaşına geldiğinde Paris'te futbolla ilgilenen herkes, Bondy'de bulunan bu çocuktan haberdardı.

Ama Mbappe'nin ünü sadece Fransa başkentiyle sınırlı değildi, yeteneği diğer ülkelere de taşmıştı. Avrupa'nın birçok kulübü gözlemcilerle Mbappe'yi izliyordu.

Babası, Kylian'ın en büyük şansıydı. Wilfried Mbappe'nin tüm boş vakitlerinde çocuğuyla özel çalışmalar yapıyor, videolar karşısında analizlere saatler harcıyorlardı.

Chelsea onu 11 yaşındayken denemeye aldı. Londra ekibinin eski gözlemcisi Daniel Boga'nın kardeşi Jeremie Boga, abisini Paris'teki bu çocuktan haberdar etmiş ve onu Fransa'ya davet etmişti.

Boga eşyalarını toplayarak Paris'in yolunu tuttu, Wilfried Mbappe'nin çalıştırdığı takımın U14 maçını izlemeye başladı. İlk bakışta Mbappe'den çok etkilenmişe benzemiyordu çünkü genç yıldızın iki yaş büyüklerle oynadığını fark etmesi zaman almıştı.

"İşler şimdi değişti" diye düşünmüştüm diyor Boca, The Athletic'e konuyu anlatırken. Chelsea ve Mbappe'nin ebeveynleriyle görüştükten sonra 2010-11 sezonu sonunda Kylian için bir deneme teklifi yapıldı.

Londra'da bir otelde yer ayarlandı ve Mbappe, Chelsea'nin antrenman tesislerine ayak bastı. "Geçirdikleri dört gün boyunca da onlarla konuştum" diyor Boga. "Kulüpteki atmosferi hissedip hissedemediklerini sordum, sürekli onlarla ilgilendim"

Mbappe o zamanlar bir ilkokul çocuğuydu ve Didier Drogba'yla fotoğraf çektirmek bile onun için büyük bir şanstı. Chelsea'yle denemeye çıkacak olması onun için büyük bir ilerlemeydi ve arkadaşlarına bundan bahsetmemişti. Bondy'deki çevresi, Drogba fotoğrafına kadar denemeye çıktığına inanmamıştı.

Mbappe, Chelsea formasıyla Charlton'a karşı oynadı. 6-0 ya da 7-0 kazandıklarını söylüyordu Fransız yıldız birkaç yıl önce verdiği röportajda. "Gol attığımı sanmıyorum. Yine de harikaydı çünkü yurt dışına ilk çıkışımdı. İngiltere'deki futbolun nasıl işlediğini görmek adına büyük bir fırsattı"

"Topu aldığı zaman 'harika' diye düşünüyordunuz" diyor Boga o anları anlatırken. "Çocukta özel bir şey olduğunu hemen kavrıyordunuz ama Chelsea'nin ona imzayı attırmak için her şeyi göze aldığını sanmıyorum" Kulüp idarecileri, Boga kadar etkilenmişe benzemiyordu ve "Dört günü dolduralım" şeklinde yaklaşıyordu.

"Evet topu aldığında inanılmaz" diyordu Chelsea'nin gençlik gelişim departmanının sorumlusu Jim Fraser. "Ama biz topsuz oyundaki açlığını da görmek istiyoruz" Chelsea'nin nihai kararı, Mbappe'yi bir denemede daha görmek oldu çünkü topsuz oyunda da izlemek istiyorlardı. Mbappe ailesinin yanıtı ise kesin oldu.

"Hayır, bir daha gelmeyeceğiz' dedi bana Mbappe'nin annesi" ifadeleriyle o anları anlatıyordu Boga. Fayza çok sinirlenmişti. "Bir daha gelmeyeceğiz. İmza attırmak istiyorsanız şimdi yapmalısınız. Yok istemiyorsanız beş yıl sonra 50 milyon vermeniz gerekir" diyerek bunları çevirmesini istemişti.

Boga ise bunları kulübe bire bir çevirmekten kaçınırken "Bir daha geleceklerini sanmıyorum" demekle yetindi. Mbappe ailesinin çocukları için zaten planı vardı: 13-15 yaş aralığında çocukların girdiği Fransa'nın en meşhur akademisi Clairefontaine...

FIFA kurallarına göre 18 yaş altı bir oyuncuyu transfer edemiyorsunuz. Mbappe'nin Chelsea'ye imza atabilmesi için Mbappe ailesinin tamamının İngiltere'ye taşınması ve futbol dışında işler bulması gerekiyordu. Nihayetinde Mbappe ailesiyle Chelsea anlaşamadı ve kaybeden taraf yıllar sonra İngiliz kulübü oldu.

Mbappe'nin ailesi, Kylian'ın kariyerini daha çocuk yaşta planlamaya başladı. 11 yaşındaki Chelsea denemesinin ona iyi geldiğini hisseden anne ve babası 12 yaşında bu kez Real Madrid'den gelen deneme teklifini de kabul etti. Ancak yine ailenin İspanya'ya taşınma yükümlülüğü ve Mbappe için en iyisinin Clairefontaine olma düşüncesi Real Madrid'le anlaşmanın da önüne geçti.

Mbappe 13 yaşına geldiğinde artık Paris'in en özel yeteneklerinin girebildiği akademiye ayak basacaktı. Haftanın beş günü Clairefontaine'de geçiriyor, ailesini sadece hafta sonlarında görebiliyor ve hafta sonunda grassroots kulübüyle maçlara çıkabiliyordu. Clairefontaine'de geçirdiği iki yılın ardından kulüp seçim zamanı da geldi.

Caen'in ciddi ilgisine rağmen Kylian'ın tercihi Monaco oldu. 15 yaşındaydı ve tek isteği futbol oynamaktı. Monaco alt yaş takımlarından bir an önce yükselmek ve idolü Cristiano Ronaldo'nun ayak izinden gitme niyetindeydi. Ancak Monako nihayetinde başka bir ülkeydi ve bu karar sadece Kylian'ı değil tüm aileyi etkiledi.

Mbappe'nin anne ve babası, Monako'ya yerleşme kararı aldılar. Abisi Kembo Ekoko ise o tarihlerde profesyonel kariyerini şekillendirmiş ve Rennes'den Birleşik Arap Emirlikleri'ne transfer olmuştu. Kylian'ın geleceği, her şeyden önemliydi ve her şeyi birlikte yapmaya karar verdiler.

A Takımda antrenmanlara çıkmaya başlayan Mbappe'nin mükemmel performans gösterdiğini düşünen aile, ona forma şansı gelmediğinde protesto ettiler, yüksek sesle duydukları memnuniyetsizliklerini dile getirdiler. Hatta dönemin sportif direktörü Luis Campos'u tehdit etmeye kadar vardı.

16 yaşına geldiğinde Campos'un kapısı çalındı. Aile son derece ciddiydi. "Yeni kontrat yapmayacağız" dedi Wilfried. "Oğlumuz forma giymeyi hak ediyor ama henüz süre alamadı. Şansımızı başka kulüpte deneyeceğiz" Bu görüşmenin etkisi var mıdır bilinmez ama nihayet Aralık 2015'te Mbappe ilk maçına çıktı. Leonardo Jardim artık ikna olmuştu.

16 yıl 347 gün ile forma giyen Kylian, Thierry Henry'nin rekorunu kırdı: Monaco tarihinin en genç oyuncusu oldu. Kulübün en genç golcüsü olma rekoru da çok sürmedi. 17 yıl 62 gün ile Şubat 2016'da Troyes ağlarını sarstı. Ve artık önlenemez yükselişi başladı.

Fransa ile ilk maçına 25 Mart 2017'de 18 yaşına bastıktan 95 gün sonra çıktı, ilk golünü ise diğer milli arada atacaktı. Artık devler onunla daha 'ciddi' şekilde ilgileniyordu. Real Madrid, Kylian Mbappe'yi transfer etmek için her yolu denedi. Birkaç kez hazırlık maçı ayarladılar, Zinedine Zidane'la görüşme gerçekleşti.

Tüm bunlar yetmeyince Cristiano Ronaldo devreye sokuldu ancak teklifler nihayete ermedi. Mbappe'nin tercihi Real Madrid değil PSG oldu. Bu tercihin altında yatan sebep ise Monaco'dan tanıdıkları Luis Campos'un PSG ile yeni bir maceraya atılıyor olması yatıyordu.

Wilfried Mbappe, oğlunun sportif planlamasıyla ilgilenirken annesi Fayza ise Kylian'ın iletişim ve hukuk işlerinden sorumlu kişi. Kontrat ve sponsorluk görüşmelerinde bulunuyor. Mbappe'nin kurduğu yardım vakfının da başında.

Mbappe'nin kalabalık ekibinin üyelerini seçen kişi de Fayza. Peki ekipte kimler var? Kineziterapi uzmanı, kineziterapinin dışında iki fizyoterapist, özel aşçısı, diyetisyeni, şoförü ve özel güvenlikler... Bir de spor sektörünün deneyimli avukatı Delphine Verheyden...

Hikayenin devamını hepimiz yakından takip ettik. Mbappe yürümeye başladığından bu yana yanından futbol topunu hiç ayırmadı. Ailesi gibi.